İbrahim AKKAYA
Enflasyon canavarı hortladı..
Halkın enflasyonu ne durumda ?
Hükümet sözcülerinin dediği gibi her şey güllük,
gülistanlık mı ?
Öve öve bitirilemeyen büyüme rakamları vatandaşa nasıl
yansıyor ?
Vatandaş çarşıya,
pazara, markete korkusuzca gidiyor mu ?
Ekonomi ile ilgili açıklamalar ve sıkça kullanılan
rakamlar ne denli gerçek ?
Tüm bu soruların yanıtını bulmak gerçekten güç.
Çünkü söylemler farklı..
Rakamlar birbiriyle örtüşmüyor, çelişiyor..
Halkın haber alma
hakkı giderek yok olduğu için de ülkene ne olup bittiğini toplumun önemli bir
kesimi bilmiyor.
Pek çok kişinin de gelişmelerden haberi olmuyor..
Havuz medyası da her şeyi allayıp, pullayıp dayattığı
için de belirsizlik sürüp gidiyor.
Birleşik Kamu-İş
Konfederasyonu’nun Antalyalı Genel Başkanı Mehmet Balık, ‘Halkın Enflasyonu’
araştırmasının çarpıcı sonuçlarını kamuoyu ile paylaştı.
‘Halkın Enflasyonu’ araştırması pazar ve marketlerden
düzenli olarak derlenen fiyatlara göre yapılıyor.
“Dar ve sabit gelirliler üzerindeki gıda enflasyonu
baskısı artarak devam ediyor’ diyen Mehmet Balık,
“Tüketim
harcamaları araştırmaları, en yoksul yüzde 10’luk kesimin harcadığı her 100
liranın 31 lirasını gıda için yaptığını, en zengin yüzde 10’luk kesimin 100
liralık harcaması içerisinde gıdanın aldığı payın ise 13 lirada kaldığını
gösteriyor. Dolayısıyla gıda fiyatlarında yaşanan artış ve azalışlar
yoksulların bütçesini zenginlere göre çok daha derinden etkiliyor” diyor.
Birleşik Kamu-İş’in araştırmasına göre Türkiye’deki
aileler gıda için harcadıkları her 100 liranın 18,7 lirasını pirinç, ekmek,
bulgur, buğday unu, makarna ve şehriye gibi ürünlere harcıyor. Diğer ülkelere
göre miktar olarak çok az tüketilmesine rağmen, dünyanın belki de en yüksek
fiyatlarının geçerli olması nedeniyle et ve balık için yapılan harcamalar ise
gıda harcamalarının yüzde 24,3’ünü oluşturuyor. Süt, peynir, tereyağı ve diğer
süt ürünleri ile yumurtanın gıda harcamaları içerisindeki payı ise yüzde 18’i
buluyor. Türkiye’de gıda için harcanan her 100 liranın 5,3 lirası tereyağı
dışındaki yağlara, 8,2 lirası meyveye, 13,3 lirası sebzeye 1,5 lirası
bakliyata, 10,7 lirası ise diğer gıda ürünlerine ayrılıyor”
Türkiye İstatistik Kurumu’nun(TÜİK)araştırmalarını da
değerlendiren Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Başkanı Mehmet Balık, şunları
söylüyor :
“TÜİK
araştırmalarına göre yoksullar gıda harcamalarının büyük bölümünü ekmek, tahıl
ve sebzeye ayırırken, zenginlerin gıda harcamalarının büyük bölümünü et balık
ve deniz ürünleri meydana getiriyor. Türkiye’de başta hayvancılık olmak üzere
tarım sektörünün üretimindeki artışın, talep artışının gerisinde kalması,
üreticiyle tüketici arasındaki zincirde yer alan aracıların yüksek kar marjları
ve diğer nedenlerle gıda fiyatlarında yaşanan yükselişten en büyük zararı,
gelirinin büyük bölümünü gıdaya ayırmak zorunda olan yoksul kesimler görüyor”
Mehmet Balık, 2018 yılının ilk üç ayında, yani, Ocak,
Şubat ve Mart’taki gıda harcamalarının arttığını vurgulayan Balık, şu görüşlere
yer veriyor :
“Yaşanan toplam
artış ise yüzde 5,35’e ulaştı. Bu dönemde ekmek, un, bulgur, makarna
harcamaları yüzde 11,44 oranında artış kaydetti. Et-balık fiyatları yüzde 4,15
azalırken, süt ve süt grubu ürünlerin fiyatlarında yüzde 6,78, yağ fiyatlarında
yüzde 1, meyve fiyatlarında yüzde 32,31, sebze fiyatlarında yüzde 1 oranında
artış gözlendi. Bakliyat fiyatlarının yüzde 9 gerileme yaşanan son üç ayda
diğer gıda maddelerinin fiyatlarında ise ortalama yüzde 2,16 oranında artış
oldu”
Durum bu, yorumu varın siz yapın..