"Şimdi bir de kış geliyor, kış koşullarında yaşamak depremzedeler için ayrı ve yoğun ilave zorluklar getirecek. Mutlaka o bölgelere yönelik yeni yardım kampanyaları başlatılmalı, bir an önce." Bu satırlar Mülkiye'den bir arkadaşıma ait. Sosyal medyada depremzelere ilişkin yaptığım bir paylaşımın altına bu uyarı niteliğindeki görüşlerini yazmış. Haklı, yerinde bir uyarı.
Büyük depremden bu yana aylar geçti. İlk günlerde, haftalarda milletçe seferber olduk. Depremzedelerin yardımına koştuk. Örnek bir ulusal dayanışma örneği verdik. Birlik, beraberlik örneği verdik. Peki sonra ne oldu? Herkes kendi derdine, işine gücüne döndü. Geçim derdi ön plana geçti. Depremzedeler yavaş, yavaş unutuldu. Gündemden düştü. Depremzedeler kırgın, depremzeler küskün. Unutulduklarını düşünüyorlar. Umursanmadıklarını düşünüyorlar. Ağızlarını bıçak açmıyor. Özellikle Hataylıların. Umutsuz ve karamsarlık içindeler. Söz değil, iş istiyorlar. Hatay elden gidiyor, Hatay boşalıyor. Bir kışı daha konut dışındaki yerleşim yerlerinde geçirmeğe tahammüleri yok.
Özgür Özel, CHP Başkanı seçilmesinden sonra ilk ziyaretini Hatay'a yaptı. Hataylıların sorunlarına sahip çıkacağı mesajını verdi. Atatürk'ün Hatay'a ilişkin sözüne atfen " Bundan sonra Hatay benim şahsi meselemdir" dedi. Demokrasinin, medeniyetin ve hümanizmin başkenti Hatay'ın sorunları hepimizin sorunu olmalı. Farklı etnik ve mezheplere mensup insanların barış içinde, kardeşçe yaşadığı, ezan ve çan sesinin bir arada işitildiği, medeniyetlerin buluşma noktası Hatay'ın sorunları hepimizin sorunu olmalı. Hataylıların sesine kulak verilmeli, derdine ortak olunmalı.
Özel'in Hatay ziyaretinin ardından CHP, deprem sonrası Hatay'da meydana gelen yıkımlarla birlikte ortaya çıkan sorunların öncelikle görüşülmesine ilişkin bir önergeyi TBMM'ye sunmuştu. Önerge mutad olduğu üzere AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Oysa Hatay'da öncelikle ele alınması gereken sorunlar var. Başında da konut sorunu geliyor.32 bin konutun inşaatı devam ediyor. 5 bin konutun Ocak'ta teslim edileceği söyleniyor. Yollar delik deşik. Okullar yıkık. Eğitim sıkıntılı, çocuklara kitap, kırtasiye desteği yok. Beslenme çantaları boş. Sağlık Allaha emanet. Hastane yok, doktor yok, ekipman yoK, personel yok.Gebe kadınlar uzman doktorlara ulaşamıyor. Kış geliyor, barınma, WC, banyo sorunu hala devam ediyor. Verilen vaatler unutulmuş.
"Siyasi irade adeta Hatay'ı unutmuş durumda." diyor önergeyi sunan CHP Genel Başkan yardımcısı Ulaş Karasu, başta konut sorunu, Hatay'daki sorunları ayrıntılı olarak dile getirdiği konuşmasında. CHP'nin önergesi kabul olunsaydı da,Hataylıların tüm sorunları TBMM'de öncelikle tartışılsaydı ne olurdu? Reddedildi de ne oldu? Ak iktidarın bu sorunların yüce mecliste öncelikle tartışılmasından kaçınmasının sebebi ne anlamış değilim. Eski akiktidar, soru sorulmasından hoşlanmazdı. Hesap vermeyi sevmezdi. Yeni akiktidrın da eskisinden farkı yok. Anlaşılan onlar da soru sorulmasından hoşlanmıyorlar. Hesap vermeyi sevmiyorlar.