AKP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Menderes Türel, geçen gün bir televizyon programındaydı. AKP'nin çıkarmak istediği "Yerel Yönetimler Reformu"yla ilgili konuşuyordu. Türel, konuları kendi penceresinden aktarmak, alakasız örnekleri sunma konusunda başarılı olduğu için, kendi açısından  başarılı gibi görünen bir program oldu.

Türel'i Büyükşehir Belediye Başkanlığı sırasında çok eleştirmiştik. Kendisi bizlerle temas kurup eleştirdiğimiz şeylerin doğru işler olduğunu anlatma çabasında bile olmadı.

Türel, 2009 yerel seçimlerini kaybetti, bir kaç ay önce AKP'li milletvekili arkadaşı Sadık Badak'ta Türel'in kaybetmesindeki etkenleri kamu oyuna paylaştı. Badak'ın söylediği pek çok şey bizim o günlerde yazdığımız konulardı.

Keşke Sayın Türel başkanlığı sırasındaki yaptığı hatayı bu tasarıda yapmasa. Kendisini eleştirenlere "Çadır tiyatrocusu, laf ebesi, şartlanmış zihniyet vs" gibi sözler sarfetmek yerine, eleştirilerden olumlu faydalansa. Sayın Türel'in bu tasarı hakkında çok yetkisinin olmadığını zannediyorum ama yine de elinden gelen kadar düzeltmeyi yapmasını umuyorum.

Aynı tramvay gibi. Tramvay Projesi de Başbakanını da olduğu Madrid seyahatinde bitirilmiş, proje Alarko Holding'ee verilmişti. Ben bu yasa tasarısının da Washington"da, Brüksel'de Oslo'da, İmralı'da pişirildiğini düşünüyorum.

Şimdi Türk halkının ve TBMM'nin önüne yerli malıymış gibi konuluyor

Tasarının yerel yönetimler açısından getireceği sıkıntılara şimdilik girmiyorum. Ben tasarının uluslararası bağlantılarına değineceğim.

Bir kere bu tasarı AKP'nin açılım politikalarının bir meyvesidir. Aşağıda Oslo görüşmelerinin çözümlenmiş tutanakları var. Başbakan adına sözler veren MİT Müsteşarı Hakan Fidan, hükümetin yerel yönetimlerdeki düşünce ve niyetini çok açık ifade etmiş: " Belli şeylerin mahalli teşkilatlarını kaldırıyoruz. Milli Eğitim şunlar bunlar bakanlıklarını kaldırıyoruz valiliklere ve belediyelere veriyoruz. İlk önce valiliklere uzun vadede belediyelere gidecek."

İşin özü bu. Süper yetkili büyükşehir belediye başkanlıkları yaratılacak. Dün televizyonlarda gördünüz Diyarbakır Belediye Başkanı, nasıl hınçla ve kinle küfürler ediyordu. Bu tasarı yasalaşırsa vereceğiniz yetkilerle bu adamın neler yapabileceğini kestirebiliyor musunuz? Bir de ileride bir torba yasa içerisinde eğitim, sağlık, güvenlik gibi işleri de görevlerine eklediniz mi al sana eyalet. Zaten Fidan bunların olacağını PKK'lılara söz vermiş, onlar da teşekkür etmiş. Bu konuları tutanaktan okuyalım:

Hakan Fidan ve terör örgütü PKK'nın Avrupa temsilcileri ile yapılan Oslo görüşmesi tutanakları. Görüşmeler MİT müsteşarı Hakan Fidan, MİT Müsteşar yardımcısı A.G., KCK Yürütme Konseyi Üyesi Mustafa Karasu ve PKK'lı Sabri Ok, Kongre-Gel Başkan Yardımcısı Zübeyir Aydar ve koordinatör ülke temsilcileri arasında geçiyor.

HAKAN FİDAN: Şimdi bizim yaşadığımız bir sıkıntıyı anlatayım size. Her sene on bin tane öğretmen alınır adamı alıyorsun Güneydoğu'da öğretmen açığı var. Adam ertesi sene gitmek istiyor dört sene beş sene duruyor batıya gitmek istiyor. Niye benim orada yaşam şartlarım iyi değil. İktidar beş sene önce dedi ki biz dedi yerel yönetimler yasasını geçiriyoruz belli şeylerin mahalli teşkilatlarını kaldırıyoruz. Milli eğitim şunlar bunlar bakanlıklarını kaldırıyoruz valiliklere ve belediyelere veriyoruz. İlk önce valiliklere uzun vadede belediyelere gidecek. Aslolan şudur yani şimdi Hakkari'de yol yapılacak Ankara'dan Devlet Planlama Teşkilatı'ndan görüşülüp şeye çıkıyor işte Çemişkezek'te ne olacak şurada ne olacak. Bu adamı şimdi öğretmen alacaksınız oradaki valiliğe kontenjan verilecekti. Valilik bu öğretmeni alacak adam oraya gidecek kardeşim bilinçli olarak geliyor ben burada öğretmenlik yapacağım. Daha sonra adamın tayin derdiyle başka yerde başka pozisyon açılır oraya gitmek ister o ayrı. Biz bunu yapamadık yani cumhurbaşkanı iki defa geri çevirdi. Aldı Anayasa Mahkemesi'ne götürdü o zaman kaldı gitti. Şimdi bu son derece verimliliğe dayalı bir şeydi. Hani bunun siyasi ideolojiyle falan filanda alakası yok bunun aklın yoludur bu.

SABRİ OK: Evet.

HAKAN FİDAN: Yani daha fazla işi aşağıdakilere devredersen merkez de daha anlamlı işlerle uğraşır.

SABRİ OK: Daha stratejik düşünsün.

HAKAN FİDAN: Daha anlamlı işlerle daha büyük bir şeylerle ve Türkiye'nin gideceği yerde odur.

HAKAN FİDAN: Yani ben size burada siyasi iktidarın psikolojisini fikrini ve parametrelerini elimden geldiğince şeffaf bir şekilde bir taraftan yansıtmaya çalışıyorum.

SABRİ OK: Sağolun.

Fidanın hükümet adına PKK'lılara verdiği taahhütlerin yorumunu okuyucularıma bırakıyorum.

Bir de sayın Türel'in 2006'da çıkan kalkınma ajansları için muhalefetin eleştirilerine verdiği yanıt var.  Bu konuda CHP ve MHP'nin ne düşündüğünü bir kenarda tutup BDP Grup Başkanvekili Ayla Akat Ata'nın sözüyle Türel'e cevap vereceğim.

Akat Ata, AKP'nin Kalkınma Ajansları adı altında ülkeyi 26'ya böldüğünü belirterek, buraların eyalet olmasında bir sorun olmadığı sadece, yetki devrinin yeterli olacağını kaydediyor.

Türkiye'de en çok eyaletleşme ve federasyon isteyen bir partinin grup sözcüsü böyle dediğine göre Türel'e verilecek başka bir cevaba gerek yok.

Bir de tasarının Soros sponsorlu TESEV ayağı var. TESEV "Yeni Anayasa'da Yerel ve Bölgesel Yönetim için Öneriler" diye 11.06.2012 tarihinde bir çalışma raporu yayınladı. AKP'nin tasarısına pek benziyor. TESEV raporunda daha ileri gidiyor 26 bölgeli kalkınma ajansı bölgelerini 26 bölge belediyesi şeklinde olması gerektiğini savunuyor.(http://www.tesev.org.tr/Upload/Publication/5e5b49fc-5ec9-4fbf-bd37-85f7d0c984df/12249YeniAnayasaRapor10_05_12Rev2.pdf)