Antalya'nın gündeminden düşmeyen stadyum tartışmasına Müteahhitler Derneği Başkanı Deniz Karataş'ta katıldı.

Karataş, çok çarpıcı bir öneri getirdi ve "stadyumu biz yapalım" dedi.

Hiçbir kar gözetmeden Antalya'ya 30 bin kişilik stadyum kazandırmak isteyen Deniz Karataş, "Kat karşılığı stadyumu yapalım, bu krizi de çözelim" diyor.

Karataş, kat karşılığı iş yapmanın yeni bir sistem olmadığını, Antalya'yı bu yöntemle imar ve inşa ettiklerini de söylüyor.

Deniz Karataş'ın da Antalya'nın dinamikleri gibi stadyum için 100.Yıl Spor Kompleksi'nin seçilmesinde bazı kişilere rant sağlanacağı kaygısı taşıdığı da ortada.

Diyor ki Karataş, "Antalya'ya stadyumu hükümet yapsın anlayışı var. Pekala merkezi hükümet stadyumu neyle yapacak, yine bizim paramızla, bizim vergilerimizle. Bunun için de kat karşılığı Antalya'ya stadyum kazandırma önerimizin kamuoyunda tartışılmasını istiyoruz"

Ardından da şunları söylüyor :

"Madem ki 100.Yıl'da birileri zengin edilecek, rant sağlanacak endişesi var, sivil toplum örgütleri minimim ölçülerde yapılması gereken restoran, büfe ve alış veriş merkezi ile stadyumun maliyetini çıkarsınlar"

Antalya Müteahhitler Derneği Başkanı Deniz Karataş'ın bu önerileri doğal olarak kafa karıştırıyor.

Antalya'nın dinamikleri, burada dev bir alış veriş merkezi ve rezidansların yapılmasına karşı çıkarken, bunun kent yaşamında ve özellikle Meltem bölgesinde büyük sıkıntılar yaşayacağını ısrarla söylerken, 'kat karşılığı stadyum' önerisinin içine ticari alanların, hele hele alış veriş merkezinin konması soru işaretlerini de beraberinde getiriyor.

Karataş'ın önerisinden şu çıkıyor: " 100.Yıl Spor Kompleksi'ni bize verin, stadyumu yapalım, oradaki ticari alanları da çalıştıralım"

Elbette hiçbir hizmet karşılıksız yapılmaz ama, 30 bin kişilik stadyum yapımı için "Derenin taşıyla, derenin kuşunu vuralım" diyen Karataş, 100.Yıl'ın paha biçilmez değerdeki arsasına da göz diktiklerini satır aralarında söylüyor.

Yani Antalya yağmurdan kaçarken doluya tutulacak..

Görünen o ki Antalya'da stadyumu daha çok tartışacak.

TOKİ belası kapımızı çalmışken, hala bu konuda net bir karar verilememiş olması düşündürücü.

Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, son Antalya gezisinde, stadyumun "stadyumun ihalesini yılbaşından önce gerçekleştirip, yer teslimini yapacağız" demişti.

Ancak, stadyumu yapacağı söylenen TOKİ resmi internet sitesinde ihaleyle yapılacak stadyumlar listesinde Antalya yer almıyor.

Bu ne anlama geliyor belirsiz.

TOKİ, diğer kentlerle ilgili stadyum ihalelerini sitesine koyarken, Antalya'ya neden yer vermedi, hükümet nasıl bir hesabın peşinde bilinmiyor.

AKP ile MHP anlaştı, yerel seçimler ufukta göründü.

10 yıldır Antalya'yı 'yatırım seferberliği' ile oyalayanlar, tıpkı plan değişikliğinin yargıdan döneceğini bildikleri halde temelini attıkları Batı Çevre Yolu gibi, stadyum konusunu da siyaset-oy malzemesi yapacaklar.

Aslında Antalya'ya merkezi hükümetin parasıyla stadyum yapma düşünceleri yok.

Önceden olduğu gibi "CHP'li belediyeler ve sivil toplum örgütleri engelliyor" diyecekler.

Ardından yargı kararı gelince, "Ne yapalım meslek odaları ve siyasi partiler kışkırttı vatandaş dava açtı, yargı kararına saygılıyız, elimizden bir şey gelmiyor. Antalya'ya stadyum kazandırmak istiyoruz ama yaptırmıyorlar" bahanesine sığınacaklar.

Kimse eveleyip gevelemesin, Antalyaspor'u siyaset malzemesi yaptılar.

"Çökme tehdidi var" diyerek çok ucuza yenilenip, sevimli bir butik stada dönüştürülebilecek Atatürk Stadı'nı gözden çıkardılar.(Asıl sorunları Atatürk ama bir türlü cesaret edip, dil uzatamıyorlar)

Yemek yediği restoranda verdiği 10 bin dolar bahşiş nedeniyle garsonların kavga edip, mahkemelik olduğu Azeri asılı Rus İşadamı Telman İsmailov'un kaçak Mardan Stadyumu'nu legal hale getirdiler.

Bununla da kalmadılar, Mardan Stadı'nın yollarını Antalya İl Özel İdaresi'ne yaptırarak, köylüye hizmet için ayrılan parayı peşkeş çektiler.

Stadın çevresinin ve yollarının elektrik donanımlarını milyarder işadamına kıyak yaparak TEDAŞ'a yaptırdılar.

Baktılar ki Mardan masalını artık kimse yemiyor, bu kez devreye Akdeniz Üniversitesi Stadyumu'nu soktular.

Şimdi yerel seçimler yaklaşırken, Antalyaspor taraftarlarını da kullanarak, Antalya'nın ağzına bir parmak bal sürüp,"Stadyumun ihalesini yılbaşından önce yapacağız" dediler, sonra da kulaklarının üzerine yattılar..

Biz bu masalı yıllardır dinliyoruz.

Artık karnımız bu yalanlara, kamuoyunu oyalama taktiklerine, Antalyaspor'un ardına sığınarak taraftara, sporseverlere, Antalyalıya, seçmene sevimli, sempatik görünme çabalarına karnımız tok..

Bir kez olsun mertçe davranın, bir kez olsun Antalya'ya gerçeği söyleyin..

Yalancının mumu sandığa kadar yanar.