Çok kritik bir süreçten geçiyoruz..
Ekonomik kriz toplumun tüm katmanlarını olumsuz
etkilemeye devam ediyor..
Bir zamanlar ‘orta
direk’ olarak bilinen küçük esnafın hali ise perişan..
Antalya’da siftah bile yapmadan işyerini kapatan esnaflar
her gün yenileri ekleniyor..
Çok değil iki yıl
öncesine kadar bin 600 ile 4 bin lira maaşla bini çırak olmak üzere 6 bin kalfa
ve nitelikli eleman arayan Akdeniz
Sanayi Sitesi’nde işlerin durma noktasına geldiği konuşuluyor..
Akdeniz Sanayi Sitesi esnafının mağduriyetini gözler
önüne seren bir girişimi sizlerle paylaşmak istiyorum..
Bırakın çırak, kalfa ve nitelikli eleman aramayı, site
esnafı şimdi nasıl ayakta durmanın çarelerini arıyor.
Bir zamanlar kiralık ve satılık işyeri bulmanın neredeyse
olanaksız olduğu sitede şimdi adım başı kiralık ve satılık levhalarını görmek
mümkün..
Akdeniz Sanayi
Sitesi esnafı, dar boğazdan çıkmak için son çare olarak birleşme kararı almış..
Bu birleşme güç ve
sermaye birleştirmesi olarak algılanmasın..
Kira, elektrik, su, doğalgaz gibi temel girdileri en aza
indirmek için tek çatı altında çalışma gibi bir çare üretmişler..
4 ya da 5 esnaf
işyerlerini boşaltarak, daha büyük bir işyeri kiralayıp, faaliyetlerini orada
sürdürmek üzere kolları sıvamışlar..
Artık çırak, kafa ve kalifiye elemanın maliyetini
karşılamak zor olduğu için kendi işini kendi yap prensibi öne çıkmış burada.
Öylesine ilginç bir birleşme kararı ki 4 ya da daha fazla
esnaf daha büyük bir işyerinde aynı işi de yapmayacaklar..
Yani kaportacı da,
camcı da, yedek parçacı da, motorcu da kendi işini yapacak..
Bir grup esnafın ürettiği bu çare Akdeniz Sanayi
Sitesi’nde ilgiyle karşılanmış, yeni birleşmeler için de düğmeye basılmış
durumda..
Elbette kredi borcu, sigorta borcu, KDV ve benzeri
borçlar aldı başı gidiyor..
Kimsenin ağzını bıçak açmıyor, kimsenin bu krizden nasıl
ve ne şekilde kırılacağı konusunda umudu ve öngörüsü de yok..
Hükümetin açıkladığı paketler ise küçük esnafa nefes
aldırmaktan uzak görünüyor..
BİR PATRONUN
ÖRNEK KARARI
Ekonomik krizden etkilenmeyen, ya da ‘etkilenmedim’
diyenlerin sayısı çok az..
Kriz en çok çalışanı etkiliyor kuşkusuz..
Bunun için de işsizler ordusuna her gün yenileri
katılıyor..
Resmi rakamlar işsiz sayısının 5 milyona yaklaştığını
gösteriyor..
Kayıtsız işsizleri de katarsak bu sayı daha da artacak
şüphesiz..
Patronlar, krizi bahane ederek en kolay yöntemi işten
çıkarma olarak seçiyor..
Ancak ‘Böyle de
patronlar var mı ‘ dedirtecek bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Kriz her küçük işletmeyi olduğu gibi adı bende saklı
işyeri sahibini de olumsuz etkiledi..
İşletmesinde 5 kişi çalışıyor, bu 5 kişi de tek maaşla
evlerine ekmek götürmek zorundalar..
Başka patron olsa çalışan sayısını azaltır, maaşlar da
güncelleme(!)yapar, yine de yürümüyorsa ‘kusura
bakmayın’ deyip kapısına kilit vurur..
Bu patron, kolay kolay rastlanmayacak bir özveride,
fedakarlıkta bulunarak, bakın nasıl bir çözüm üretiyor ?
İşyerini
çalışanlara emanet edip, kendisi maaşla başka bir işyerinde çalışmaya
başlıyor..
Bu durum çalışanlara
ekstra motive sağlıyor..
Daha çok çalışıp, daha çok kazanmak ve kazandırmak için
adeta seferberlik ilan ediyorlar işyerinde..
Patronun yokluğunu hissettirmedikleri gibi, işyerini daha
çok sahiplenmeye, daha verimli çalışmaya başlıyorlar.
Patronlarının örnek kararını da övünerek anlatıyorlar.
Sonuçta her iki taraf da mağdur olmuyor..
Her iki taraf da eve ekmek götürmekte sıkıntı yaşamıyor..