Ambargo yemeye alışkın Anadolu’nun kahraman, cefakar basını
yeni bir ambargo adımı ile karşı karşıya. Zaten
bozulan ekonominin ilk faturası her daim basına kesilirken bu kez ağır bir
fatura kesilmeye çalışıyor…
Milli mücadelenin ateşleyicisi olan, Kurtuluş Savaşı’ndaki katkıları dolayısıyla Gazi Mustafa Kemal
Atatürk’ün “Fazilet adaları” dediği Anadolu basını, 2000’li yıllardan beri
yok sayıldı. Geçmişte kağıt desteğini alamadığı gibi ithal kağıt ve baskı
maliyetleri gibi artan giderler karşısında ezilen Anadolu basını bunun yanında
türlü baskı ve sindirme ile de karşı karşıya kaldı…
Herşeyin üstüne eklemlenen pandemi ise cabası…
Demokrasinin olmazsa olmazı özgür basın için, haber alma
özgürlüğü için Anadolu basınının yaşaması büyük önem taşırken maalesef Anadolu
basını nefessiz kaldı…
Kısa Çalışma Ödeneği de bazı yükümlülüklerinin bir
süreliğine askıya alınması da yeterli nefesi veremedi basınımıza…
Vergi, sigorta, maaş ödemesini yapamaz hale gelen basına son
darbe de Cumhurbaşkanı’ndan geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın
yayımladığı Kamuda Tasarruf Genelgesi
adeta basını n idam fermanı gibi…
Zaten Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkan Vekili ve
Çukurova Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cafer Esendemir, “Anadolu basını tasarruf aracı gibi görülemez” diyerek tepkisini
dile getirdi…
Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkan Vekili Cafer
Esendemir’in de dediği gibi “Yeni düzenleme Anadolu basını için adeta idam
fermanıdır. Gazetelerin elektriğini ve suyunu kesmekle eşdeğerdir”…
Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı
tasarruf tedbirlerinde elbette kabul edilebilir çok madde var. Araç saltanatı,
temsil ve ağırlama masraflarının azaltılması gibi. Ama en büyük israf
Saray’dayken Saray’dan yapılan genelgeyle tasarruf tedbirleri kapsamında basını
idam etmek olmaz…
Halkın doğru haber alma ihtiyacını karşılayan basına dolaylı
ambargo anlamına gelen bu anlayış kabul edilemez…
Basına ayrılan bütçe kamunun bütçesinde cüzi bir miktardır…
Belediyeler için de böyledir…
Üç beş abonelikle, ilanla kamu batmaz ama basın batar. Haber
alma özgürlüğü yara alır. Basında çok seslik giderse demokrasi gider…
O yüzden bu yanlıştan dönülmeli…
CHP Antalya İl Başkanı Nuri Cengiz’in de dediği gibi “Yerel basının kamudaki aboneliklerini iptal
ederek tasarruf değil, basının emekçilerine zulüm etmiş olursunuz”…
Bu yanlıştan bir an önce dönülmesi dileğiyle…
Tüm meslektaşlarımızı ve halkımızı bu konuda haklarını
korumaya davet ederim…
Sesiniz, sözünüz gazetelerinize sahip çıkın…