2023 Başında kaleme aldığım "100. Yıl Kutlamaları" başlıklı yazımda 2023'ün tarihimiz açısından önemine işaretle,  bu öneme uygun kutlamaların, etkinliklerin, çalışmaların yapılmasını önermiştim.

Aradan altı ay geçti. Gelecek ay, Lozan Barış Antlaşması'nın imzalanmasının (24 Temmuz 1923) 100. yıl dönümü. Bu vesile ile üniversitelerimizin, düşünce kuruluşlarımızın bir etkinliği, çalışması olacak mı bilmiyorum. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yıl dönümü vesilesi ile bazı etkinlikle düzenlendiği, çalışmalar yapıldığı gözleniyor, ancak yeterli olduğu söylenemez. İlk altı ayda dikkatler ister istemez büyük deprem felaketi ve seçimler üzerinde yoğunlaştı. Yılın ikinci yarısına 100. Yıl etkinlikleri üzerinde yoğunlaşması isabetli olur. 100 Yılın bir muhasebesinin, değerlendirmesinin yapılmasına da ihtiyaç var. 100 yıl önce Türkiye her açıdan ne durumda idi. Bugün ne durumda. Gözler önüne serilmeli.

Muhasebeye büyük şehirlerimizden başlayabiliriz. Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya 100 yıl önce nasıldı, bugün nasıllar, değerlendirilmeli. Örneğin, Atatürk'ün " Hiç şüphesiz ki Antalya dünyanın en güzel şehridir" dediği Antalya hangi aşamalardan geçerek bugünkü konumuna ulaştı? Yöredeki portakal, mandalina vs. bahçelerinin yok edilerek, Antalya'nın beton şehrine dönüşmesi iyi mi oldu? Yeni kuşaklar dünün Antalya’sı hakkında ne ölçüde bilgi sahibi. Antalya'nın yerlileri bu gelişmeleri nasıl karşılıyorlar? Yerel gazeteler hangi aşamalardan geçerek bugünlere ulaştılar? Antalya'nın ilçelerine elektrik, su vs. hizmetleri ne zaman başladı, okullar açıldı? Antalya Büyükşehir Belediyesi Kent Araştırmaları Merkezinin öncülüğünde, ilçe belediyelerinin de katkısıyla bir fotoğraf sergisi düzenlenerek 100 yıllık sürecin yansıtılması isabetli olur. Keza bu bağlamda üniversitelerin işbirliği ile bir sempozyum da düzenlenebilir. Bir birkaç dilde Almanak basılabilir.

Ülke nüfusumuzun yarıdan fazlası yirmi yaşında altında. Genç ve dinamik bir ülkeyiz.  Genç nüfusun beklentisi de yüksek. 100 Yıllık süreçte hangi aşamalardan geçmiştir bu genç nüfus? Türkiye'nin gençlik profili nasıldır?  Antalya özelinde, dünün Antalyalı gençleri ile gününüz gençleri arasında ne fark vardır? Beklentileri, sorunları nelerdir?  Üniversitelerimiz, düşünce kuruluşlarımız bu konuda da araştırma yapabilirler.

Keza, kadınlarımızın toplum içindeki konumları 100 yıl içinde giderek güçlenmiştir. Her alanda başarılı kadınlarımız gurur kaynağımızdır. Bu süreç içinde Antalyalı kadının konumu da dünden farklıdır. Her alanda başarılı Antalyalı kadınlar Antalyalının gurur vesilesidir.  100. Yılda Türkiye'nin ve Antalyalı kadının profili de gözler önüne serilebilir.

Türkiye'nin yetişmiş insan gücü ve teşebbüs gücü vardır. Bu güç 100. yılda Türkiye'nin sınırlarını aşmaktadır.  İş insanlarımız Antalya'da da büyük yatırımlara imza atmışlardır. 100 Yıllık süreçte bu alanda kaydedilen gelişmeler de dikkate getirilebilir. 100 yıl boyunca bilimde, tıpta, sanatta, kültürde, sporda vs. büyük başarılara imza atan insanlarımız da. Gurur tablomuzun içinde yer alabilirler.

Bu yazdıklarım ilk anda aklıma gelen öneriler. Daha da çeşitlendirilebilir. Amacımız Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana 100 yıl içinde kaydettiğimiz gelişmelerin bir muhasebesini, değerlendirmesini yapmak, Cumhuriyetin ikinci yüzyılına bu muhasebe ve değerlendirmenin ışığında adım atmak…