Ülkeyi soyup soğana çevirenlerin son olarak başvurduğu kaynak doğal güzelliklerimiz. Satmadık fabrika, özelleştirmedik kamu kurum bırakmayanlar ne stratejik tabloya bakıyor ne de doğaya acıyor…


Ormanlar, sit alanları derken dünyaca ünlü Özel Çevre Kanunu ile ‘korunduğu’ sanılan Antalya’nın Kaş ilçesindeki Patara’ya da el attılar…


Antik kentin kumları çalındı…


Geçtiğimiz yıl bu hırsızlık gizlenmeye, perdelenmeye çalışılsa da duyarlı bir memur sayesinde açığa çıktı…


“Çıktı da ne oldu” diyeceksiniz…


Evet, pek de bir şey olmadı. Minareyi çalan, kılıfı da hazırlar…


2 Bin 186 kamyon olduğu söylenen çalınan kum, çaldığı iddia edilenlere satıldı…


Hem de kamyonu 5 bin Lira yerine 320 Lira’ya…


Şaka değil, hepsi gerçek…


Çalınan kumun piyasa değeri 11 milyon Lira…


Kum deyip geçmeyin. Üstelik de ekolojik değerine paha biçilemez…


Aralarında iktidarın üst düzey isimlerinin de olduğu bu kum hırsızlığı konusunda açıklama yapan Tarım-Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, “Geride kalan kumlar kayıt dışı olarak el altından bu firmaya verildi” derken nihayet Antalya Barosu 1 yıl sonra harekete geçti…


Kamu davası açılması için suç duyurusunda bulunuldu…


Keşke bu kitlesel olarak yapılsaydı…


Olayın maddi tarafının yanında yarattığı ve yaratacağı tahribat önemli…


Geçtiğimiz yıl Orman Muhafaza Memuru Umut Utku’nun mücadelesi sonucu 2 bin 186 kamyon kuma el konulmuştu…


Orman İşletme Şefi ile birlikte AKP’li isimlerin yargılandığı dava sürerken yapılan bu kum satışı kamuoyunda büyük tepki uyandırdı…


Antalya Barosu ise konunun takipçisi olmaya kararlı oldukları mesajı veriyor…


Ancak bir şey var ki atı alan Üsküdar’ı geçti…


Aynı şey Burdur’un Salda Gölü’nde de olmuştu…


Üzerinde yürümenin bile yasak olması gereken kumları çalınmış, sonra tepki üzerine geri getirilip serilmişti…


Sıra neye gelecek inanın bilmiyorum…


Havamızı da kavanozlayıp satarlar mı satarlar…