Kimse sütten çıkmış ak kaşık değilken, siyasette düşene
vurulur. Geçmişe bakmadan fırsatı yakalayan, karşı kaleye gol atmaya çalışır. AKP
Antalya İl Başkanı Ethem Taş da Serik’i, demokratikleşen AKP kongrelerindeki
çekişmeleri, 19 yıllık iktidarın yarattığı derin demokrasi ve ekonomik krizi,
siyasi çalkantıları unuttu…
Tabii başta söylediğim gibi, fırsatı yakaladı. O hakkını
kullanıyor. Attığı gol olmasa da uzun süre ağızlarından düşemeyecek bir mesele,
CHP tarafından verilmiş oldu. Başkanvekili değişikliği konusundaki yazının bir
anda ortaya düşüşü, sahte iddiası basitçe çözülebilecekken, CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatı olduğu ileri sürülerek karışılmaması, bir
ağabey ya da ablanın da durumu toparlayamaması sonucu konu meze edildi…
Antalya Valisi Ersin Yazıcı da İçişleri Bakanlığı’ndan
‘acele’ yazı istedi de idari görüşe istinaden konu çözüldü…
Neyse ki Başkan Muhittin Böcek de sağlığına kavuştu. Kısa
bir süre içinde de görevine dönecek. Dün Akdeniz Üniversitesi yetkililerinden
özel olarak aldığım bilgiler de son derece güzeldi…
Çok yakında Başkan, koltuğuna tekrar dönecek…
Burdur Belediye Başkanımız Ali Orkun Ercengiz de geldiği
günden beri her gün iyiye gidiyor. Zaman vermek mümkün olmasa da tez zamanda O
dönecek, görevine…
Geçtiğimiz gün CHP eski Burdur İl Başkanı Süleyman Erman’ın
paylaşımından gördüğüm kadarıyla maalesef Burdur’da Başkan’ın sağlığı üzerinden
türlü dedikodular, çirkin yorumlar yapılmış…
Tıpkı Antalya gibi yani…
İnsanın başına ne geleceğini bilmenin mümkün olmadığı bir
ortamda böyle çirkin bir siyasetin içinde olmak gerçekten üzücü…
Yapmayın…
Her kim olursa olsun yapmayın. Ne yandaşınıza ne
muhalifinize böyle yaklaşın. Bilimsel, istatiksel eleştiriler sunun, çözüm
önerin, yol gösterin ama sağlığı üzerinden gelecek planlaması da yapmayın
koltuk kavgası da…
Evet, pandemi ortamındayız. İktidar da yerel yönetimler de
elinden geleni yapıyor ama hala eksiklikler var. Ve pandemi dönülmez bir
noktaya doğru giderken gündelik ve çirkin şeyleri bırakıp, soruna odaklanmalı
hep birlikte…
Hala iktidar, büyükşehirleri kaybetmenin hırsıyla muhalif
belediye başkanlarını hedefe koyuyor…
Yetmiyor, derinleşen ekonomik krizin gündem olması gerektiği
bir ortamda gündemi değiştirecek tetikçiler kullanıyor…
Cumhur İttifak’ından ses yok…
Cumhuriyet savcılarından ses yok…
Oysa iktidara dönük en ufak bir eleştiri olsa ‘devlet
büyüğüne hakaret’ten mahkemedesiniz…
Ne diyelim…
Geçecek bu günler de…
Böyle gitmeyeceği ortada. Bari halk sağlığını tehdit eden şu
ortamda gerçekçi yöntemlerle pandemiyi def edelim. Ücretli izinle çalışanları
eve gönderelim. İşyerlerini kapatalım, devlet desteği verelim…
Virüsün mesaisi varmış gibi geçici sınırlamalar yapmayalım…
Sözün özü kimse sütten çıkmış ak kaşık değil…
Herkes işini yapsın…