Geriye sayım hızlandı, 7 Haziran Milletvekili genel seçimlerine sadece 52 gün kaldı..
Seçim yaklaştıkça heyecanı da arttı, tahminler ve bahisler de hız kazandı.
Antalya’da artık her mekanda, her dost meclisinde seçim konuşuluyor.
Seçimle ilgili tahminler yapılıyor..
Bugünlerde siyasi partilerin milletvekili aday listeleri öne çıkıyor doğal olarak..
Aday listeleri masa konup, üzerinde ateşli tartışmalar yapılıyor..
7 Nisan’a kadar ‘ Aday Toto’ oynayanlar, şimdilerde ‘Seçim Toto’ oynuyor.
Rekabet öylesine arttı ki, bahislerini, tahminlerini tutanağa bağlayıp kasaya ya da saklaması için emin bir kişiye emanet eden de var, bahis tutuşan da var..
Gömlek kravatla başlayan ve siyasi partilerin Antalya’da çıkaracağı milletvekili sayısı için otomobile kadar varan bahis oynayanlar da bile var..
Pekala sandıktan Antalya ve Türkiye geneli için nasıl bir sonuç çıkar ?
Antalya’nın 14 vekilinin partilere göre dağılımı nasıl olur ?
HDP barajı aşarsa, Antalya’dan milletvekilliği kazanır mı ?
Bağımsız aday Hasan Subaşı Meclis’e gider mi ?
Siyasetle ilgilenen herkes gibi biz de bu sorulara yanıt arıyoruz.
Kuşkusuz 52 günde pek çok şey değişecek..
Belki de çok sürpriz olaylar yaşanacak..
Seçimin kaderini etkileyecek olaylar gündeme getirilip, kurgulanacak.
Elbette sandıktan çıkacak sonuca siyasi partilerin liderlerinin performansı etki edecek..
Siyasi partilerin Antalya’da yapacakları seçim çalışmalarına milletvekili adaylarının katkısı da büyük önem taşıyor.
Artık kabul edelim, Antalya seçmeni sandık başında bilinçli hareket ediyor.
Takım tutar gibi parti tutma dönemi çoktan geçti..
Darbe ve benzeri safsatalar da pek prim yapmaz oldu.
Antalya halkı, Antalya seçmeni tercihini yaparken neleri ön plana çıkaracağının farkında..
Gerçek şu ki Antalya’nın Başkent Ankara’da ciddi bir lobisi yok.
Antalya, merkezi bütçenin yatırım pastasından pay almadan tutun da, kaynaklarının merkezden yandaş ve candaş firmalara pay edilmesine kadar pek çok konuda sesini duyuramıyor, ‘vekilim’ diye Başkente gönderdiği bazı isimlerin yüzünü bile unutuyor..
Elbette Antalya ve Türkiye’nin çıkarları için çalışan, yoğun mesai harcayan vekiller de var..
Her başarının bir cezası olduğu için onların bir bölümü ön seçimden çıkamadı, bir bölümü ise genel başkanların tercih nedeni olamadı..
7 Haziran’da Antalya seçmeni umut ederim ki bu konuları ön planda tutarak oyunu verir..
Mazbatasını aldıktan sonra Antalya ile ilişkisini kesen değil de, Antalya ile iletişimi güçlendiren, Antalya’nın gerçek vekili olmaya aday isimlerin Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gitmesini sağlar..
Antalya seçmeni, tercihini yaparken, Türkiye’de ve Antalya’da son 12 yılda yaşananları da doğal olarak dikkat almalı..
Ülke nasıl yönetilmiş, kırmızı çizgilerimiz olan demokrasi, insan hakları, laiklik, Atatürk ilke ve devrimleri konusunda neler olmuş sandık başında anımsanmalı..
Antalya’nın dağının, taşının, ormanının, suyunun ‘rant belası’na nasıl kurban edildiğini bir saniye olsun aklından çıkarmamalı..
7 Haziran milletvekili genel seçimlerinin Türkiye için kader seçimi olduğu gerçeğini bilmeyen yok..
Bu gerçekle hareket etmek, öncelikle sandık başına giderek ön önemli yurttaşlık görevimizi yerine getirmek durumundayız.
Geçmişte sandığı boykot eden de oldu, siyasi partilere ya da adayları kızarak sandık başını değil de piknik alanını tercih eden ed oldu..
Bu defa sorumluluktan kaçmak yok..
Bu defa seçimi ve sandığı ciddiye almaktan öte bir lüksümüz yok..
Yarın dizlerimizi dövmemek için..
