Böylesine denetimsizlik, böylesine keyfiyete mahal olmuş bir sistemin tüketiciyi ezmesi hakkaniyet ilkelerine aykırı, tahsilatlar vicdani değildir. Hal böyle olmasına rağmen vatandaşı her alanda, anayasal sorumluluğu gereğince korumakla yükümlü düşünce de vatandaşın hayal kırıklığına neden olmaktadır.

Gereken yatırımı yaparak vatandaşın çağdaş ülkeler seviyesinde yükseltmeyen, toplumun adım başı, ardı arsı kesilmeden haykırışını, şikayetlerini dinlemeyen bir sistem vatandaşı insan yerine bile koymayan bir düşünce üzerinde kamuoyu efkarı umumiye nezdinde ciddi bir güven zafiyeti oluşmuştur.

Vatandaşın yüzde yüz çoğunluğunun rahatsız ve şikayetçi olduğu bir sitemin, halktan haksız tahsilatta bulunmasına devam etmemesi gerekir. Her ay kademeli olarak elektrik faturaları dikkate alındığında durumun devletimiz tarafından aklın, mantığın, bilim ve tekniğin ışığı altında yeniden gözden geçirilerek bu acımasız duruma bir çözüm getirilmelidir.

Tüketici karşılaştığı sorunlar nedeniyle defalarca ve değişik telefonları aradığı halde, sorununa hiçbir cevap ve çözüm bulamadığı, karşı tarafın "o işe biz bakmıyoruz, o sorun bizi ilgilendirmez" şeklinde cevaplar verdiği, yahut cevap bile verilmediği, veya "şikayetiniz kayda alınmıştır en kısa zamanda size dönülecektir" denmesine rağmen 3-4 ay gibi biz zamana rağmen vatandaşın sorunun çözümlenmediği, haftalarca ve defalarca arandıkları halde vatandaşın umursanmadığı, haksız tahsilatların yapıldığı gibi konulara bizzat tanık bir vatandaş olarak, bu sistemin kamusal yararın korunması uygulamalarda bulunulmuyor olması, sürdürülebilirlik içinde, ayrıca 6502 sayılı yasa hükümleri çerçevesinde tüketici lehinde görev yapılmıyor olması, liyakate ve şeffaflığa dayalı bir uygulamanın da bulunmadığından mevcut sistemin her bakımdan yeniden gözden geçirilerek, ayrıca bir çok vatandaşın da tanıklığı dikkate alınarak denetim ve kontrol esaslı bir uygulamayla konuya çözüm getirilmesi, tüketici için hayati önem arz etmektedir.

Elektrik faturalarındaki ibarelerde, yazılarda açıklık ilkesi bulunmaması, faturaların vatandaş tarafından anlaşılamaması sürekli olarak ödediği paraların faturalarda hangi kaleme ne kadar para ödediği, KW fiyatının kaç lira olduğu, faturadaki ifadelerin ne anlama geldiğinin konularında anlaşılırlığın olmadığı gerçeği de ayrı bir ayıplı hizmet olarak kayda geçirilmesi gerekir.

Uzun yıllardır tüketici derneklerinde ve komisyonlarında görev yapan ve halen görevine devam eden bir bilir kişi olarak çok sayıda vatandaşın (tüketicinin) bu konularda çektiği ıstıraba ve mağduriyetine tanıklığım söz konusudur. Bu gidişat süratle değiştirilerek devlet erkanı bu konuda ön olarak konuyu çözmelidir.