Acaba aklımızla alay mı ediliyor, demiyorlar mıydı; " bebek katili, çoluk çocuk, genç, yaşlı, asker, polis, jandarma, öğretmen, memur, kadın erkek demeden 40-50 bin insanı katleden, sonunda Kenya'da paketlenerek Türkiye'ye getirilen, hakkında idam cezası verilen, sonunda cezası müebbet hapse dönüştürülerek mahkumiyetine devam olunan birisinin ayağına heyetlerin gidip gelmesi planlanarak uygulamaya konulan, ülkemizde terörün sıfırlanması için, devlet kimlikleriyle ilişkilerinin ne olduğu bile bilinmeyen birilerinin adayı su yolu yaparak ifade edildiği gibi terörist başından icazet alarak kuzey Irak'ta Barzani'yle entegre olup, Kandile verilen talimatla " TERÖRE SON VERİLMİŞTİR" denilmiş olması ne kadar inandırıcıdır.

Madem durum bu kadar basit idi, 40 yıl niçin beklendi? Bu zaman zarfında benim polislerim, askerlerim, komutanlarım, çoluk çocuk insanlarım neden katledildiler? Acaba Apo'nun notunda ne yazıyordu, herhangi bir şartı var mıydı, var is neydi o şart yahut şartları....

Ben bu ülkenin Apo'nun oyununa gelmeyeceğine inanıyorum. Apo ülkemizdeki ve Kandil odaklı PKK’nın silah bırakmasını kabul ettirdiğini düşünmüş olsak bile Suriye'de, Irak'ta, Fırat'ın doğusundaki 100 bin PKK'lı ne olacak?

Apo'nun talimatı o PKK'lıları da bağlıyor mu? PKK'nın elindeki her türlü silahın bir envanteri var mıdır, silahlarını kime hangi şartlarda nerede ve ne zaman teslim edilecek? Yoksa toprağa mı gömülecek bilinmiyor. Peki bu konuda hem ülkemizde hem uluslararası bir mahkeme kararı var mı? Apo'nun talimatı; terörün sonlandırılması konusunda, bu konudaki sürdürülebilirlik bakımından hangi ölçüde bağlayıcıdır? Yani üç gün sonra binlerce PKK'lı yeniden silaha sarılırsa ne olacak, bunların hesabı yapıldı mı acaba. Suriye'de ve Fırat'ın doğusunda ABD’nin kontrolü ve disiplini altındaki PKK ordusunun, ülkemizin bekası ve akıbeti bakımından durum ne olacak?

Bu ülkede Ana yasa hükümleri çerçevesinde yaşamda bulunan bir devlet kurumu var. Hal böyleyken bir siyasi parti grubu Apo ile Kandil'le iş birliği yaparak terörü sıfırlayacaklarmış. Ben kamu oyuyum, ben de bu ülkede bir vatandaşım, bir bireyim. İzin verin de bizler de bir iki laf edelim, Söz konusu bir siyasi partinin APO ve Kandil'le organize olarak terörü bitireceklerine mahsus sanal eylemleri ne kadar inandırıcıdır, lütfen aklımızla alay etmeyin. Bizler bu ülkenin öz kaynaklarının böylesine çar çur edilmesi yüreklerimizi kanatmaktadır. Bu ülkenin bir devlet yapılanması ve kurumları olduğuna göre bunun gerisi ne anlama geliyor. Yani bir avuç siyaset grubu; " Siz bekleyin, bu işi ben çözerim" mi denmek isteniyor. Kamuoyu bu konuda kurumlardan açıklama bekliyor...