Kolora Günlerini değil de, Korona Günlerini yaşayınca insan,
ister istemez bir biraz dağılıyor. Ve okur yazar olmanın yararı olsa gerek,
Erol Çevikçe'in "DAHA İYİMSERİM Siyasi Özeleştiri"sini, Serdar
Şahinkaya'nın ""Bir Hesaplaşma: 1930 Sanayi Kongresi, Öncesi ve
Sonrası. CUMHURİYET İKTİSADINDA MAKAS DEĞİŞİMİ. Sömürge Ekonomisinden Halkçı
Ekonomiye"sinesini, "YÖNETİMİN YAZILI OLMAYAN KURALLARI"nı ve
David Passing'in "2050" sini okudum, yeniden gözden geçirdim.
--Iıı, kafamda istediğim sorunun yanıtını bulamadım.
Bireden, Korona'dan, Kolera aklıma geldi.
--Biraz şahsına mahsus olmam, evde sınırlı mahsur kalamam
gibi asiliklerim olsa da, sonunda yine de dizini kırıp oturuyorsun evde.
--Kitaplar arasından Gabriel Garcia Marquez'in "Kolera
Günlerinde Aşk/ El Amor en Los Tiempos del Colera"ını buldum ve
karıştırdım.
--Bu aralar sanal ortam paylaşılanlarında "Evde
Kal" kampanyası ile ilgili gır gır paylaşımlar gırla gidiyor.
--Yok daha fazla evde kalırlar ile ilgili binbir türlü
sorun, espiriye meze oluyordu. İyi de "evde kal"ınca, kavgalar,
gerginlikler, ayrılıklar oluyor da, acaba "aşk" ne alemdeydı?
--Çünkü insanların işi olmayınca, kafaları zihni sinir
işlere çalışır. Bazıları sakin sakin kendini, sevdiğini düşünürken, bazıları da
işten güçten vakit bulamadıkları için bir kenara koydukları aşk, sevgi konuları
salim kafa ile düşünmezler miyidi?
--Derken, "Kolera Günlerinde Aşk"ın konusuna
takıldım.
--Roman'ın üç önemli kahramanı var. Postacı-Telgrafcı
Florentino Arıza, Telgrafı gelen, bu vesile ile Florentino'nun pencereden
görerek aşık olsuğu Fermina Daza ve kaderin ortaya çıkardığı (şanslı-şanssız?)
Doktor Juvenal Urbino.
--MARQUEZ, Kolera Günlerinde Aşk Romanını19. yy'ın sonu ile
20.yy başında geçirir. Florentino Ariza'nın Fermina Daza’ya olan saplantılı,
tutkulu aşkının öyküsü 51 yıl 9 ay 4 gün süren sabırlı bekleyiş ve kavuşma
üzerinedir.
--Olay, 20. yy'ın başlarında saylır. O günler Kolera
Günleridir. Ve bir aşk vardır.
--Bu günler ise, Korona Günleri, 21.yy'ın başı.
--Karantina, "evde kal", sokağa çıkmak yasak, gibi
yaşamın sınırlandığı bu günlerde de, ortalıkta bilemem de, sanal ortamda
fırtınaların koptuğunu sanırım.
--Nereden mi bilirim. Kolay, ben TV'de zapping yaparken
görüyorum, isteyen ayrıntıları malûm kanalların kuşluk-öğlen-öğlen üstü kuşaklarını
bir izlesinler. Ne Marquez'e taş çıkartacak öyküler görürler.