HUZUR ÜSTÜNE
Tayyar ÜNAL
YİNE buluştuk çok şükür! Adına ister izin deyin ister bir aylık kaytarma, başladı mı bitiveriyor. Ayrılırken tasarladıklarınız da yine duruyor yarım yamalak. Bizim gibi çalışmasını da, dinlenmesini de bilmeyenler; plansız, programsız yaşayanlar hep yakınacaklar benim gibi. Hep: “Yerim dar!” diyecekler. Yer genişletilirse “yenim dar!” diyecekler. Allah esirgesin (!) o sorun çözülürse: “Oynamasını bilmem!” den başka bir şey daha bulacaklar demek için. Bulamadığımız bir ‘huzur’un peşindeyiz ömür boyu. O bir gelse yazarlık da kolay, yönetim de kolay, denetim de…
Topluma huzur vermek gibi bir amacımız yoksa da huzur kaçırmak dolayısıyla gündemde kalmak, Zemzem Kuyusu kirleticilerinin ünü peşinde olmak dileğindeyiz. Huzurevi’nde yaşar gibi, bir dikensiz gül bahçesinde gül toplar gibi yaşamak istiyoruz. Tüm verimliliğimizin, başarılı olmamızın, topluma yararlı işler yapmamızın bununla gerçekleşeceğine inanmışız, inandırmak istiyoruz. Aslında tembelliğimizin sudan nedenleri bunlar.
HAYAL bile edemeyeceğimiz olumsuz ortamlardan zafer marşları besteleyenleri unutmuş görünüyoruz. Dünya çapında nice sanatçının, nice şairin, nice devlet adamının, nice düşünürün bulundukları ortam bizimkinden şahane miydi? SEVR’İN zilletinden LOZAN’IN TC’sini yaratanların koşulları mı iyiydi şimdikinden, huzurları mı yerindeydi?
Yorumlar