Satılmış Çalışkan, bugün Elazığ’da yaptığı açıklamada, emeklilerin yaşadığı sorunlara dikkat çekti. Çalışkan, şunları söyledi:
"TABAN MAAŞINI YÜKSELTEREK SORUNLARININ ÇÖZÜLMEDİĞİNİ GÖRDÜK"
"Bugün emeklilerin yüzde 80'inin maaşı asgari ücretin altında. Tabii ki bu, bütün emekliler zor durumda demektir. Biz, önce Türkiye'nin ekonomisinin düzelmesini, bunun için de üretime, tarıma önem verilmesini istiyoruz. Sadece emeklinin taban maaşını yükselterek, asgari ücreti yükselterek sorunların çözülmediğini gördük. Raflarda gıda malzemesi var, raflar dolu. Fakat emekli, parası olmadığı için alamıyor. Bunlar nedeniyle öncelikle bunların düzeltilmesini istiyoruz. Türkiye ekonomisinin, emekli ile birlikte Türkiye'nin düzelmesi lazım.
"TALEBİMİZ, TÜM EMEKLİLERİ KAPSAYACAK İNTİBAK YASASININ ÇIKARILMASIDIR"
Hükümetten talebimiz, tüm emekliyi kapsayacak bir intibak yasasının çıkarılması. Bu intibak yasası, hizmet ve prime dayalı çıkarılmalı. Aynı prim, aynı hizmet, aynı maaşı almaları, emekliler arasındaki farklı uygulamaların kaldırılması. SSK emeklisi, Emekli Sandığı emeklisi, BAĞ-KUR emeklisi; bunların da aralarında farklılıklar var. Bunların da kaldırılmasını istiyoruz. Artı, daha önce uygulanan ve bizim daha memnun olduğumuz kat sayılı gösterge sisteminin işçi ve BAĞ-KUR emeklisine tekrar getirilmesini istiyoruz. Bunun dışında emeklilerden alınan katkı payları, sağlıktaki katkı payları emeklileri sıkıntıya düşürmektedir. Bu katkı paylarının kaldırılması lazım. Bunun dışında ikramiyelerimiz var. Emekli ikramiyelerine, malum 4 sene sonra, 5 sene sonra bir artış verildi. Biz, böyle her sene beklemek değil, emekli ikramiyelerinin asgari ücrete endekslenerek asgari ücret artışıyla devam etmesini istiyoruz.
"DEVLET HASTANELERİNDE TEDAVİ GÖRMEK İSTİYORUZ"
Burada özel hastaneler durumu var. Özel hastanelerde yüzde 200'e kadar fark alınır tabii. Her hastane kendine göre fark alıyor, ama bugün özel hastaneye giden bir emekli, maalesef hiçbir şey yapmasa, bir ilaç yazdırsa 500 lira fark ödüyor. Bu yüzde 200'lük farkın da tekrar gözden geçirilmesini istiyoruz. Biz, özel hastanede değil, devlet hastanelerinde, üniversitelerde tedavi görmek istiyoruz. Çünkü burada da randevu almak, görüntüleme ve laboratuvar hizmetlerinin uzun sürmesi, mecburen bizi özel hastanelere göndermektedirler. Bunun için bunların tedbirinin alınması, bunların bir an önce çözüme bağlanması gerekir. Çünkü biz, gençliğimizde 3 ayda, 6 ayda bir kere hastaneye giderken şimdi ayda 3 defa, 5 defa gidiyoruz. Çünkü sağlık hizmeti, yaşlılıkta daha çok ihtiyaç duyulan bir hizmettir.”
"EMEKLİLER OLARAK DEVLETE HİZMETİMİZİ VERDİK. EMEKLİLİK, BİR LÜTUF DEĞİLDİR"
Emekliliğin kazanılmış bir hak olduğunun altını çizen Çalışkan, şöyle konuştu:
"Emeklilik, yaşa göre değil, hizmet ve prime göre düzenlenmesi gereken bir hizmettir. Çünkü bugün, son uygulamada en düşük taban maaşını, Hazine’den destek vererek, borç kaydettirerek 7 bin 500 liraya çıkardılar. Şimdi bu ne demektir? 20 sene bilfiil hizmeti olanla 10 sene hizmeti olan yani, 3 bin 600 gün olan kişi, aynı maaşı almaktadır. Bu da emekliler arasında huzursuzluk yaratmaktadır. Bu tür huzursuzluklara meydan verilmemesi gerekir. Biz, yaşlı insanlarız. Oturuyor arkadaşlarımız parklarda, camilerin avlularında, birbirlerinin maaşlarına bakıp 'Niye sen benden fazla alıyorsun' diyorlar. Bunlara meydan vermemek lazım. Devlet, yaşlı insanlara kültürel hizmet sunmak mecburiyetindedir. Sosyal devlet hizmetiyle bakmak mecburiyetinde emeklisine. Bunun için hükümetten taleplerimizi bildirdik, daha teferruatlı bir şekilde. Bu sorunlarımıza çözüm bulunmasını istiyoruz. Biz, emekliler olarak devlete hizmetimizi verdik, gençliğimizi verdik. Emeklilik, bir lütuf değildir, haktır. Bu, bizim alın terimiz, hizmetimiz ve gençlikte yaşadığımız alın terimizin karşılığıdır."
ANKA
