Geçtiğimiz Salı günü uzun bir aradan sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) gittim. TBMM’de CHP Grup Toplantısı’na katılıp birkaç ziyaret ve görüşme yaptıysak da ziyaretimizin asıl sebebi; CHP Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ile, Türkiye gündemine düşen, üstadlarımız Yalçın Bayer ve Murat Ağırel tarafından da gündeme getirilen dava konusuydu…


    İYİ Parti Genel Başkanımız Meral Akşener’in yakın ilgisi sonrasında Kemal Kılıçdaroğlu’ndan da konuya yakın bir ilgi ve alaka gösterilmesi mutlu etti.  Çünkü amacımız kamunun kaynaklarının kamuya dönüşünü sağlamak…

 

   Umuyorum her iki genel başkan da hem Antalya hem Ankara, İstanbul ve diğer büyükşehir, il, ilçe belediyelerinde uygulanmış olan bu yöntemin açtığı zararı ilgililerden geri almak için gerekeni yapar…


    Kamu kaynaklarının hoyratça ona buna, yandaşa peşkeş çekilmesini hiçbirimiz istemediğimiz gibi bundan sonrası için en azından bunun kullanılması son bulur…


    Gelelim Türkiye’nin kadın bir siyasetçisi olarak son dönemdeki yükselişiyle dikkat çeken Akşener’deki değişimi yakından gören biri olarak Kılıçdaroğlu ziyaretindeki gözlemlerime…


    Aslında şu bir gerçek ki Burdur ve Isparta ziyaretlerinde de bahsettiğim gibi CHP lideri Kılıçdaroğlu, iletişim tarzını çok değiştirdi. Daha çok halkla bir arada olmak gayretiyle milletvekili olmayan illerde çalışmalar yaparken ve yaptırırken kendisi de farklı temaslarda tespit ve değerlendirmeler yapıyor…


    Yakın ekibinde de kendisinde de enerji çok yüksek. Tebessüm ve güler yüzle sorunları anlatıp çözüm için sandığa işaret ediyor…


    Parti grubu, korona dönemindeki kısıtlamalara rağmen çok yoğundu. Antalya’dan da -tesadüf bu ya- CHP Antalya İl Başkanı ve beraberindeki heyet gelmişti. Elazığ’dan gazeteciler vardı. Farklı illerden örgüt yöneticileri ve STK temsilcileri oradaydı…


    Grupta heyecan çok yüksekti. Sık sık sarayı esir alan mafya ile ilgili duruma ilişkin tespitleri alkışlarla kesiliyordu…


    Genel Başkan etkili, sakin ama heyecanını yansıtan bir konuşma yapıyordu. Ama merakım ikili diyalogdaydı. Ki Genel Başkan, geç saat olmasına rağmen uzun ve heyecanlı bir görüşme yaptı…


    Sonuç mu?..


    Ne diyeyim, her şey hazır. İktidar için milletvekilleri sahalara sürülmüş durumda. CHP’ye oy çıkmayan bölgelerde özellikle etkili çalışmalar yapılmak isteniyor…

 

   Ama Genel Başkan daha fazlasını istiyor. Yakın ekibinden de aldığım bilgiler, yapılan çalışmaların daha seçime kadar çok kez farklı kanaat önderleriyle yenileneceği yönünde…


    Bu arada hem Genel Başkan’ın hem de yakın ekibindeki bazı isimlerin enerjisine hayran kaldım…


    Özel Kalem Müdürümüz, hemşehrim Şükran Kütükçü…


    TBMM İdare Amiri, Burdur Milletvekili Mehmet Göker…


    Genel Başkan Danışmanı Fatma Köse…


    Çözüm odaklı siyaset, halkla buluşmaların artması, örgüt motivasyonun yükselmesi ve doğru aday tespitleriyle CHP’nin seçimlerde iktidarı yakalamaya en yakın olduğu dönem…


    Elbette başarılı bir ittifakla…

ANTALYA’YA MESAJ

    Gelelim Genel Başkan’ın Antalya mesajlarına…


    Geçtiğimiz günlerde Kepez’de yaşamına son veren İhsan Bekkaya’nın Ailesi’ni taziye için arayan Kılıçdaroğlu, çok selamlarını iletti. Bilgi aldı, durumlarına dair…


    Antalya’ya tüm dostlara selam iletti ama özellikle de kadınlar konusunun altını çizdi. Antalya CHP’de kadın adayların azlığı, belediye başkanı ve milletvekilliği olmayışının farkında olan Genel Başkan, bu konuda daha çok çalışmaya dikkat çekti…


    İlk fırsatta yeniden Ankara’da olmak dileğiyle, hem Genel Başkan’a hem de ekibine çok teşekkür ediyorum…