Yapımı yılan hikayesine dönen Batı Çevre Yolu, Antalya'da yeni bir siyasi kavganın fitilini ateşledi.
AKP İl Başkanı Mustafa Köse'nin kentin kanayan yarası haline gelen yolun temelinin 22 Eylül günü Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım tarafından atılacağının açıklanması ve yılan hikayesinin uzamasının suçlusu olarak CHP'li Büyükşehir ve Konyaaltı belediyelerini suçlaması sinirleri gerdi.
Pekala sadece bin 800 metrelik bir alanın imar sorununun çözüme kavuşturulmaması nedeniyle yapımı geciken Batı Çevre Yolu'nda kimlerin suçu, kimlerin ihmali, kimlerin siyasi rant sağlama beklentisi var?
Neden bu kadar gecikmiş geçmişte yaşananları bir anımsayalım.
AKP'li Türel'in Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde Batı Çevre Yolu ile ilgili olarak bir protokol imzalanıyor.
Protokole göre sorunlu bölge konumundaki Çandır ile Karamanlı çayları arasındaki bin 800 metrelik alanın kamulaştırmasını Karayolları yapacak, Büyükşehir Belediyesi'de imar sorununu çözecekti.
Ancak, Karayolları 2009 yılında, yani Büyükşehir Belediyesi yönetimini AKP'den CHP'ye geçince, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bir genelgesi ile kamulaştırma yapamayacağını belirtip, CHP'li belediyelere 'sorunu siz çözün, bölgeyi imara açın" dayatmasında bulundu.
İlginçtir Toprak Koruma Kurulu, bölgenin tarım ve yerleşim alanı olduğunu bildiği halde yüzde 20 emsalle imara açılması yönünde görüş bildirdi.
Elbette çelişkili bir durumdu, yargıdan döneceğini biliniyordu.
Bu aşamada Büyükşehir Belediyesi, bölgenin yüzde 20 yapılaşma oranı ile planlanması düşüncesini ortaya attı, Konyaaltı Belediyesi ise yüzde 40 emsalde diretti ve sorun iyice çıkmaza girdiği gibi CHP'li iki belediye başkanı Mustafa Akaydın ve Muhittin Böcek arasında gerginliğe neden oldu.
Konyaaltı Belediyesi, yüzde 40 emsalde ısrar edince, Büyükşehir Belediyesi, 5216 sayılı yasanın kendisine verdiği yetkiye dayanarak sorunlu bin 800 metrelik alanı planladı ve tescili için de Tapu'ya gönderdi.
Bölgede narenciye ağaçları ve konutları bulunan vatandaşlar bu işlemin iptali için dava açtılar, İdare Mahkemesi de bu planlamayı iptal etti.
İddialara göre risk alarak sorunlu alanı planlayan Büyükşehir Belediyesi'nin Batı Çevre Yolu'nun yapımının gecikmesinde kusuru yok.
Büyükşehir bürokratları da bu görüşü benimsiyor ve AKP İl Başkanı Mustafa Köse'nin kendilerini hedef göstermesini siyasi manevra olarak yorumluyor.
İşte bu aşamada Antalya Valiliği devreye girdi.
Valilik 100 binlik plan yaptı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da 25 binlik planlara bölgenin imar durumunu ekledi.
Şimdi 18 uygulaması ile bölgede yaşanan mülkiyet sorunu çözülmeye çalışılıyor.
Bir anlamda yargı kararı hiçe sayılıyor.
Bakan Yıldırım 22 Eylül'de yolun temelini atacak ama bu planlamanın da yargıdan döneceğini söylüyor uzmanlar.
Yani AKP'nin yerel seçimlerin yaklaştığı bir süreçte, "CHP yapamadı ama biz sorunu çözüp, Batı Çevre Yolu'nun yapımını gerçekleştireceğiz" düşüncesi ve söylemi nümüzdeki günlerde sıkıntılı günlerin yaşanacağının da müjdecisi.
Yani Çandır-Karaman çayı arasında narenciye ağaçları, bahçeleri ve evleri bulunan vatandaşlar bu yeni imar uygulaması için de dava açacaklar.
Bölge imar planında, "Tarımsal özelliği korunacak sulanabilir arazi" göründüğü için de yargının iptal kararı vermesi sürpriz olmayacak.
Olayın bir diğer ilginç yanı ise Batı Çevre Yolu'nun temelinin ikinci kez atılacak olması.
Zira 2008 yılında Başbakan Erdoğan'ın Antalya'da yaptığı toplu açılış ve temel atma programında Batı Çevre Yolu'da vardı.
Başbakan Erdoğan'ın 4 yıl önce attığı yolun temeli herhalde daha sağlam olsun diye Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım tarafından ikinci kez atılacak.,
Sözün özü, Antalya'nın Batı Çevre Yolu'na ivedilikle gereksinimi var.
Yolun yapımını siyasi malzeme yapmak yerine, yargı tarafından iptal edileceği bilinen bir gerçek iken bu inatlaşmanın hiç kimseye olduğu gibi AKP'ye de bir faydası yok..
İmar yasalarına aykırı olmayan bir çözüm için parti farkı, siyasi rant düşüncesi taşımaksızın sorunu kökünden çözmenin en doğru ve akılcı yol olduğunu herkes kabul etmeli.
