Günlerimiz nasıl geçiyor iyi mi?'Sıcaklar  bir yandan,ekonomik sıkıntı bir yandan  öyle yaşayıp gidiyoruz.' diyenleri duyar gibi oluyorum.

Evet her koşula rağmen, yaşam devam ediyor değil mi dostlar?

Kimimiz hasta oluyor ,kimimiz seyahete çıkmak istiyor,kimimiz işine gitmek istiyor,birileri iş arıyor.

Bir de engeliniz varsa ya da hasta iseniz bu kısaca anlatığım bir demet sorunlarınız daha da artıyor sıkıntınız daha da büyüyor.

Bundan tam dört ay  önce bu köşede Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Komisyonu ne yapar? bir yazım da   komisyonun çalışmaları ile ilgili aksaklıkları belirten bir yazı yazmıştım.

Bu yazımı  takiben Mayıs ayında Atatürk Devlet Hastahanesi'nin Halleri! başlık yazım da üroloji poliklinik hizmet binasındaki merdivenin engellilere uygun olmadığını sıkıntılar çekildiğini belirtmiştim.

Daha sonraki aylarda  üroloji servisine  hastalığımdan dolayı, gittiğim zamanlar da aynı eksikliklerin devam ettiğini gözlemledim.

Şehrimiz de  günlük olarak çıkan Akdeniz Gerçek Gazetesinin 27  Temmuz tarihli  nüshasında 'Eziyet Devam Ediyor Başhekimden ses yok' başlıklı haberle   tekrar gündeme gelmiştir.

Bu zaman içerisin de   hiçbir gelişme yaşanmamıştır.

Merak ediyorum o merdivenlerden çıkarken birilerinin rahatsızlığının artmasını veya düşmesi mi beklenmektedir?

Buradan soruyorum  Erişilebilirlik İzleme ve Denetleme Komisyonu ne iş yapar?

SorumluVali Yardımcısı ne iş yapar?

Atatürk Devlet Hastahanesinden sorumlu Başhekim  ne yapar?

Öyle bir başhekim var mı?

Sadace görüntüsü var mı?

Benim tüm engelli derneklerine bir önerim var?

3 Aralık Dünya engelliler gününde tüm kamu kuruluşu yetkililerini,vali  ve yardımcılarını,tüm belediye başkanlarını tekerlekli sandalyeye bindirelim Yavuz Özcan parkından Cumhuriyet Meydanına kadar kendi başlarına gitmelerini,kendi görev yaptıkları binalarda çalışmalırını sağlayalım?

Bu önerimi duygu sömürüsü yapmak için yapmıyorum.

Ben  ve arkadaşlarım bu hayatın gerçeğiyle hergün bir bütün olarak karşı karşıyayız.

Ya sizler farkında misiniz?

Biz gücümüz yettiğince sokaklardayız ve hayatın için de olmaya çalışıyoruz.

Ya sizler nerelerdesiniz?

Yaşıyor musunuz ya da yaşadığınızı mı sanıyorsunuz?

Yeter artık kendinize geliniz!

Ya işinizi yapınız ya da gereğini yapınız?

Ya koltukları doldurunuz ya da .......

Haydi bakalım bekliyoruz.

Sonucu...

Tepkisiz Toplum Etkisiz Toplumdur!