Antalya’nın AKP dönemindeki kayıplarından birisi de Altın Portakal Film Festivali oldu..

Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı AKP’li Menderes Türel, Antalya’nın yarım asrı aşkın sahiplendiği, her aşamasına katılıp, katkı koyduğu Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin Ulusal Film Yarışması’nı kaldırmıştı.

Türel’in bu kararına hem Antalya kamuoyundan hem de sinema sektöründen tepki yağmıştı..

Türel, sinemacıların Ulusal Film Yarışması’nın kaldırılmasına yönelik eleştirilerine aynı sertlikle yanıt verince tartışma kavgaya dönüşmüş, sinemacılar da ‘Antalya Uluslararası Film Festivali’ düzenlenen festivale katılmama kararı almışlardı.

Sinema sektörü 50 yılı aşkın sürede Yeşilçam’a sahip çıkan ve ‘Türk Oscarı’ olarak bilinen Altın Portakal Ulusal Film Yarışması’nı yaşatmak adına yarışmayı İstanbul’da düzenlemişlerdi..

Ulusal Film Yarışması’nın kaldırılması ile birlikte Antalyalıların festivale ilgisi azalmış, geleneksel festival korteji bile sönük geçmişti.

Çünkü sinemacılar, yarım asır heyecanla katıldıkları Antalya Altın Portakal Film Festivali’ni protesto etmiş,  yüklü paralar ödenerek getirilmesini sağlayan yabancı sinemacılar ise festivale renk ve heyecan katamamışlardı.

Seçim kampanyasında “Festival özüne dönecek” diyen CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, beklenen müjdeyi verdi..

Başkan Böcek, bu yıl 26 Ekim-1 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek 56’ncı Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin startını verirken, hem Antalyalıların, hem de sinemacıların duymaktan çok mutlu olacakları şu açıklamayı yaptı :

“Dopdolu bir festival için kolları sıvadık. Özlenen ve beklenen Antalya Altın Portakal Film Festivalimizi adına ve anlamına yakışır bir hale getirmek için çalışıyoruz. Festivali bu yıl Antalya’mıza ve hemşerilerimize en iyi şekilde sunmanın gayreti içerisindeyiz. Sinema sektörü temsilcileriyle bu yılki festivali tüm detaylarıyla konuştuk. Fikirlerini aldık. Ulusal ve uluslararası yarışmalarıyla Antalya Altın Portakal Film Festivali özüne dönüyor”

Böylece 17 yıllık AKP iktidarı ile birinci ve ikinci Türel döneminde Antalya’dan koparılan festival, Antalya’ya kazandırılmış olacak..

KADİR DURSUN’DAN

ÇARPICI AÇIKLAMA

Antalyalı sanat dostlarının büyük ilgi ve heyecanla izledikleri 2. Antalya Akra Caz Festivali bu akşam dünyanın en iyi caz vokalistleri arasında gösterilen Dee Dee Bridgewater konseriyle sona eriyor..

Kuşkusuz festivalin en önemli aktörü Antalyalı sanat severleri Fazıl Say gibi dünya çapında bir piyano üstadı ile buluşturan  organizatör Kadir Dursun’du..

Kadir Dursun, gururumuz Fazıl Say’ın Genel Sanat Yönetmenliği’ni üstlendiği Antalya Piyano Festivali’nin de organizatörü idi..

2000 yılından AKP’li Menderes Türel’in ikinci kez Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kazandığı 2014 yılına kadar festivale büyük emek veren Kadir Dursun, fikirleri ve söylemleri nedeniyle AKP’lilerin hedef tahtasına koyduğu, ‘ya sev ye terk et’ anlayışı ile tehdit ettikleri Fazıl Say’ın festivali bırakmasından sonra istifa ettiğini açıklamıştı..

CHP’li Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in diğer sektörlerde olduğu gibi AKP iktidarı döneminde Antalya’dan koparılan kültür ve sanat etkinliklerini kazandırmak için harekete geçmesi ve Altın Ulusal Portakal Film Festivali’nin adına ve anlamına uygun şekilde düzenleneceğini açıklaması ile birlikte gözler Kadir Dursun’a çevrilmişti..

Antalyalı sanatseverler, Kadir Dursun’un Antalya Uluslararası Piyano Festivali’ni yeniden düzenlemesini arzu ettiklerini belirterek, yüz yüze ve sosyal medya üzerinden bu taleplerinde ısrarcı olduklarını vurguluyorlar.

Kadir Dursun, kendisine yönelik bu sıcak taleplere sosyal medya mesajı ile yanıt verdi..

Dursun, mesajında şu ifadelere yer verdi :

 

“Değerli dostlarım ve Antalyalı sanatseverler, son günlerde bana en çok sorulan sorulardan biri de Antalya Piyano Festivali'ni yeniden devralacak mısınız sorusu. Bununla ilgili şunu söyleyebilirim ki, böyle bir düşüncem yok. Ben festivalle bağımı keserken, bir daha geri dönmeme fikriyle yoluma devam etmiştim. Bugün de bu fikrim değişmedi. Ancak bu festival Antalya ile bütünleşmiş bir festivaldir. Ve her koşulda festivalin kendi yoluna devam etmesini elbette çok isterim. Ricam bu kararımı anlayışla karşılamanızdır. Saygı ve sevgilerimle”

Kadir Dursun’a bize yaşattığı güzellikler için teşekkür ederken, kararına da saygı duymak gerektiğini düşünüyorum.