Ağaçlar, tarih boyunca toplumumuzda kültürel simgesel anlam taşımıştır. Antik Yunan'dan modern zamana kadar, ağaçlar hayatın devamlılığını ve kozmik gücü temsil eden semboller olmuştur.

Tarih boyunca, ülkemizde anıt ağaçlar 'ibret alınacak ağaçlar' olarak ifade edilmiştir ve bu ifade ilk olarak Evliya Çelebi'nin seyahatnamesinde yer almıştır.

Anıt ağaçlar doğanın bizlere verdiği en güzel doğal miraslardandır. Anıt ağaçlar geçmişi günümüze, günümüzü de geleceğe bağlayan doğanın sessiz, heybetli tanıklarıdır. Tarihin tozlu sayfalarında kalmış sayısız imparatorluklar, savaşlar, zaferler ve yenilgiler…

Her bir anıt ağacın farklı hikayesi vardır. Ülkemizde hikayesinin anlatılmasını bekleyen 9071 tane anıt ağaç bulunmaktadır.

Ben de bu yazımda Antalya’nın anıt ağaçlarından biri olan, yöre halkı tarafından ‘Ambar Katranı’ olarak isimlendirilen, Toros Sedirinden bahsetmek istiyorum. Sedir ağaçları her ne kadar doğal yayılış alanları Anadolu, Lübnan ve Suriye olsa da, günümüzde sadece Toros Dağlarında geniş yayılışa sahiptir. Kumluca Dibek Tabiatı Koruma Alanının ev sahipliği yaptığı, dünyanın en yaşlı sediri olarak bilinen Ambar Katranı ortalama 2330 yaşında olduğu tahmin edilmektedir.  

Bu yaşlı sedir belki de Büyük İskender'in Likya rotasında bir uğrak yeri olmuştur ve Roma İmparatoru Maximianus Arykanda'yı kuşatmadan önce dinlemek için seçtiği bir gölgelik görevi görmüştür. Kim bilir?

Yıllara meydan okuyan Ambar Katranı 262 cm gövde çapına, 25 metre boya ve 8,5 metre tepe çapına sahip olduğu tespit edilmiştir.

Hikmet Birand’ın Anadolu Manzaraları kitabında, keyif alarak okuduğum ve ağaçlardan bahsettiği bir bölümünde ‘’Bir zamanlar gölgesinde çekişmelerini, sevişmelerini, sonsuzluğu özleyişlerini, müsamahalı sessizliği ile seyrettiği, çılgınca ihtiraslarına gülümsediği yüzlerce, yüz binlerce insan, adsız sansız günlük kelebekler gibi göçüp giderken her yıl yeşeren, her yıl çiçeklenen ağacın, o sükûnunu kendi içinde bulan eşsiz büyüklüğün yanında insan ve ömrü nedir ki… İşte ormanlarda kavuştuğumuz huzur da belki hayatın ağaçta bir yarı ebedilik kadar sürekli ve yüzyılların hayat için bir gün kadar kısa olmasındandır.’’ Diye özetlemişti…

Kaç asır, kaç gün, kaç mevsim…

Ne taşkınlar gördü, ne fırtınalar geçirdi. Kimler geldi, kimler geçti… Yine de yıkılmadı…

2330 yıldır tüm ihtişamıyla ayakta duran Ambar Katranı.

Doğasever ile buluşmayı bekliyor, Torosların en güzel yerinde…