Ahmet Taner Kışlalı hocanız, idolünüz Uğur Mumcu olursa kaçarı yok yolunuz belli. Türkiye Cumhuriyeti’ne aşık, devrimlerinin bekçisi, liderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün hayranı, çağdaş, gelişmiş medeniyetlerin rekabetçisi olmaktan başka çare yok...
Ancak gelgelelim ülkede T.C. tabelaları kaldırılmış, Atatürk heykelleri ve ismi ile savaşılıyor, Türklük ayaklar altında, zaferlere, milli bayramlara alternatif kutlamalar yapılırken, resepsiyonlar dahil herşeyin içi boşaltılırken ayağa kalkması gerekenler suskun, biz gazeteciler görevde...
Işıklar içinde uyusun bugün merhum Kışlalı Hocam’ın 1998 yılında yazdığı 30 Ağustos’un Ordusu yazısından bir alıntı yapmak istiyorum:
“30 Ağustos, ‘Anadolu İsyanı’nın doruk noktasıydı.
Mustafa Kemal’in ordusunun onur anıtı oldu.
Ve Kurtuluş’u Kuruluş izledi.
Ortaçağ karanlığındaki bir toplum, ‘Anadolu Aydınlanması’nı adım adım yaşadı. Kuruluş’un her aşaması, yeni bir Kurtuluş’u, yeni bir Sevr dayatmasını yaşamamak içindi..
Gelecek kuşaklara da yaşatmamak içindi.”
Şimdi bu satırlardan kim ne çıkardı bilmiyorum ama bildiğim çıkarım yapması gerekenlerin sadece yine merhum Mumcu’nun dediği gibi “gradrop Atatürkçülüğü” yaptığı...
Bunun içine sakın ha sadece CHP’yi ve yöneticilerini kattığımı düşünmeyin. Etrafınıza bakın siz hepsini tanıyor ve biliyorsunuz. Derneği, sendikası, cemiyeti vs türlü kurumları ve örgütleri de içinde...
Ya da kendini “Atatürkçü” tabir edenler...
Atatürkçülük nedir? Geldiğimiz noktada Cumhuriyet ve devrimleri birer birer yara almışken neler yaptınız? Neler yaptık? Cumhuriyet nereden nereye geldi...
Çok şükür herşeye rağmen sallansa da dinamitlense de yıkılmıyor yıkılmayacak da yapılanlara çok fazla suskun kalınmadı mı?
Pekçok anayasaya ve kanuna aykırı olan iş, eylem yapıldı tık yok...
Ama neyse seçimler yaklaştı ya herkes yeniden sarılacak hatta dinamitleyenler de...
Oysa ne mutlu ki bize miras bırakılan Cumhuriyetimiz sayesinde Ortadoğu’nun karanlık ve girdabından uzak kalabildik...
Aydınlanma devrimimizle aydınlattık, Ortadoğu’yu...
Şimdi ise karanlığa çekiliyoruz...
Herşeye rağmen geç değil...
Dilerim Zafer’in 101., Cumhuriyet’in 100. yılı vesile olur...
Hep birlikte girdiğimiz uykudan uyanır da yeniden ayağa kaldırırız Cumhuriyetleri ve devrimlerini...
Atamıza ve silah arkadaşlarına saygı, sevgi ve özlemle...
Zaferimizin yıldönümü kutlu olsun...
