Ülkemizi vuran deprem bölgesinde herkes elinden geleni yapmaya çalışıyor. Kamu görevlileri, AFAD çalışıyor. Yerel yönetimler seferber, gönüllü ordusu hem afet bölgesinde hem de illerinde durmuyor. İş insanları, STK’lar depremzedeler için acil ihtiyaçları hazırlıyor…

Ama koordinasyon önemli. İhtiyaçları toplamak da yollamak da depremzedelere ulaştırmak da bir marifet. Hiçbir kolinin zarar görmeden ihtiyaç sahibine ulaştırılmasını dilemek yetmiyor. Sağlamak lazım…

Bin bir çabalarla toplanan gıda ve giyim kolileri zamanında ulaşmalı ve dağıtılmalı ki faydamız olsun. Lütfen daha aklı selim ama hızlı olalım. Ve biraz da sakin düşünelim…

Uzun soluklu bir yara sarma işimiz var. Olayın büyüklüğü gün geçtikçe ortaya çıkacak. Antalya olarak da işimiz çok zor ama üstesinden gelecek güçteyiz…

Bölgeye yakınlık nedeniyle en çok tercih edilen iliz Antalya. Depremzedeler gelmeye başladı. Kamu kurumları misafirhanelerini, yurtlar kapılarını açtı. Ama yetmeyecek. Ki otellerden de bir miktar tesislerini açanlar var…

Kapısını açan binlerce de yurttaşımız var. Ama elimizdeki tüm imkanları seferber etmeliyiz…

O noktada elimizde bir EXPO alanı var. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın uhdesine verilen ve yıllardır atıl kalan bu alan konaklama ve diğer ihtiyaçlar için hazırlanmalı. Ki bu güzel fikir için Makine Mühendisleri Odası Antalya şube Başkanımız İbrahim Atmaca’ya teşekkür ediyorum…

Fikri sorduğumuz AKP Antalya Milletvekili Mustafa Köse de hemen alternatifler arasında olduğunu kaydederken, şimdilik ulaşım nedeniyle çok cazip olmamakla birlikte listelerinde olduğunu ifade etti…

Evet, belki şimdi değil ama en kısa sürede ihtiyaç olacak. Gelecek insanlara yer açmak lazım. İyi düzenlenirse müthiş bir alan…

Kapalı alanları konaklama, hijyen ve diğer ihtiyaçlar için kullanılır…

 Açık alanlarına mobil aşevi gibi pek çok kurulabilir…

İhtiyaçları olan gıda, giyim malzemelerini de taşıyabilecekleri alan var…

Hem binlerce çocuğun kullanabileceği atölye alanları da aktif olur…

Kongre merkezi de çok amaçlı kullanılır…

Depremzedelerin hayata tutunmaları için tüm kurum ve kuruluşlar ötekileşmeye yer vermeden omuz omuza yürümeli…

A belediye, B parti demeden…

Bunu başarabilirsek uzun yolumuzu kısaltabilir, daha sağlıklı ilerleriz…

Yoksa hem yurttaşa yazık hem ülkemize…