Rahatsızlığı
derin üzüntü yaratan CHP önceki Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz
Baykal, kuşkusuz pek çok kişinin de
görüş birliğinde olduğu gibi yaşayan en büyük Türk siyasetçisi.
Bilgilerin tazelenmesi, yeni kuşakların
daha iyi tanıması açısından Baykal’ın siyasi hayatını önemli notlarla anlatmaya
çalışacağım..
20 Temmuz
1938 yılında Kafkasya göçmeni Hüseyin Hilmi Bey ile Mısır Göçmeni Feride
Hanım’ın oğlu olarak Antalya’da dünyaya geldi..
Antalya Lisesi’nde okudu, 1959 yılında
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi..
1960 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal
Bilgiler Fakültesi’ne asistan olarak girdi.
1963’te doktora çalışmalarını tamamlayan
Baykal, iki yıl ABD’de kaldı, orada Colombia ve Berkeley üniversitelerinde
hukuk çalışmalarını sürdürdü.
Baykal, adını 1960’lı yıllarda Demokrat
Parti iktidarına karşı gelişen öğrenci olaylarına katılmakla duyurdu..
CHP
Genel Merkezi’nin kontenjandan Antalya Milletvekili adayı gösterme önerisini
kabul etmeyen Baykal, ön seçime girerek birinci sıradan 1973 seçimlerinde ilk kez Antalya Milletvekili seçildi..
Siyasette hızlı bir çıkış yakalayan Deniz
Baykal, 1974 yılında kurulan 1. Ecevit Hükümeti’nde Maliye Bakanlığı yaptı.
Deniz Baykal, 1978’de kurulan 3’ncü Ecevit
Hükümeti’nde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı olarak görev yaptı.
Burada bir hatırlatma yapmakta yarar var.
Sıkça,
özellikle de muhalifleri “Baykal Antalya’ya ne yaptı ki ?” eleştirisini
getirirler..
Baykal,
o yıllarda Antalya’nın en uzak yerleşim birimleri olan köylere elektrik
enerjisini götürdü.
Baykal, bu dönemde CHP Parti Meclisi
Üyeliği, Merkez Yürütme Kurulu Üyeliği ve Genel Sekreter Yardımcılığı
görevlerini yürüttü..
Türkiye’de demokrasinin rafa kaldırıldığı
12 Eylül 1980 askeri müdahalesinde Ankara’da Dil Okulu’nda gözetim altında
tutuldu.
1982
Anayasası’nın 5 yıl süreyle siyasi yasak getirdiği politikacılar arasında
bulunan Baykal, 1983 yılında siyasi partilerin kurulmasına izin verilmesinden
sonra yasaklı olmasına rağmen siyasi faaliyetlerde bulunduğu gerekçesiyle bir
grup CHP’li ve aralarında rahmetli Süleyman Demirel’in de bulunduğu Adalet
Partili(AP)politikacılarla birlikte Çanakkale Zincirbozan Askeri Tesisleri’nde
2 yıl süreyle gözetim altında tutuldu.
Türk siyasetinin yaşayan efsanesi olarak da
bilinen Deniz Baykal, 1987 seçimlerinde SHP’den Antalya Milletvekili seçildi.
SHP’de grup başkanvekilliği ve genel
sekreterlik yapan Deniz Baykal, 1988 Haziran ayında göreve başladığı SHP Genel
Sekreterliği’nden 10 Eylül 1990’da istifa etti.
Dış politika konusunda da uzman olan Deniz
Baykal, CHP Antalya Milletvekili olarak Türkiye Avrupa Birliği Karma
Parlamentolar arası Komitesi Eşbaşkanlığı, Avrupa Konseyi Parlamenterler
Meclisi Üyeliği, Türkiye Büyük Millet Meclisi Dışişleri Komisyonu Üyeliği
yaptı.
Deniz Baykal, kapatılan siyasi partilerin
açılmasına izin veren yasanın sağladığı imkanla 9 Eylül 1992 günü toplanan CHP
kurultayında Genel Başkan seçildi.
Baykal,
tıpkı Atatürk ve İsmet İnönü gibi 54 yaşında CHP Genel Başkanı oldu.
18 Şubat 1995’te CHP ve SHP’nin bütünleşme
kurultayında aday olmayan ve genel başkanlıktan ayrılan Deniz Baykal, daha
sonra yapılan CHP kurultayında bir kez daha genel başkan seçildi.
Deniz Baykal, 30 Ekim 1995’te kurulan
CHP-DYP koalisyon hükümetinde Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olarak
görev yaptı.
DYP-CHP hükümeti erken seçim şartıyla
kurulmuştu, bu nedenle de erken seçime gidildi, 24 Aralık’ta yapılan erken
seçimde yeniden Antalya Milletvekili seçildi.
Baykal,53’üncü hükümetin kurulmasıyla Başbakan
Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı görevlerinden ayrıldı.
Baykal, 23 Mayıs 1998’de yapılan kurultayda
da CHP Genel Başkanlığı’na seçildi.
18
Nisan 1999 da Bekir Kumbul CHP’den Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı
seçilirken, CHP baraj altında kaldı.
Bunun üzerine istifa eden Deniz Baykal, 30
Eylül 2000’de yapılan olağanüstü kurultayda üçüncü kez CHP Genel Başkanı oldu.
Türk
siyasi hayatının ‘bir bileni’ olan Deniz Baykal, Türkiye’yi savaş batağına
sürükleyecek olan tezkerenin kabul edilmeyişinde AKP’li milletvekillerini ikna
ederek etkin rol oynadı..
Türkiye ve Baykal düşmanları, tezkerenin
rövanşını FETÖ terör örgütü ile işbirliği yaparak kaset kumpasını kurdular.
Baykal,
kaset kumpasından sonra 10 Mayıs 2010’da CHP Genel Başkanlığı’ndan, “CHP’yi içten
ve dıştan dizayn edenler var” diyerek istifa etti..
Baykal’a geçmiş olsun dileklerimi
iletirim..
Çünkü Türkiye’nin ve Antalya’nın ona çok
ihtiyacı var..