20 Yıllık gazetecilik hayatımda kimseye diz
çökmedim. Gazeteniz Akdeniz Gerçek de hiçbir siyasi ve ekonomik güce boyun
eğmedi. İlkemiz de belli, yolumuz da. Mazlumun sözcüsü, ezilenin yanında,
haksızlıkların karşısındayız…
Kent yağmacılarına, siyasetten nemalananlara,
siyaseti aş ve iş olarak görenlere, siyasi görevlerini ihale avcılığına
devşiren gruplara karşı verdiğim siyasi, hukuki ve mesleki mücadele de zaten
ortadadır…
Herkesin bildiği ama sustuğu, susmayı tercih
ettiği bir konuda Salı günü gazetemize geldi, yıllarını sola ve CHP’ye adayan Mehmet
Kaya. Oğlu Deniz Kaya, kızı Asude Kaya ile birlikte CHP’nin Meltem
Mahallesi’ndeki delege seçimlerinde yaşadıklarını aktardı. “Yaz bunları, haber
yap. Ümit Uysal’a da gideceğim. Genel Merkeze de” diye de ekledi. Ardından da
ayrılırken, ertesi gün gazeteyle birlikte savcılığa gideceğini söyledi…
Hem gazetemiz çalışanları hem de
misafirlerimiz şahit yaşananlara. Üstelik böyle mühim bir konuda kayıtsız haber
yapacak kadar acemi de değiliz…
Zaten pekçok partili ile birlikte Asude Kaya
da yaşananları doğrulamış ama haber yapılmasını istemediğini belirttiği için
O’nun ağzından haber yapmamıştık…
Ancak seçimlerde oğluna silah çekildiğini
aktaran baba Mehmet Kaya’nın Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’a gidip
görüşemedikten sonra geldiği gazetemizde yaptığı açıklamalar haber
yapılmalıydı. Ki yapıldı da…
İşte olan biten budur. Ama gece kim kimle
görüştü, nasıl taraflar el sıkıştırıldı, birlik pozu verildi, kim devreye
girdi, açıklamalar yalanlandı o da yapanların cevaplaması gereken hususlardır!
Altında imzam olmayan ama görevim itibariyle
sorumlu olduğum haber nedeniyle şimdiye kadar görülmemiş bir hızda CHP il, ilçe
başkan ve yöneticileri, meclis üyeleri, destekçileri açıklamalar, tehditler
savurmaya başladı…
İçinde suç unsuru olan gazeteme ve bana
yapılan tüm çirkin itham ve saldırılara ilişkin yasal haklarımı kullanacağımı
buradan açıklıyorum…
Bu çirkin saldırı ve ithamları, iddiaları
ispatlamayan namerttir!
Kimse beni seviyesiz tartışmaların içine
çekemeyecek!
Bu arada son 10 yıldır bulunduğum siyasi
görevlerde AKP’ye karşı verdiğim siyasi ve hukuki mücadelede yanımızda
göremediğimiz, destek bulamadığımız makam ve mevki sahiplerinin sözkonusu
kişisel çıkarlarına dokunan habere karşı sergiledikleri akıl almaz tutumu da
kamuoyunun takdirine bırakıyorum…
CHP İl Başkanı Ahmet Kumbul’un gazetecileri
dolayısıyla gazetemizi kumpasla suçlaması da ayrı bir trajedi. Menderes
Türel’le ilgili bedava dağıtıldığı iddia edilen ulaşım kartları konusunda
görevi kötüye kullanmak dahil pek çok konuda suç duyurusunda bulunması
gerekirken sadece Ebru Türel’le ilgili ses kaydından en hafif yerden kerhen suç
duyurusunda bulunup onu da yargıya taşımayı beceremeyen CHP İl Başkanı’nın
yapamadığı işten dolayı haberi servis eden gazetecileri, ajansı ve haberi takip
eden bizleri kınaması son derece gülünçtür…
Neymiş CHP’lilerin yargılandığı davayı takip
edecekmiş…
Kendi dava açmaktan aciz olanların sosyal
medyadan yaptığı tehdit ve saldırılara boyun eğmeyeceğimi bir kez daha
hatırlatırım!