Antalya’da sağlıkta şiddeti protesto etmek suç !..
3 Nisan’da İzmir’de bir aile hekiminin saldırıya uğraması üzerine ‘artık yeter’ diyerek bir günlük kepenk kapatan 104 hekim ve Aile Sağlığı Elemanı(ASE)hakkında soruşturma açılsın diye ön inceleme başlatıldığı bildiriliyor.
Bu da 4483 sayılı ‘Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanmasında Soruşturma İzni’ içeren yönetmeliğe göre yapılmak isteniyor..
Amaç açık seçik belli..
Siyasal iktidara
şirin görünmek..
Koltuğu garantiye
almak..
Böylece sağlık çalışanlarının mücadele ve sendikal eylemlere katılım hakları korku ile sindirilmeye, bastırılması çalışılıyor..
‘Sağlıkta Şiddete
Hayır’ en insani konu..
Ancak oturdukları koltuğu, işgal ettikleri makamı devletin değil de siyasal iktidarın kendilerine biat etmesi karşılığında lütuf olarak verdiğini düşünen bazı kuş beyinliler, hak arama mücadelesini yok saymaya, daha da ileriye giderek suç olarak görmeye çalışıyorlar.
Hak arama gibi anayasal bir hakkını suç sayan, soruşturma açmak,
cezalandırmak için fırsat kollayan, hatta makamının gücünü kullanarak tuzak
kuran sözde idarecilerin başka konularda ne yapacağını düşünmek bile acı
veriyor sağlık emekçilerine.
Pekala sağlık emekçileri bu korkutma, sindirme çabalarına, kirli tuzaklara boyun eğer mi ?
Bunların hayaliyle yaşayanlar hiç ama hiç umutlanmasın..
Antalya’daki tüm sağlık çalışanları tek yürek, tek vücut olarak haklarını aramak için Cuma günü bir araya geliyorlar..
Sağlık Müdürlüğü önünde kendilerine yapılmak istenen çağdışı inceleme ve soruşturmayı kamuoyu ile paylaşıp, destek isteyecekler..
Bu konuda yapılan bir paylaşımda şöyle deniyor :
“Bu gidiş iyi bir
gidiş değil. Çok geç olmadan, tüm sağlık çalışanlarının bir araya gelip, bu
orantısız, haksız ve bizleri derinden yaralayan uygulamaya son verilmesi,
sesimize, haykırışımıza güç katmaları için yanımızda olmaya davet ediyoruz”
Antalya Aile Hekimleri Derneği’nin(ANTAHED) de işaret ettiği gibi amaç şu :
104 aile hekimliği
çalışanına sendikal hak kapsamında iş bıraktıkları kamuoyu ve idare tarafından
bilindiği halde, vicdani ve insani bir eyleme katıldıkları, sağlıkta
önlenemeyen şiddeti protesto etmek amacıyla iş bıraktıklarını sağır sultan bile
biliyor.
Bir günlük kepenk indiren 104 aile hekimine henüz uygulanmasına başlanılmayan yasa nedeniyle cezalandırma yolunun açılması hedefleniyor…
Lafı eğip bükmenin anlamı yok..
Sağlık çalışanlarına yapılmak istenen resmen bir psikolojik şiddet..
Antalya Aile Hekimleri Derneği’nin(ANTAHED)açıklamasındaki şu ifadeler çok çarpıcı :
“ Sevgili Aile Hekimliği çalışanları bu bir ilin, Antalya’nın
mücadelesi ve sorunu değil. Bu bir zihniyet sorunu, fıtrat sorunu. Bu çalışana gözdağı verme,baskı,
zulüm sorunu”
Açıklamanın devamında şu görüşler
yer veriliyor :
“ Şunu biliyoruz
ki! Bu işin başlangıç noktası müdürlük alt makamları. Biz 104 kişi değiliz . Biz Antalya'da soruşturma
geçiren 500 ya da geçirecek olan 1500 kişi değiliz.
Biz ANTAHED'iz ..
Biz Aile Hekimleri Derneği Federasyonu’yuz(AHEF) ,AHEF’e üye 69 İl derneğiyiz.
81 İlde çalışan birinci basamak çalışanlarıyız. Türkiye'yiz. Biz Sendikalarız, Biz Türk Tabipler Birliği’iz(TTB),.Biz
çalışanız, birinci basamağın temel taşıyız. Bizi yok sayamazlar. Biz çok güçlüyüz.
Biz onbinleriz”
Son tahlilde sağlık emekçilerine şu mesaj veriliyor :
“Hak, hukuk ,
adalet için baskının karşısında dik durmak için. Meslektaşlarına destek için.
Meslek onurumuzu ve itibarımızı korumak için. Geleceğe umutla bakmak için. Yanımızda
mısın?”
Sağlıkta önlenemeyen şiddete karşı sesini daha gür çıkaran, bunun için de eylem yapan, bir gün de olsa kepenk kapatan sağlık emekçilerini cezalandırma girişimleri hiç de sürpriz değil..
Sağlıkta şiddeti
önlemeyen siyasal iktidar ve Antalya’daki uzantıları sağlık çalışanlarının
mücadele ve sendikal haklarını yasaklayarak, korkutarak, sindirerek günü
kurtarmaya çabasında..
Salık çalışanlarının bu haklı mücadelesine destek vermek, omuz vermek görevi de elbette bize düşüyor..