İnsanlık tarihi boyunca savaş ve atlı silahı olarak okun kullanılması nedeniyle okçuluğun kökeni de çok eski çağlara kadar inmektedir. Arkeolojik çalışmalarda, Mısır’da M.Ö. 5000 yılında okun avlanma ile ortaya çıktığı görülse de tarihçilere göre ise okun ortaya çıkışı 25 bin yıl öncesidir. M.Ö. 1500’lü yıllarda Asurluların yayı daha da geliştirmesi ile atıcıya kolaylık sağlayan bir model ortaya çıkmıştır.
16. ve 17. yy.’larda ilk okçuluk dernekleri İngiltere'de kurulmuş, 19. yy.'da okçuluk ABD, Kanada ve Avustralya’ya yayılmıştır. 20.yy'ın başlarında da gerçek anlamda bir spor olarak kabul edilmeye başlanmıştır. İlk kez 1900 Paris Olimpiyatları'nda erkekler kategorilerinde programa dahil edilerek, 1920 yılına kadar olimpiyatlarda yer almıştır.
Okçuluk özellikle son yıllarda yüksek oranda tercih edilen bir spor branşı haline gelmiştir. Kulüp sayılarının artması ve yapılan ulaşılabilir organizasyonlar, sporcu sayısının artmasına zemin sağlamıştır. Dünya okçuluğundaki gelişimin özellikle son 7 yıldır çok yakından takip edilmesiyle başarı ve gelinen seviye olumlu yönde artış göstermiştir. Türkiye Okçuluk Federasyonu’nun düzenlediği gelişim seminerleri ile antrenörlerin Dünya okçuluğundaki gelişime ulaşması sağlanmaktadır.
Okçuluğun ülkemize katığı başarılar saymakla bitmez aslında ama ben yine de bir kaçından söz etmeden geçemeyeceğim.
Dünyada önemli bir yere sahip olan okçuluk sporunda Türkiye Okçuluk Milli Takımı, katıldığı uluslararası müsabakalarda elde ettiği derecelere göre Dünya sıralamasında en iyi 3. takımdır.
Milli Takım Teknik Direktörümüz Yusuf Göktuğ Ergin'den başlayalım…
Kariyerine sporcu olarak başlayan Ergin, basamakları hızla çıkarak bulunduğu mevkiye kadar gelmiştir. Okçuluk sporu için önemli isimlerden biri olan Ergin aldığı görevler ile sadece Türkiye için değil dünyada okçuluk için önemli isimlerden biridir.
Federasyona bağlı, özel spor kulübü Antalya Okçuluk İhtisas Spor Kulübü ise Türkiye’de tek, dünyada ise ilk 10 arasındadır. Öyle ki üç adımda yapılan Dünya Kupası'nın bir ayağı da Türkiye'de bu kulüpte yapılmaktadır. Geçtiğimiz günlerde de adından söz ettiren kulüp, federasyonun da desteği ile düzenlediği uluslararası yarışmada içinde bulunduğumuz pandemi döneminin spora engel olmadığını göstererek tüm dünyaya örnek teşkil etmiştir.
Antalya Okçuluk İhtisas Spor Kulübü’nde olan bir isime de ayrıca teşekkür etmek istiyorum; Zülfikar Gül. Her zaman büyük bir özveri ile çalışan, saha hazırlıklarından sorumlu Zülfikar Ağabeyim de birçok yerde insanları şaşırtmayı başarmıştır. Öyle ki dünya kupalarındaki hazırlıklarda yapılan çalışmalarını, dünya olimpiyat komitesi ekibi bile hayranlıkla taktir etmektedir.
Göktuğ Ağabeyimin de dediği gibi "Türk sporunun dünyadaki yerini belirleyen en önemli faktör, sporcularımızın farklı dallarda gösterdiği özveri ve başarılar olmuştur. Türk sporcularının en büyük hedefli ve hayali İstiklal Marşımızı uluslararası platformda okuyabilmektir. Tarihimize olan saygı ve bağımız bizim en önemli artımızdır"….