Emekliliğin huzurlu ve keyifli bir dönem olması gerekirken, ülkemizde pek çok emeklimiz geçim derdiyle boğuşuyor. Sadece maddi sıkıntıları değil, aynı zamanda sosyal ve kültürel hayatlarına da olumsuz etkiliyor.
Emekliler, bir yandan temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken, diğer yandan çocukluklarından beri tuttuğu takımın maçını tribünden izleme gibi basit bir hazzı bile yaşayamıyorlar. Bir forma bile alamıyorlar…
Bilet fiyatlarının sürekli artması, özellikle büyük takımların transfer çılgınlıkları ve aşırı harcamaları nedeniyle, futbolun sadece zenginlerin eğlencesi haline gelmesine neden oluyor. Maçlara gitmek, bir zamanlar keyifli bir etkinlikken şimdi lüks bir tüketim haline dönüştü. Antalyaspor gibi birçok takımın statlarının boş kalması, bu durumun en göstergelerinden biri.
Peki, statlar neden boş? Takımlar kötü olduğu için mi yoksa bilet fiyatları çok yüksek olduğu için mi?
Cevap, herhalde her iki sorunun cevabı da evet.
Antalyaspor’un son dönemde bilet fiyatlarını Anadolu takımlarına karşı olan maçlarda 77 TL’ye indirme kararını doğru buluyorum ve yönetimi tebrik ediyorum.
TFF 1. Lig’de mücadele eden Çorum FK Başkanı Oğuzhan Yalçın bir açıklamasını gördüm. Başkan Yalçın, “Gariban taraftar asgari ücretli bilet alıyor, partililer protokole girmek için isim yazdırıyor. Utanın, 100-150 TL verin ya. Bundan sonra ismini yazdıran herkesi maçtan sonra teker teker açıklayacağım” dedi. Başkanın açıklamasından sonra protokol tribünü seyircisiz kaldı…
Bir yandan asgari ücretle geçinen taraftarlar bilet almakta zorlanırken, diğer yandan bazıları protokolde bedavaya maç izlemek için sıraya giriyor.
Antalya'da da durum farklı değil. Protokolde oturan kurum yöneticileri ve şehre değer katan insanlar elbette ki maçlara gelmeli. Ancak, kim olduğu belirsiz kişilerin bu imkandan faydalanması kabul edilemez.