Zamanın Belediye Basın Müdürü Hasan
Coşkun abimiz, bu arığın geliştirilerek içine balık bırakılacağını anlatmıştı
bi keresinde. “Olta ile balık tutulacak. Belli bir bedel ödeyerek balığı satın
alabilecek, suya geri bırakabilecek” diye anlatmıştı. Koşullar buna izin
veremedi ama hayvanat bahçesi çoook büyüdü zamanla.
Haklısınız,
ilk göz ağrısı Özüm’e gösterdiğimizi İlkem’den sakınmışız. Alıp Hayvanat
Bahçesi’ne götürmemişiz. İstediğini ilk günden beri bizden söke söke alan
İlkem’den de böyle bir talep gelmemiş, bu da ilginç değil mi. Sahi eskiden
çocuklar toplanıp götürülürdü sınıfça artık yok değimli? Hangi öğretmen hangi
koşullarda götürecek bu devirde. Bizim zamanımızda insan canı da ucuzmuş yaw.
Kaç
yıl mı, en az 15 yıl.
Hayvanat
Bahçesi bizim ilk gençliğimizde Karaalioğlu Parkı içinde 3-5 kuş, maymun, köpek
filan olan küçücük tel örgülü bir alandı. Haa papağanı da anımsıyorum. Subaşı
döneminde şimdiki yerine taşındığında ne çok hoşumuza gitmişti. O zamanki idare
binasının hemen önünden akan küçük arık vardı. Zamanın Belediye Basın Müdürü
Hasan Coşkun abimiz, bu arığın geliştirilerek içine balık bırakılacağını
anlatmıştı bi keresinde. “Olta ile balık tutulacak. Belli bir bedel ödeyerek
balığı satın alabilecek, suya geri bırakabilecek” diye anlatmıştı. Koşullar
buna izin veremedi ama hayvanat bahçesi çoook büyüdü zamanla.
Sürüngenleri
sevmem. Timsah beni heyecanlandırmamıştı ama daha sonra Urfa’dan ceylan
geldiğinde sevindirik olmuştum.
Geçtiğimiz
günlerde bir kez daha yolum düştü Hayvanat Bahçesi’ne. Gruptan ayrıldım. Şirin
dostlarımızı yalnız ziyaret ettim. Hepsi birbirinden hareketli maymunlar, keçi
cinsleri, ”allı turna”lar, “sülün”üyle, “taus”uyla kuşlar. Şuranın içinden
kuvvetli bir akarsu geçmemesi en büyük eksikliktir bence.
Yaş
ilerledi. Yoruluyorum. Sadece bir kısmını gezebildim. Görsel kaydı yaparken
harcadığım zamanı saymıyorum bile.Ama keyifliydi. Bırakın “çocuk hayvanları
tanısın” esprisini. Hala gitmediyseniz gidin. Girişinde oluşturulan 12 bin
metrekarelik mesire alanında 35 kamelya, 6 çeşme ve 20 piknik tipi barbekü yer
alıyor.
Aziz
Google’a sordum bizim Hayvanat Bahçesi’ni.
Türkiye’nin
2. Büyük ve önemli bahçesiymiş. Birlikte gittiğim yeğenim ve kızımın da
tespitiydi, yorumlarda da rastladım. Bir hayvanat Bahçesi’nin olmazsa olmazı
fil ve zürafa imiş ve bunlar yokmuş. Ben de Panda görmek isterdim ya neyse. Ama
2017 yılında 500 bini aşkın kişi ziyaret etmiş. Kaçı piknikçi kaçı tüm
hayvanları gördü bilmiyorum tabii.