Birleşik Kamu İş
Konfederasyonu’nun Antalyalı Genel
Başkanı Mehmet Balık, ülke sınırlarını korumak gerekiyorsa savaşı göze almak
gerektiğini belirterek, "Savaşı desteklememekle beraber kendi güvenliğimiz
için ordumuzun yanında olmamız gerekir" dedi.
Eğitim İş Antalya Şubesi'nin hafta sonu Porto Bello Hotel'de
gerçekleştirilen eğitim çalışmasına, Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Genel
Başkanı Mehmet Balık katıldı. Eğitim İş Antalya Şube Başkanıyken Eğitim İş Genel
Başkanlığı görevine seçilen ve ardından Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Genel
Başkanı seçilen Mehmet Balık, toplantının kapanışında sendika üyelerine
seslendi.
Antalya şubenin Türkiye'nin en büyük şubesi olduğunu
belirten ve 3 bin civarında üyesi olduğunu anlatan Balık, “Antalya'da 26 bin
eğitim çalışanına ulaşıp, üye yapmak ve en büyük olarak devam etmek için çok
çalışmalıyız. Antalya Eğitim İş'in potansiyelini 7 bin üye olarak görüyorum ve
önümüzde çok önemli bir süreç var" dedi. Balık, Birleşik Kamu İş
Konfederasyonu'nun üye sayısının ise 75 binlerde olduğunu belirterek,
potansiyelin bugün için 200 bin olduğu ve bu yönde çalışmalarını sürdüklerini
anlattı.
Bölgede yaşanan sorunlar ve Afrin'e düzenlenen operasyonla
ilgili de konuşan Mehmet Balık, Irak, Suriye, Mısır, Libya gibi ülkelerde
yaşananlara dikkati çekerek, emperyalizmin içten içe bölgeyi işgal ettiğini
söyledi. Savaşın Gazi Mustafa Kemal'in de belirttiği gibi zorunlu olmadıkça
cinayet olduğunu kaydeden Balık, “Ama ülke sınırlarımızı da korumak gerekiyorsa
elbette savaşı da göze almak gerekir. Bizim ordumuzu kardeşlerimiz,
çocuklarımız, arkadaşlarımız oluşturuyor. Yani Türk ordusu Türkiye'nin
ordusudur ve ebedi başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür. Her zaman
ordumuzun yanında olmamız gerekir. Savaşı desteklememekle beraber kendi
güvenliğimiz için ordumuzun yanında olmamız gerekir" dedi.
AKP iktidarının 'Türk' kelimesiyle ilgili kurumlardan 'TC'
ibaresini kaldırttığını dile getiren Mehmet Balık, Türk Tabipler Birliği ve
Türkiye Barolar Birliği isimlerinden 'Türk' ve 'Türkiye' kelimelerini çıkarmak
isteyenler olduğunu söyleyerek, “Elbette Türk kelimesi etnik bir yapının adı
değildir. Türk milletinin Türküdür. Dolayısıyla buna da bizim karşı durmamız
geriyor. Türkiye'deki kurumlar, meslek odaları parçalanırsa ya da her isteyen
grup kendi meslek odasını oluşturmaya başlarsa işte görürsünüz göller bölgesi
barolar birliği ya da güneydoğu barolar birliği gibi çeşitli birlikler oluşur
ve ülke giderek parçalanmış olur. Dolayısıyla meslek odalarının bütünlüğünün
sağlanması noktasında da yanlarında olmamız gerekiyor" dedi. DHA