Ankara'nın Polatlı ilçesinde, Sakarya Nehri ile Porsuk Çayı'nın birleştiği Yassıhöyük köyünde bulunan Gordion kentinin efsanevi kralı Midas hakkında birçok rivayet anlatılmaktadır. Midası da birçok kral gibi kulaktan kulağa anlatılan hikayeler ile daha önemli ve güçlü gösterilmiştir, ağızdan ağıza değişerek geçen bu rivayetler, aslında çok eski yazılı kaynaklara dayanmaktadırlar. 

Babası Gordios attığı düğüm ile efsaneleşen ve düğümü kim çözerse Anadoluyu o yönetecektir. İskender’in düğümü çözmeyip kestiği için Asya ya hükmettiği söylenir. Babası Gordios tan sonra Firiglerin başına Midas geçmiştir.

 Peki neden Eşek Kulaklı Midas kafatası şekli kültürel deformasyon ile şekli başı bağlanarak değiştirilmiştir. O dönem kafatası büyüklüyü ve uzun şekli olması hükümdarlık ve tanrısal özellikler olarak değerlendiriliyordu. Kulakları da efsaneye göre müzik yarışmasında seçtiği daha kötü müzik yapan o Panı seçince tanrılar ona kızar ve eşek kulakları olur. Ancak kulakları aslında doğuştan gelen genetik bir hastalıkla ilgili idi. Bu durum ona günümüze kadar gelen mitolojik bir misyon yüklemişlerdir. Bir kralın fiziksel bir kusuru olduğunda bile onun bu kusuru daha önemli ve özel kılmaktadır. İnsanlar krallarındaki fiziksel kusuru farklılaştırabiliyor. Ama bu durum sıradan bir insanda olsaydı muhtemelen dalga geçilen ezilen bir insan olurdu. 

Gelelim günümüze biz de bizleri yöneten insanların fiziksel ya da ruhsal problemlerini mantığımıza uygun hale dönüştürüp sempatisini arttırabiliyoruz. Agresif ve insanlara karşı merhametsiz davranan bir başkanı ne kadar güçlü diye yorumlamamız gibi. Bu durumun temel sebebi bizi yöneten insanlarda yüz yıllardır aynı bakış açısı ile kusur görmeyi sevmiyoruz. En iyisini biz seçtik en mükemmeli bizi yönetiyor diyebilmek için .