Sağ Dikey Reklam Alanı Genişlik: 160px Yükseklik: 600px
Antalya Haberleri
Antalya
PARÇALI BULUTLU
27°
Akdeniz Gerçek Ekonomi EKONOMİNİN TEMELİNDE DİNAMİT VAR

EKONOMİNİN TEMELİNDE DİNAMİT VAR

Ekonomi Profesörü Orhan Kuruüzüm, Türkiye’nin ayda 8-10 milyar Dolar dış ticaret açığı verdiğinin altını çizip, "Halkın ayağının altında mayın var" dedi.

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
EKONOMİNİN TEMELİNDE DİNAMİT VAR

Arda KIR/Özel haber

28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nde yeniden Cumhurbaşkanı seçilen AKP’li Recep Tayyip Erdoğan’ın kabinesinde Hazine ve Maliye Bakanlığı’na getirilen Mehmet Şimşek’in ‘Rasyonel politika’ söylemi üzerine uygulanan politikaların karşılığını henüz göremeyen halk dövizde, akaryakıtta, gıda fiyatlarında ciddi bir artışla karşı karşıya kaldı. Rasyonel politika söylemi hakkında konuşan Ekonomi Profesörü Orhan Kuruüzüm, “Halkın ayağının altında mayın var” ifadelerini kullandı.

“KKM, DÇM’NİN DAHA İLKEL HALİ”

Ekonomi Profesörü Orhan Kuruüzüm, “Kur Korumalı Mevduat (KKM)  uygulaması, 1970’li yılların DÇM (Dövize Çevrilebilir Mevduat) uygulamasının daha ilkel halidir. O yıllardan bugüne DÇM uygulaması lanetle anılmaktadır. Çünkü o uygulama döviz darboğazını aşmak bir yana sorunu biriktirip büyütmekten başka bir işe yaramamıştır. O uygulamadan daha ilkel durumdaki KKM de sorunu çözmek yerine ertelemiş, biriktirmiş, büyütmüştür. Sonuç olarak yaklaşık 125 milyar doları aşan büyüklükle ekonominin ve halkın ayaklarının altına bir mayın olarak yerleştirilmiştir” dedi.

“HALK FAKİRLEŞTİ”

Ekonomi Profesörü Orhan Kuruüzüm, “Rasyonel zemin demek akılcı zemin demektir. Akıllı politikalar da bilgiye ve bilime dayalı politikalar demektir. Doğal olarak önceki politikaların ve icraatların akılsız zeminde, hayal ve hurafe dünyasında olduğu tespiti, yeni kadro tarafından da yapılmıştır. Bugüne kadar geçen sürede bu zeminde atılan en önemli adımlar; ‘Resmi enflasyonun yüzde 40’ı kadar politika faizi,  Bankalara dair düzenlemelerin azaltılmaya başlanması, Bankaların kredi vermekten daha çok kaçınır olması, Tüketici kredisi kısıntısı, İş dünyasının ucuzken ulaşamadığı kredilere pahalılanınca da ulaşamaması ve yıllık yüzde 125 artan tüketici kredisine karşılık ticari kredilerin ancak yüzde 67 artabilmesi, yüzde sıfır reel artış olması, resmi enflasyona yaklaşmaya başlayan mevduat faizi, resmi enflasyonu yakalayan hatta aşan kredi faizi, KKM’deki mevduat sahiplerinin bu sefer TL’ye geçişi için yeni ikna odalarının kurulması, Resmi enflasyonun yeni bir zıplama içine girmesi ve ahaliden sabır istenmesi (bu arada ahaliden 6 ay uyumalarını istemekten daha akıllıca bir talep), Politika faizi yükseldikçe bankaların tahvil-bonodan zarar yazmaya başlamaları, dövizi baskılamaya devam ederek zaten zor durumda bulunan ihracatçıların hareket alanının daraltılması, halkın yüzde 99’unun fakirleştirilmesine yeni bir ivme kazandırılması, tüm bu ve benzeri adımların kutsal kader planı olduğu hurafesine aynen devam edilmesi gibi adımlar sayılabilir” dedi.

“BUNLARI BİLE BİLE YAPIYORLAR”

Orhan Kuruüzüm, “Değişmeyen konu ise dövizi tutma çabasıdır. Çünkü hala döviz kendi başına bırakılamayacak kadar başkaldırı içindedir. Yani dövizini dövmeyen dizini döver modu hala geçerlidir. Demek ki rasyonel zemine dönüş isteği, bugüne kadar lafta kalmıştır. Dövizi terbiye edecek konuma gelememiştir. Kademeli geçişin etkisi, son faiz artışından da anlaşılacağı üzere birkaç gün sürebilmiştir. Tıpta buna plasebo etkisi denir. Yani bu kademeli icraatlar döviz üzerinde plasebo etkisi yaratmaktan başka işe yaramamaktadır. Peki ilgililer bu durumu görmüyorlar mı? Cevap, tabii ki bizden daha önce ve bizden çok daha derinlemesine görüyorlar ama görmezden geliyorlar. Üstelik bu üç maymunu oynamanın ekonomi ve halkın üzerinde çok daha ağır maliyetleri olacağını bile bile yapıyorlar. Cumhurbaşkanı yapılmış şahsın, ‘Halkımızın zorluklar içinde olduğunun farkındayız’ lafından bunları bile bile yaptığını anlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Dikkat, ev sahiplerine 90 bin lira ceza!

Dikkat, ev sahiplerine 90 bin lira ceza!