Hepimiz isteriz daha iyi, konforlu hizmet
alımını, altyapı sorunlarını çözmüş üst yapı yatırımlarında şaha kalkan bir
kent ve memleketi. Mümkün mü? Elbette mümkün. Yeter ki irade gösterilsin…
Bir kısır çekişme tuttu, gidiyor. İktidar ve
muhalefet arasında siyasi nezaketten yoksun hallere tanıklık ediyoruz. Tabii
siyasi iklim uzun süredir çok da iyi değil. Belki Ankara’dan esen rüzgar yanlış
yönlendiriyor…
Kirli dil, şiddet dili, hatta fiziksel şiddet
artık yoruyor bizleri. Ankara öyle, Antalya öyle…
Kimseyi suçlamaya gerek yok. İktidarda da
muhalefette de zaman zaman haddini aşan söylem ve icraatlar var…
Yazık…
Böyle mi olmalı, oysa. Geçtiğimiz gün
Ankara’da milletin vekillerini gördük. Yaka, paça, tekme tokat. Gerekçesi ne
olursa olsun cevap bu değil…
Daha önce AKP’nin Antalya Milletvekili Gökçen
Enç’in uçan tekme, tokatlarını izledik…
Şimdi MHP’nin Antalya Milletvekili Ahmet Selim
Yurdakul’un tokadını…
Yerelde şimdilik iktidar ve muhalefetin tekme
tokatlık hallerini görmedik (CHP’li meclis üyelerinin ceket atmaları dışında).
Görmeyelim de. Ama hem büyükşehir hem de ilçe meclislerinde kirli dili
görüyoruz çok kez…
Oysa dinlesek birbirimizi. Tahammül etsek.
Önerileri ve eleştirileri dikkate alsak daha doğru ve tutarlı kararlar
üreteceğiz…
Aldığımız bir kararı iki ay sonra bozmayacağız…
Muhalefete rağmen yapılan plan tadilatları
yargıya gitmeyecek…
Halkın hizmet alımı engellenmeyecek,
aksamayacak…
Kamu zarara uğramayacak…
Ah, bir dinlesek…
Öneri yok deniyor ama öneri çok…
Geçmişi yok etmeden hizmet yapılabilir…
Doğaya saygılı yatırım yapılabilir…
Hepsi mümkün…
Yeter ki istensin…
Bu kentin ve memleketin kaynaklarını çarçur
etmeye kimsenin hakkı yok…
İktidarı da muhalefeti de artık ortak aklı
bulmalı…