Esnaf, iş insanı, işçi, memur, emekli, işsiz, öğrenci, ev
hanımı herkes ama herkes için zor günlerdeyiz. Ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı
Nureddin Nebati bile itiraf etti: “Sen
maaş alıyorsun. En fazla neyini kaybedersin? Ben her şeyimi kaybederim…"
Hani başka bir ülkede olsa o Bakan o koltukta o laftan sonra
oturamaz. Ama bizde oturuyor. Çünkü iktidarın tüm yöneticilerinin tek derdi
kendileri, yakınları…
Memleket batmış, bitmiş kimsenin umurunda değil. İcralar,
iflaslar, iş kapatmalar, küçülmeler artık dayanacak hal kalmadı. TÜİK
istatistikleri gerçek olsa biz de sevinsek isteriz ama o pembe istatistikler
sokağı yansıtmıyor…
Bakın Antalya’nın Muratpaşa ilçesindeki Salı Pazarı’nda
akşam pazarını görüntüledi Fadime. O
haber yaparken, ben haberi okurken tükendim. Hoş zaten o görüntüleri
biliyoruz görüyoruz. Utana sıkıla markette pazarda 3-5 Lira’ya birşey almaya
çalışan yurttaşın yaşadıklarına şahidiz…
Ama hala görmezden geliyor iktidar…
Dakikada 40 bin Lira harcayan Saray’dan görünmemesi doğal da
bunların hepsi mi Saray’da yaşıyor? Bilemedim…
Konuşan pazarcı da pazar alışverişi yapan yapamayan yurttaş
da çok önemli tespitlerde yapmış. Pazarcı Bakan’a “Seni ben kurtaramam. Sen
bizi kurtaracaksın. Halk battı” demiş…
12 Kişilik nüfusun 1 asgari ücretle geçinemediği söyleyen
yurttaş içini dökmüş…
Millet aç, sefil, perişan…
EV, araba, telefon sayısı üzerinden refah ölçenler ne hesap
biliyor ne sokağı görüyor. Yapılacak ve yapılması gereken milletin maaşından
kısmak değildir. Emekçiye, sağlıkçıya herkese hakkı verilecek. Siz Saray’dan bir tasarrufa başlayın bakın
nasıl ferahlayacak memleket…
Askıda ekmek
bekleyen, ikinci el kıyafetle giyimini karşılayan, pazar artıklarıyla karnını
doyurmaya çalışan mutsuz halkımıza verilecek desteği göremediğimiz gibi bir de
fırça çekilmesi tamamen vizdansızlıktır…
Evet, yurttaşın bir
maaşı var. Sizin göreviniz o maaşla insanı koşullarda yaşamın tesisi…
Geçmişte olduğu gibi…
Paramızın da
memleketimizin de itibarını geri istiyoruz…
Aldıklarınızı geri verin…
Üreten, kendi kendine yeten Türkiye’yi tükettiniz…
Bıçak kemikte…