Dün Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Antalyamıza gelmiş. Maalesef aynı gün atılan davetle haberimiz olduğu için katılamadık. Fakat İhlas Haber Ajansı’ndan servis edilen haberle bilgilenmeye çalıştık. Bir de birkaç telefon trafiği…
Antalya’nın tarım kenti olması ve orman yangınlarından en çok etkilenen kent olması nedeniyle Tarım ve Orman Bakanlığı’nın atacağı adımlar mühim…
Tarımda girdi maiyetlerinin yüksekliği karşısında üretimden soğuyan üretici için ne yapılacak? Orman yangınlarında eksik helikopter ve uçak konusu ne oldu? İthalata dayalı yanlış politikadan üretime odaklanmak kolay olacak mı?
Ve daha pek çok soru…
Ama soramadık maalesef. Havalimanı karşılanması, valilik ziyareti, AKP, MHP ziyareti ve kimlerin neye göre davet edildiğini bilmediğimiz bir salon toplantısı ile saat 18.00’e bırakılan sera ziyareti…
Program Bakan’a resmen gol…
Hal ziyareti, sera ziyareti sabahın ilk ışıklarında olur, ardından da Antalya Ticaret Borsası, Ziraat Odası, Ziraat Mühendisleri Odası ziyaretleri ve temasları olursa mükemmel olur ama görünen o ki yok…
Valilik ve parti ziyareti de elbette olur. Ama akşam saatlerine kadar süren programı ajanstan izlediğim kadarıyla biz bize bir ziyaretler silsilesi. Muhalefetten kimse yok. Sadece AKP’li vekiller var, Valilik’teki ziyaret ve toplantıda…
Diğer vekiller muhtemelen çağrılmadı…
Gelelim haberdeki notlara…
Antalya’nın bakanlık olarak kendilerinde önemli bir yeri olduğunu söyleyen ve AKP Antalya İl Başkanlığı’nda partililere hitap eden Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, "Tarımsal üretim önemli, paranız olsa tedarik şansınız yok, bunu gördük" demiş…
Ardından da eklemiş; “Tabiri yerindeyse tarım ve orman sektörlerimizin birlikte bir röntgenini çekelim dedik. Bu röntgene göre bizim eksik olduğumuz yerler mutlaka olacaktır ama bizim görmediğimiz, üreticilerimizin paylaşmak istediği, zincir içerisindeki kardeşlerimizin paylaşmak istediği hususlar olabilir. Biz bu hususları da birlikte kararlaştırırız diye düşündük. Çünkü istişarenin bizim kültürümüzde ayrı bir yeri vardır.”
Çok güzel, beklenen, duymak istediğimiz cümleler…
Ama maalesef röntgen böyle çekilmez…
Sektörün tüm paydaşlarıyla toplanmak gerek…
Orman yangınlar ile mücadele ve önleme konusunda da adımlar yavaş ya da ağır…
“Bu yıla has, geçtiğimiz yılki kendi ihtiyacımız olanları da dikkate alırsak; 55 helikopter, 20 adet uçak envanterimize dahil olacak” demiş Bakanımız ama ne zaman?
Yine geç kalmayalım…
Türk Hava Kurumu, uçak ve helikopterlerini kullanmak için bir adım atılmayacak mı?
Ne diyelim bu kez olmadı ama belki Tarım Şurası’nda konuşur, Bakan…
Biz de dinleriz, sorarız, sorgularız…
Çünkü üretim en temel ve hayati konudur…
