‘Temsilde adalet yoksa, toplumda da adalet yoktur.
Toplumsal adalet yoksa sadece lafta demokrasi vardır. Biz kadınlar, bu
adaletsizliği tek başımıza taşımak istemiyoruz’
Nüfusun ve seçmenlerin
yarısını oluşturan kadınlar, haklı olarak siyasal temsilde de adalet talep
ediyor..
Kadınlar, ‘Temsilde adaletsizlik sadece kadınların
sorunu değil’ feryadı ile siyaseti erkek uğraşı olarak görenleri düşünmeye
çağırıyor, 24 Haziran seçimleri öncesinde milletvekili adaylarını belirleyecek
olan siyasi partilerin yöneticilerini de hem düşünmeye çağırıyor, hem de
toplumdan bu konuda samimi destek bekliyorlar.
Antalya’da temsilde adalet
isteyen kadın aday adayları arasında 3 kadın gazeteci de yer alıyor..
Akdeniz GERÇEK Yazıişleri Müdürü Songül Başkaya,
CHP’den Antalya Milletvekili aday adayı..
Hürses Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ebru Küçükaydın,
CHP’den Kocaeli Milletvekili aday adayı..
Yeniyüzyıl Gazetesi İmtiyaz Sahibi Makbule Seda
Ayçiçek, MHP’den Antalya Milletvekili aday adayı..
Antalya yerel basınının bu
üç değerli kadın gazetecisi, Antalyalıların haber alma hakkını kullandırma
konusunda yoğun çaba gösterirken, Antalya’nın ve Türkiye’nin siyasi hayatında
da etkili ve söz sahibi olmak için milletvekili aday adayı oldular..
Songül Başkaya, Ebru
Küçükaydın ve Makbule Seda Ayçiçek’i hem kutluyor, hem de destekliyorum..
3 kadın gazetecinin
milletvekili aday adayı olmaları, temsilde adaleti sadece yazıları ve yorumları
ile değil, varlıkları ile sağlamak düşüncesiyle yola çıktıklarını söylemeye
sanırım gerek yok.
Antalya, özellikle de CHP,
24 Haziran seçimlerinde eşitsizliği ortadan kaldırmalı..
Hele hele cinsiyet kotası uygulayan tek parti olan
CHP, Antalya’da 83 yıllık bir ayıba son
vererek, Antalya listesinin seçilme şansı yüksek olan sıralarına mutlaka kadın
adayları yazmalı..
Toplumun da Antalya
kamuoyunun da bu düşünceyi desteklediklerini gözlüyoruz..
Antalya, 24 Haziran
seçimlerine Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne 16 vekilini gönderecek..
Madem ki kadın-erkek
eşitliği var, Antalya’nın 16 vekilinin yarısının kadın olması herkesin
temennisi..
Siyasi partiler bunu
pekala yapabilir..
İlklerin kenti olarak
bilinen Antalya’da kadın ve erkek vekillerin eşit seçilmesi sadece Türkiye’nin
değil, dünyanın gözünü Antalya’ya çevirir.
Erkek siyasetçiler tepkili
gösterseler de Antalya’dan 8 kadın ve 8 erkek milletvekilinin Türkiye Büyük
Millet Meclisi’ne gitmesi siyaset arenasını renklendirir..
KEPEZ’İN BULUNMAZ HİNT KUMAŞI !..
Madem söz kadın
milletvekili aday adaylarından açıldı, kendini bulunmaz Hint Kumaşı gibi gören
bir kadın siyasetçiden söz etmeden olmaz..
Şükriye Karaben’den söz
ediyorum..
Kendisinin siyaset sahnesine
çıktığını ilk yazan gazeteciydim..
2014 yerel seçimlerinde
CHP’den Kepez Belediye Başkan Adayı oldu..
Bir kadın siyasetçinin
Kepez’in yönetimine talipli olması sempatik geldi seçmene..
CHP, bir büyük aday yanlışlığı yapıp, Kepez’de
kurucusu olduğu AKP’den kovulan Dokuma talanının suçlusu Erdal Öner’i aday gösterip hayal kırıklığı yaşayınca,
Kepez’in ilk kadın belediye başkanı olma hayali suya düştü..
Şükriye Karaben, 2015 genel seçimlerinde CHP’den
milletvekili aday adayı oldu listeye giremedi..
Meral Akşener ile birlikte siyasete iyi bir giriş
yapan İYİ Parti’ye göz kırptı Şükrüye Karaben..
İYİ Parti’den Kepez İlçe Başkanı olmak istedi.
Siyasete girişini yazan
ilk gazeteci olarak Karaben’in İYİ Parti
Kepez İlçe Başkanı olabileceğini yazdım, İYİ Parti yönetimi de kendisiyle
görüşüldüğünü teyit etti.
Siyasetin dik duruş
gerektirdiği gerçeğini gözardı eden Şükriye Karaben, CHP’yi küstürmemek istemiş
olacak ki bizi yalanlama yöntemini seçti, siyasi etiğe uygun olmayan
açıklamalar yaptı, sosyal medya paylaşımları ile ortalığı karıştırdı..
Baktı İYİ Parti iyi
gidiyor, birilerini araya sokarak ‘hazırım’
mesajını vermeye çalıştı, ancak yüz bulamadı..
Şükriye Karaben, siyasette zikzak çizmenin işe yaramadığını
görünce, yeniden CHP’ye döndü, “partimin emrindeyim” dedi, ardından bir siyasi
zikzak daha çizip, İYİ Parti’den milletvekili aday adayı oldu..
İYİ Parti’nin ’nin karar
vericileri ne diyecek bunu şimdiden kestirmek güç..