Ülkemdeki milyonlarca genç işsizden sadece biriydi, Ulaş Akın. Güvenlik görevlisi olarak çalıştığı sitede işten çıkarılması sonrası çalmadık kapı bırakmadığı ama sonuç alamadığı ortada…
Tabii işsizliğin yarattığı maddi sıkıntının 1 çocuk babası Ulaş’ın aile yaşamını sarstığı da bir gerçek. O yüzden de sanıyorum eşi ile arası açılmış. Ve belli ki bir süredir de eşi ve çocuğunu göremiyormuş…
Önceki gün yardım için gittiği Muratpaşa Belediyesi’nin önünde kendini yaktığı haberiyle gündeme gelen Ulaş, maalesef hepimizi üzdü…
Tüm ikna çabalarına rağmen kendini yaktı…
Tabii yüreğimizi, vicdanımızı da…
Ekonomik krizle katlanan işsizliğin ülkeyi getirdiği tablonun sadece bir parçasıydı, Ulaş. Ama tabloyu örtmeye çalışanlarca maalesef siyasete konu edildi…
CHP’li belediyenin işten attığı yalanı da söylendi…
Neden CHP’li belediye başkanı, başkan yardımcısı, bürokrat vs birinin el uzatmadığı da…
Oysa olaya şahit olanların da anlattıklarına göre olayın sebebi açık; işsizlik ve onun yarattığı travma…
Kimse açlıkla terbiye edilmesin. Zor…
Hele ki yalnız değilseniz…
Hele ki yolunuzu bekleyen bir eş ve evlat sahibiyseniz…
Ben yaşanan bu acı olaydan dolayı utanıyorum…
Hem de çok…
Keşke ona yardım edebilseydik, keşke ona iş bulabilseydik…
Olmadı…
Ulaş’ı kaybettik…
Birilerinin ülke ekonomisini refaha çıkardığını söyleyip, bir yemekte harcadığı asgari ücrete bile razı olan milyonlarca işsizimi yaratanlardan utanıyorum…
Gençlere, işsizlere iş olanağı sunmak yerine günü kurtaran paket ve yardımlarla kaynakları savuranlardan utanıyorum…
Ülkenin bu hale gelmesine sebep olan senden, benden, sizden utanıyorum…
Gelin hep beraber susalım ve utanalım…
Çünkü hepimiz sorumluyuz Ulaş’tan ve tüm işsizlerden…
Kimimiz bu tabloyu yaratanlara oy vererek, kimimiz günü düşünüp partisini iktidara getiremeyerek, kimimiz partisine kızıp oy vermeyerek vs…