Bugün 30 Ağustos, Büyük Zaferin yıldönümü..

Dünyayı şaşkına çeviren, düşmanları kıskançlıktan çatlatan bir ulusun bağımsızlık adına verdiği destansı mücadelenin yıldönümü.

Onurla, coşkuyla, gururla kutlamamız gereken bir ulusal bayram.

Ancak Antalya ile birlikte ülkenin her yerleşim biriminde bir avuç vatanseverin dışında, bir avuç ulusalcıların dışında bu onuru, gururu, coşkuyu yaşayanların sayısı ne yazık ki çok az.

Ulusal bayramları kaldırmak, kutlama coşkusuna son vermek için olağanüstü bir çaba içinde olan AKP hükümetinin hedefine ulaşıyor olması gerçekten çok üzücü ve düşündürücü.

Çok değil birkaç yıl öncesine kadar 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda Antalya ay yıldızlı bayraklarla süslenir, vatandaşlar Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kahraman mensuplarını geçit törenlerinde heyecandan yerlerinde duramazlar, gözyaşlarına hakim olamazlar, Mehmetçiği alkışlamaktan avuçları kızarırdı.

Bununla de yetinmeyen vatandaşlar, yerlerinden fırlayıp Türk Ordusu'nun şerefli mensuplarına sarılır, Ulusal Kurtuluş Savaşı'na olan minnet duygularını ifade etmekten çekinmezlerdi.

Aynı tablolar 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve 19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı'nda da yaşanırdı.

Ulusal bayramlar, bizim ulusal onurumuzda.

Ulusal bayramlar yoktan var edilen, kendinden sayıca ve teknolojik açıdan çok güçlü ülkelere karşı 7'den 77'ye verilen inanılmaz bir kurtuluş mücadelesinin övünç günleriydi.

Artık ulusal bayramların coşkusunu yaşayamaz olduk.

AKP iktidarı bayramları çeşitli bahaneler üreterek iptal etmeye, halkın katılımını engellemeye devam ediyor, bu ülkenin sahipleri de bu anlayışı benimsemese bile sessizliğini koruyan bir duruş sergiliyor ki, çok üzücü, düşündürücü ve bir o kadar da kahredici bir durum bu..

Oysa Atatürk ve silah arkadaşları Tam Bağımsız Türkiye için hayatlarını ortaya koydular.

'İmkansız' denileni başarıp düşman çizmelerini Anadolu topraklarından bir daha gelmeyecekleri şekilde söküp attılar.

Düşmanı da 'Gavur İzmir'de denize dökerek dünyayı titreten bir zaferin mimarı oldular.

Uluslar tarihleri ile övünür..

Uluslar, tarihlerini onur ve gururla sahiplenirler, yaşatıp, gelecek kuşaklara emanet etmek için de hiçbir engeli tanımayan bir anlayışı ulusal birlik ve bütünlük içerisinde kabul ederler.

Ulusal bayramları da bu anlayışla kutlarlar.

Şimdi öyle mi ?

Ulusal bayramlar unutturulmaya çalışılıyor.

Atatürk'ün adı ders kitaplarından siliniyor.

Çağdaş Türkiye'nin en büyük kazanımı olan Cumhuriyet rejimi ortadan kaldırılmaya, Cumhuriyet kurumları yok edilmeye, yabancılara ve yerli işbirlikçilere peşkeş çekilmeye çalışılıyor ve gözümüzün içine baka baka da çekiliyor.

Modern Türkiye'nin kurucusu kahraman asker, muhteşem diplomat, Türkiye'nin Başöğretmeni Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bugün kutlayamadığımız, ne yazık ki alternatif kutlamalarla yetindiğimiz 30 Ağustos Zafer Bayramı ve Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı şöyle anlatıyor :

"Afyonkarahisar-Dumlupınar Meydan Muharebesini ve ondan sonra düşman ordusunu tamamıyla yok eden veya esir eden ve kılıç artıklarını Akdeniz'e, Marmara'ya döken harekatımızı açıklayıcı ve vasıflandırıcı söz söylemeyi gereksiz sayarım.    

Her safhasıyla düşünülmüş, hazırlanmış, idare edilmiş ve zaferle sonuçlandırılmış olan bu harekat Türk ordusunun, Türk subay ve komuta heyetinin yüksek kudret ve kahramanlığını tarihe bir kere daha geçiren muazzam bir eserdir. Bu eser, Türk milletinin hürriyet ve istiklal düşüncesinin ölümsüz bir abidesidir. Bu eseri yaratan bir milletin evladı, bir ordunun başkomutanı olduğumdan, mutluluk ve bahtiyarlığım sonsuzdur''

Atatürk'ün "Türk milletinin hürriyet ve istikbal düşüncesinin ölümsüz  bir tarih abidesidir" diyen 30 Ağustos Zafer Bayramı ve Ulusal Kurtuluş Savaşı'nı unutturmaya çalışan, yok sayan bir anlayışa karşı hala mı sessiz kalacağız ?

Atalarımızın bu muhteşem zaferini sahiplenmekten ve bu zaferleri gururla, onurla, coşkuyla kutlamaktan geri mi duracağız ?

Bizi dayatılanlara karşı boyun mu eğeceğiz ?

Bizi ümmet topluma dönüştürmek isteyenlere gücümüzü göstermeyecek miyiz ?

Sönük bir Zafer Bayramı kutlanmasını içinize sindirebiliyor musunuz ?

Sindiriyorsanız zaten mesele bitmiştir, sindiremiyorsanız da sessiz çoğunluğun gücünü göstermenin şimdi tam zamanı..

Zafer Bayramımız kutlu olsun..