Yüce Türk Milletinin, Cumhuriyet kutlamaları öylesine coşkulu geçti ki, Cumhuriyetimizin sonsuza kadar yaşayacağı ve ölümsüz olduğu, toplumun iliklerine kadar işlediği, herkes tarafından kanıksanmış olduğu, muhteşem bir şekilde ortaya çıktı. Teşekkürler Türk Halkı. Toplumumuzun her ferdi gibi ben de Cumhuriyetimizi kuran Büyük Atatürk ve Silah Arkadaşlarına minnettarlık duygusunu tüm benliğimle duyuyorum ve bu duygunun Yüce Türk Milleti ile beraber sonsuza kadar yaşayacağına inanıyorum.

Geçen haftaki yazımın özeti; Antalyaspor’un önünde iki kriz var, bu krizler ne kadar kısa sürede atlatılırsa başarı da o kadar kısa sürede gelecek idi. Nitekim ilk kriz geçtiğimiz hafta içi yapılan başkanlık ve yönetim kurulu üyelerinin seçimi yapılarak aşıldı. İkinci krizde sahaya tam kadro çıkılarak aşılmış oldu ve yazdığım gibi başarı da geldi. Başakşehir’i evimizde 1-0 yendik.

Maça gelince önce şu tespiti yapayım. Futbolcularımız son derece öz güvenli. Bazen özgüven teknik, taktik ve beceriden daha üstündür ve tek başına bir maçı kazanmaya yeter. İşte öyle bir maç oynadık ve kazandık. Şahsi fikrim bu özgüveni takıma Nuri hocam aşıladı ve aşılamaya da devam edecek. Örnek veriyorum; Seçim öncesi istifalar söz konusu olduğunda, takımın başındayım burada beş yıllık mukavelem var ve bu şehirde mutluyum. Hiçbir yere gitmiyorum. Görevimin başındayım dedi. Yine aynı şeyleri milli takıma Yardımcı Hoca aranırken de söyledi. Kendisinin bu müthiş özgüveni, moda deyimle. 'Enerji' olarak bütün takıma, hatta taraftara bile yansıdı ve bu özgüven sayesinde galibiyet geldi. Ben böylece her hafta olduğu gibi bu haftada' Bravo Nuri Hocam 'derken sizlere de iyi, başarılı haftalar diliyorum. Hoşça kalın.