İyi kötü, eksik yanlış hemen hemen her partinin bir tarım
politikası olmasına rağmen, gıda politikası maalesef yok. Dün gıda mühendisi Bülent Şık hocamla kısa
sohbetimizle bu konunun üzerine eğilmesi gerektiğine olan inancım bir kez daha
arttı…
Zaman zaman zaten belirtiyoruz hepimiz. Bozduğum ekolojik
denge, harap edilen doğa sonucu azalan tarım üretimi, hayvancılığın bitme
noktasına gelmesi, GDO’lu ürünler vs…
İçme suyu da başka önemli husus…
Peki dünyada sağlıklı beslenme hususunda ciddi tedbirler
alınırken, hatta bazı ürünlerin üretiminde gerekli olan su miktarının yüksek
olması nedeniyle bu ürünlerin ihracatı durdurulup, hatta az gelişmiş ülkelerden
teminine giderken bizler ne yapıyoruz…
Su kaynaklarımızı kirletiyoruz…
Tarım topraklarını kirletiyor, betonlaştırıyoruz…
Ve üretimimizi gün geçtikçe kaybediyor, ithalata dayalı bir
sisteme doğru sürükleniyoruz…
O zaman bir şeyler yapmalı. Yetişmiş insan gücümüzü,
akademik deneyimlerini değerlendirmeliyiz…
Hükümet yapmıyorsa yerel yöneyimler olarak yapmalıyız…
Zeytin, portakal, yaş sebze ve meyve vs …
Hayvancılık…
Küçük baş hayvancılık ve kümes hayvancılığı…
Biraz bu konuda yerel yönetimleri de düşünmeye sevk
etmeliyiz…
Örneğin Küba’dan çıkan ‘kent tarımı’…
Neden denemiyoruz…
Ya da Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak ANET AŞ’yi neden
halka ucuz ve sağlıklı et üreten ve sunan bir ağ haline getiremiyoruz…
Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne bakın…
Biraz çaba ve gayret göstermeliyiz…
Çünkü halk sağlığı tehdit altında…
Gıda krizi geldi ama farkında değiliz…
İşte her defasında öneri isteyen Antalya Büyükşehir Belediye
Başkanı Menderes Türel’e ve tüm belediye başkanına biraz ilgi göstermeleri
gereken bir alan…
Kısa bir sohbet edin Bülent Şık ile bakın daha neler
çıkacak…