Günümüz, bilgi, teknoloji ve bilim çağı. Kullandığımız, gördüğümüz her araç-gereç bilgi ve teknolojinin zirvelerinde üretiliyor. Ekonomi, cepte, cüzdanda, çantada taşınan paradan çıkmış, plastik bir kağıt parçasına ya da sanal bir kupona kadar gitmiştir.
--İletişim-eğlence aracı olarak kullandığınız telefon/aletlerin teknolojik güncellikler altı ayı bile geçmiyor. Tabi, ARGE'lerde üretilen ve piyasaya sürülme ekonomik sürecini bekleyen aletleri hiç saymayayım.
--Daha on yıllar öncesine kadar giydiğiniz yüzde100 pamuktan giysilerinizin teknolojilerine bir bakın isterseniz. 
--Bütün bu örnekleri şunun için veriyorum; bilimde, teknolojide günlü yaşamımıza bu kadar giren yeni gelişmeler, kalite, gelişmişlik, kalite,
NEDEN SİYASİ HAYATIMIZA GİRMEZ diye düşünen var mı?.
--Var ise yanıtı açık. Kocaman bir "evet"
--PR (Public Relations) -Halkla İlişkiler şirketlerinin amacı, bilgi ve teknolojiyi, insanların duyarlılıklarına uygun şekilde kullanarak yaptıkları iletişim ve pazarlama işidir. Bunun da en yaygın olarak kullanıldığı alanlardan birisi de SİYASETTİR. Hem de siz fark ettirmeden.
--Nasıl mı?
--Çok basit, 2019'da resmi olarak bir CUMHURBAŞKANLIĞI seçimi vardır (ki ben erken olacağına inanırım. Mevcut yönetimin zaman sorunu var.). 
--Bu seçimler için de resmi tek aday Recep Tayyip ERDOĞAN'dır.. Başka adı geçen, yakıştırılan isimler vardır ama, bazılarının cesareti, bazılarının da seçilme olanağı yoktur.
--ATLET, DON- TOMAN denilerek sürekli İKTİDAR ve sayın Cumhurbaşkanının, kendisin böyle bir beklentisinin olmadığı halde gündemde tuttuğu kişi de CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU'dur. (Belki son zamanlarda onun da kafası karışmış, neden olmasın kıvamına gelmiş olabilir)

--Ak Parti ve sayın Cumhurbaşkanı, bu süreci kendi üzerlerinden uzaklaştırmak, hayali işler ve düşmanlara yöneltmek için, sürekli gündem yaratmaktalar ve hayali adayları, kişilerin /seçmenlerin kafasına kazımaya çalışmaktadır.

--Oysa, siyasi, ekonomik, basın, kamuoyu ve güvenlik güç dengelerinin hepsi iktidar ve iktidarı kullananların elindedir. Böyle iken neden "CAMBAZA BAK OYUNUNU" oynatmaktan sıkılmıyorlar, o halde.

--Bilinç altına kazımak. Bilinç altını yönlendirmek.

DON, TOMAN, ATLET POLEMİKLİ SİYASET, işte bunun için gereklidir.

Pirim vermesek mi, acaba!..

Ne dersiniz.