CHP Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun ve Gülizar Karaca, Parti Meclis Üyesi ve Başdanışman, İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, Parti Meclis Üyesi Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Meclis İdare Amiri, Burdur Milletvekili Mehmet Göker ve milletvekilleri, örgüt başkanları ile dün sabahın ilk ışıklarıyla Isparta’dan başlayıp Burdur’da biten bir programı izledik…


Dikkatle izlenen ve takip edilen programın altyapısının  mimarının Sayın Erdoğan Toprak olduğu görülüyordu. Her anını takip ediyor ve önceden Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ziyaret yapacağı yerde ortamı kontrol ediyordu. Bölge Milletvekili Mehmet Göker de Sayın Toprak’a belli ki büyük katkı sağlıyor ve destek oluyordu…


Dün uzun bir aradan sonra ilk kez saat gibi işleyen bir programa şahit oldum. Oysa Genel Başkan  programları saatinde başlamaz, partili erkenden gelir, saatlerce rezil olur, vatandaş Genel Başkan’a ulaşamaz…


Böyle değildi. Zamana sadık kalınmış ve genel itibariyle de partililer kenarda bırakılarak, halkın, gül işçilerinin ve esnafın Genel Başkan’a ulaşması sağlanmıştı…


Isparta’nın Gönen ilçesinde başlayan programa Kılıçdaroğlu gül hasadı yapıp işçilerle sohbet ve kahvaltıyla başladı. Hemen sonra Gönen Belediyesi’nde güllerle karşılandı Kılıçdaroğlu. Belediye Başkanı Osman Kesmen ve meclis üyeleriyle, katılan ziyaretçilerle gül yağını masaya yatırdı…


Sonra Burdur’da CHP’nin en az oy aldığı yerlerden Bucak’ın ş insanlarıyla bir buluşma yapıldı. Kahvaltılı buluşmada edinilen bilgiye göre HDP ile işbirliğinden farklı konulara her şey soruldu, cevaplandı. Sayın Kılıçdaroğlu’nun oldukça başarılı bir konuşma yaptığı söylenen toplantıya CHP’liler katılmadı. Aksine bugüne kadar AKP’ye oy vermiş pek çok isim yer aldı, orada…


Görünen o ki umutlar kesilmiş, AKP’den…


Gelelim programın detaylarına Burdur’da da öğlen başlayıp akşam saatlerine kadar süren Belediye ziyareti, esnaf ziyareti ve muhtarlarla kent dinamikleri buluşması oldu…


Kılıçdaroğlu genç-yaşlı herkesle sokaklarda sohbet etti, otobüse bindi, ayran içti, sipsi çalan ekibe alkışla eşlik etti, sorun dinledi, çözüm sundu…


Sonucu da ‘Seçim şart’ diyerek bağladı…


Haklı mı Genel Başkan, haklı. Çözüm sandıkta. Ama AKP hemen sandığa gider mi orası karışık. Çözümün sandıkta olduğunu, sonun geldiğini onlar da halk da muhalefet de görüyor…


Hatta halk da bu konuda çok istekli…


Ama AKP’nin bir süre daha götürebildiği yere kadar seçimden kaçacağı ve hatta seçim isteyen muhalefete yükleneceği ortada…


Korkum o ki kışkırtan ifadeler kullananların gazıyla birilerinin istenmeyen olaylara karışması…


Ancak halk yönetenlerden daha sağduyulu gidiyor. Böyle devam etmesini de diliyorum. Aynı sağduyunun Kılıçdaroğlu’nda da olduğu görülüyor…


Sevgiden, hoşgörüden, barıştan, uzlaşmadan, ortak akıldan, demokrasiden başka çare yok. O çareyi bulmak için de evet sandık şart…


Ama ne zaman…


Ve mesele sadece birilerini göndermek değil, gelenleri de doğru seçebilmek…


Burdur’da ve Isparta’da ilgi ve alakalarını esirgemeyen başkanlara, vekillere ve yöneticilere, dostlara selamlar diyerek şimdilik izlemeye devam…