Yine
bir karne mevsimi geldi. Yine Özüm’ün ilk öğretmeni Fatih Baysal’ın kulaklarını
çınlatma zamanı. Özüm 1. Sınıfa başlarken Fatih öğretmene, “Sen ona hayat
bilgisini öğret. 2 × 2'nin 4 ettiğini okey oynarken öğrensin” demiştim. İyi bir
matematikçi olan Fatih öğretmen kendisine gelen sınavı odaklı velilerin
arasından çıkan bu görüşe şaşırmıştı. Bir de kendisinden oğluma hiçbir zaman
yarım puan bile fazladan vermemesi için ricada bulunmuştum. Her karne döneminde
bu diyalog önüme düşer.
Kaldı
ki ben hala öğrenci velisiyim. Özüm üniversiteden mevzun olmadı, İlkem lisenin
tam ortasında. Çocuklarımın hiçbir zaman 100 üstünden 90 alması gibi bir derdim
olmadı ama topluma faydalı, vatanını, milletini seven, Cumhuriyet değerlerini
kendisine Şiar edinmiş bireyler olmaları hep derdim oldu.
Geçtiğimiz
günlerde televizyonda bir eğitimcinin isyanı vardı. Diyor ki “özel okullardaki
öğretmenler artık yaka silkeliyor. Devlete gitmek için can atıyor. Bunun nedeni
alınan ücretler veya çalışma koşulları değil. Belli bir para ödeyerek çocuğunu
okula getiren veli öğretmene diyor ki; ‘parasını verdim. 100 üstünden 70
vermeye mecbursun.’ Burada takınılan tavrın ülkenin sadece eğitimi değil yaşam
standardına vereceği zarar ortadadır.”
Bu
yaklaşımı sergileyen velinin okula verdiği öğrenci de “babam parasını verdi
istediğim gibi davranırım. Parasını verdim, diplomamı alıp giderim” yaklaşımı sergilemektedir.
Çok
eleştirdiğimiz dershaneler kapatıldı ya. Yok kapanmadı, “özel eğitim kurumu”
oldu. Düşünsenize, dört sınıflı, toplamda belki 50 belki 80 öğrenciye hizmet
veren bir dershane şimdi lise oldu.
Hasbelkader
2 çocuk babasıyım. Gençlere, yolun başındakilere öneri. Çocuğunuzun aldığı notu
öğretmenden net isteyin. Devamsızlık olabilir, ama geçerli mazeret olduğuna
inanın. Çocuğun okulu değildir aslolan, nereye gitmek istediğidir. Sizin onu
başarıya odaklamanızdır. Mesleğe evladınızı dahil etmek değil, evladınızın
severek yapacağı mesleğe yönlendirmektir asıl başarı.
Evet,
paranız varsa özel okula gönderin. Ama önce siz ciddi olun. Evladınız için
ödediğiniz para ona “ayrıcalık” tanısın. Ama sadece eğitim, bilgi ve görgüde.
Kaliteli, amacına uygun özel okulların alt baraj puanı var. Paranı versen de
giremiyorsun. Yani özel okullar iyi öğrenciyi başarı puanı ile almak istiyor,
baba parasıyla değil.
Paranızla
çocuğunuza kıymayın, “teşekkür” veya “takdir” belgesi vermeyen öğretmene
bulaşmayın. Allah’ın verdiği öğrenme yeteneğini inkar etmeyin. Çocuklarımıza
sahip çıkacağız, suçlu bile olsalar; suçunu kabul edip evlatlarımıza sahip
çıkacağız.
Biliyorum.
Sizin çocuklar yapmaz. Siz de yapmazsınız. J