Ne zaman CHP'de bir "kurultay"
sözünü duysam, içimde sevinç, bir umut belirir. Rahatlamak, Yüzüm, özüm gülsün
isterim. Azerbaycanlı Ozan,Mirza Aliekber Tahirzade Sabir (30 Mayıs 1862 /15
Temmuz 1911-Şamahı) in dileri aklıma gelir.
"GORHMURAM(KORKMUYORUM)
Ay balam / Şafak vakti düşirem men Çöllere
bala, çöllere bala, çöllere/ Kükremiş aslan görirem / Cin görirem, can görirem
Mezerde hortlak görirem / Bin türlü tufan görirem Kum gibi yaban görirem /
Korkmirem Kormirem bala korkmirem
CHP, bu ülkenin en önemli Partisidir.
Ülkenin sanayisinin, ekonomisinin, eğitiminin temellerini atmasından,
kurulmasından öte bir değere sahiptir.
Hiç kimse kusura bakmasın ama CHP, öyle iki
taşra tüccar politikacının, iki belediye rantçısının emellerine kurban
edilmeyecek kadar önemli bir partidir.
Bir kere hamaseti bir kenara bırakılarak,
neden sorusuna yanıt vereyim.
Ülkesini, geleceğini seven herkes kafasının
bir köşesine kazısın. Bu ülkenin aydınlık geleceğinin kaderi 1919'larda yazıldı-çizildi
ise, bu ülkenin karanlık geleceğinin tarihi de, kaderi de 24 Ocak 1980'lerde
yazıldı, çizildi ve uygulamaya konuldu.
Bu ülkenin en önemli iki özü vardır. İlki,
birden fazla etnik ve inanç yapısına sahip insanların yaşaması, diğeri de, Orta
Asya steplerinden gelen bir Türk olgusu.
Maalesef her ikisi de, 1980 sonrası bizim
Devlet ve Milletimiz dışımızda herkes tarafından önemsemiş ve bozulması,
yozlaştırılması için de yıpratılması gereken her şey yapılmış ve yapılmaktadır.
Büyük önder Atatürk, bu milletin köklerini yok saymamış, Araştırılması için
Türk Tarih ve Dil araştırması DERNEKlerini kurmuştur. Ama bunun da
yozlaştırılması için gereken her şey yapılmıştır. Derneklerin bağımsız
çalışmalarını yapabilmeleri için, giderlerini Atatürk kendi mirasından
ayırmıştır, 12 Eylülün kudretli Paşaları bu dernekleri, devlet kurumu haline
getirerek, yozlaşmaya çanak tutup, odun atmışlardır. Atatürk, bu ülkenin temel
taşlarını koyarken, büyük bir uzak görüşlülük sergilemiş ve olası etnik ve
inançsal kırılganlıkları yok etmek için,
Ülkenin adından kaynaklanabilecek Milletin
tanımını "Türkiye Cumhuriyetini kuran ve devletine bağlı olan herkese TÜRK
MİLLETİ" deneceğini anayasasına yazmıştır. Öteki sorun ise inançtır. Onu
da LAİKLİK ilkesini Anayasasına yazarak herkesin inanç özgürlüğünü güvence
altına almıştır.
Gelinen notada, gerek yurt içi, gerekse de
yurt dışı saldırlar ile TÜRKİYE CUMHURİYETİ çok büyük bir saldırı altındadır.
Kuruluş amaçlarından saptırılması ve parçalanması için de hiçbir şey eksik
edilmemektedir.
İşte bu yüzden CHP'ye her zamankinden daha
büyük gereksinim vardır.
O yüzden de, gerek CHP'lilere, gerekse de
bu ülkenin aydın, vicdanlı insanlarına çok büyük görevler düşmektedir. CHP'nin
36'ıncı Kurultayı, geleceğe dönük bir yönetimden oluşmalıdır.
Nefes filminin o ünlü "sen uyursan
herkes ölür" repliği gibi, gerçekten, CHP ölür ise, bu ülkenin geleceği
olmaz. O yüzden, TC'nin, CHP'ye her zamankinden çok daha fazla gereksinimi
vardır.
Görüyorum ki, CHP genel Başkanlığına ve
Parti Meclisine aday olanların çoğunun CHP'nin bu misyonunun farkında değiller.
CHP'de görev almak, öyle iki hamaset kokan,
tirat attırarak olmamalı. CHP'li olmanın bilincinde olunmalı.
Ama üzülerek görüyorum ki, kağıt üzerinde
2019'da yapılacak Başkanlık seçimi (ki ben 2018'in sonları ya da 2019'un Martı
yapılacak diyorum) göz ardı edilerek, 2019'da yapılacak yerel yönetimler
seçimleri, kişilerin kendi gelecekleri esas alınarak planlanmaktadır. Bu çok
kötü bir yaklaşımdır.
Yoğurdum kara diyen olmaz ama, görünen köy
de kılavuz istemiyor ki,
O yüzden, Azeri Ozan'ın dediği gibi,
GORHURAM(KORKUYORUM)
"Ay balam / Bu korkmamazlığım ile
Vallahi bala, billahi bala, tillahi bala Harda bir yobaz görirem / Harda bir
softa görirem Harda bir adi görirem / Korkirem / Korkirem bala korkirem Dalgalı
fikirlerinden / Riyakar zikirlerinden / Korkirem "
Korkuyorum ya!..