Pandemi sürecinden bu yana borsada yaşanan dalgalanmalar ve son dönemdeki düşüşler, ekonomik faktörlerin yanı sıra inşaat sektöründeki satışlardaki düşüş, sıkı para politikası tedbirleri ve yüksek faizler gibi etkenlere bağlanmaktadır. Kasım ayında ipotekli satışlarda görülen %68.5'lik düşüş, inşaat sektöründeki zorlu durumu yansıtmaktadır. Yüksek faizler ve resesyon riski, global ve ülke ekonomileri için ciddi tehditler oluşturmakta ve büyüme beklentilerini olumsuz etkilemektedir.
BIST 100 endeksindeki sert düşüşlere rağmen, uzun vadeli yatırımlar için sektör ve şirket bazında fırsatlar bulunabileceği belirtilmektedir. Özellikle inovatif faaliyetler yürüten bilişim ve teknoloji şirketleri ile enerji sektörü, uzun vadeli yatırımcılara karlılıklar sunabilir. Ancak kısa vadeli kredili işlemlerde riskin büyük olduğu vurgulanmaktadır.
Borsanın geleceği, büyüme hedeflerinin aşağı çekilmesi, yüksek enflasyon, sıkı para politikası gibi zorluklara ek olarak CDS notlarının artırılmaması, yerel seçim gerekçesiyle gelmeyen yabancı yatırımcılar ve gri listeden çıkış gibi faktörlere bağlı olarak belirsiz görünmektedir. Hisse seçiminde yönetim kalitesi ve sektör analizi önemli bir rol oynamaktadır.
2024 yılına dair beklentiler, 2023'e kıyasla daha ılımlı olsa da büyüme beklentisi bulunmaktadır. Ancak endeksin 11,000-12,000 aralığına çıkabilmesi için not artışları, gri listeden çıkış, jeopolitik risklerin azalması ve yabancı girişi gibi olumlu gelişmelerin yaşanması gerekmektedir. Aksi takdirde kar realizasyonlarıyla daha şiddetli düşüşler görülebilir.
Mevduat faizlerinin hedeflenen enflasyona göre reel getiri sağlamaya başlaması nedeniyle mevduatın avantajlı olduğu belirtilmektedir. Altın ise jeopolitik risklerle birlikte cazibesini artırmaya devam etmektedir. 2024 yılında faiz indirimleri beklentisi altını daha da yukarı taşıyabilir.