Büyük devlet ne demektir?


Örnek "büyük devlet" deyince ne aklımıza gelir.


Benim aklıma ABD, Rusya, Çin, Almanya, Fransa ve benzerleriyle birlikte, çok üzgünüm ki Yunanistan da geliyor.


Eeee, biz.

Biz gecekondu devlet, soyunu unutmuş millet olduk.

Nereden mi çıktı?


Biz bir kurtuluş savaşı verip vermediğimize bile hâlâ karar veremedik. Çünkü devletin maaşını ödediği hocalar bile "kuşkulu sözler" söylüyor, birkaç yürekli insan dışında herkes suspus.


Tüm dünya Lozan Antlaşması ile bizi ciddiye alıyor ve tanıyor. Devletin başı, "Lozan hezimettir" diyenlerin ellerini sıkıyor, el etek öpüyor, baş tacı yapıyor.

Lozan'nın gizli maddelerinin olduğunu söyleyip, 100 yıllık süre verip, 2023'te Türkiye Cumhuriyeti'nin "pılısını, pırtısını saracağını" söylüyorlar ve koskoca ATATÜRK DİL ve TARİH KURUMU karnından konuşmaya devam edip,


"Oooo, sen ne diyorsun ya!.., İşte belgeler, bilgiler" diyemiyor. Primli, mirimli maaşlar, ikramiyeler, vs vs aksın dursun, gölge etmeyin başka ihsan istemezler.

Anayasa, anayasa maddeleri, kanunlar, yönetmelikler değişiyor. Bir mihenk taşı yok. Herkesin bir kıblesi var, herkes kendi kiblesine göre namaz kılıp, niyaz ediyor.


Devletin bir kurumu bir karar alıyor, bir başka kurumu iplemiyor.


Buna benze şeyler, halk arasında olur ise "başı bozukluk" denir de, devlette ya da resmiyette ne denilir bilen söylesin.


Ant değişti, kalktı, İstiklal Marşı'nın bestesi değişsin, olmadı Arapça ilahi gibi okunsun.


Say say bitmiyor.

Evet, başta saydığım devletlerde bu tür şeyler olmaz. Yapamazsınız. Yaptırmazlar.

Kim mi?


Hemen aklınıza başkaları gelecek. Ordu, Polis, Mahkemeler falan diyeceksiniz değil mi?

Geçiniz. Onlar, resmi kurumların görevlileridir. Ne emredilir ise, o yapılır. Bazı siyasiler gibi.


Peki bütün bu olanlardan, gidişattan kim sorumlu.

Benim de birileri gibi "CeHaPe" dememi beklemeyin.


Ama size ummadığınız şeyi söyleyeyim. SİZ SORUMLUSUNUZ!..

Evet, siz sorumlusunuz. Neden mi?


İnsanlara, neden "iki koyunu güdemez" derler bilir misiniz?


Güdecek olanın sersem, salak olduğundan değil. Her işin bir yolu yöntemi vardır. O işler de, o yol ve yöntem ile yapılır.


Konu gelir, sizin seçtiğinizi sandığınız "siyasilere, politikacılara" dayanır.


Cebine üç kuruş koymuş, yanına da iki yardakçı almışlardan siyasi, politikacı yaparsanız, sonuç budur. Bu daha iyi günler.


Bakın bugün bir İlahiyat Profesörü, ": "Artık gidelim… Yerli ve milli tımarhanede herkese ruh sağlığı dilerim.


Prof. Dr. Öztürk, paylaşımına şu notu da ekledi: "Doktora tez danışmanlıklarımı Cübbeli ile Sakarya’daki tacizci Nurullah'a devrettim. İlahiyat işleri artık onlara teslim'' diyerek ülkesi TÜRKİYE’yi terk etti.


Haydi o uluslararası bir akademisyen, onu herkes kapar, sizin neyiniz var Allah aşkına da, bu kadar güvendesiniz?

Geçenlerde yaşlı bir amcanın, bir sözü bana çok ağır geldi.


"Oğlum, paran pulun yok ise, sakın politika ile ilgilenme." Seni vekil yapmazlar." Söylediğinden pişman olmuş olacak ki, beni teselli etmeye de çalıştı.


"Ben sana ne diyeceğim. Paran falan yok ise, git borç bul, ver birilerine birkaç milyar, işini hallet. Daha gençsin, emekliliğini garantiye alırsın. O para ile de beş yılda borcunu ödersin"


İnanılmaz bir yaklaşım. Demek ki güngörmüş amcamızın bir bildiği vardı diye düşündüm.


Ant gitti, istiklal marşı tartışılıyor, Papa ülkenin yarısını birilerine vereceğini pullayarak postalıyor. Merkez Bankası, Hazine, Bakanlıklar bir alem.

Ülkeyi yönetmek için seçilmişler iyi uykudalar. Ülkeyi, devleti kim yönetiyor farkında değiller.


Yok efendim soru önergesi veriyorlarmış da yanıt vermiyorlarmış.


Ya siyasiler öyle ya da böyle seçilip gelmişler, ya ülkeyi yöneten bakanlar atanmışlardan. Seçilmiş, atanmışı niçin muhatap alır ki. Allah aşkına sizin seçilmiş bir muhatabınız var. O da Başkan.


Ey siyasiler, sizin muhatabınız Bakanlar değil, seçilmiş Başkan ise, Ne soracak iseniz, muhatabınıza soracak ve onu muhatap alacaksınız.


Boşuna, muhatabınız olmayan başkanın adamlarından fırça yemeyin. Siyaseti de ucuzlatmayın.


Ey yüce halkım, sen ne muhteşem şeysin ya. Neyi nerede nasıl yapacağını bilmeyenleri, iş bilir diye seçmiyor musun? Bayılıyorum senin ferasetine.


Bu kafa, bu seçmen ve bu ahali oldukça, iktidar daha nice yıllar koltuğu bırakmaz, muhalefet seçmeni de daha çok "emekli, maaşı hak etmek isteyen" vekil 

seçer!..


Başkan, vaatleri bollaştırdı. 2021 güzüne milletvekili adaylarınızı belirleyin de hani parası pulu olmayanlar var ise emeklilik fonu için borçlarını bulsunlar. 


Amcam öyle diyordu ya!..