KAMER DURDU

Renklerin tarihlerinde birden fazla teori üretilmiştir ve günümüzde de kullanımı yaygın olan teoriler bulunmaktadır. Renkler uluslara göre; dinlerde, kültürlerde, siyasi ilişkilerde farklılık kazanmıştır. Bazı dönemlerde renkler yön göstergesi olarak kullanılmaktaydı. Dönemlerdeki yön renkleri çalışmanın içeriğinde bulunmaktadır. 

Kırmızı; gücü, neşeyi, mutluluğu ifade etmektedir. Kullanıldığı ortamda dinamik, canlı bir etki oluşturmaktadır. Negatif olarak, korku, aşırı öfke, kontrolsüz tutkuyu öne çıkarmaktadır ve kan basıncını arttırmaktadır.

kırmızı-11

Turuncu; enerji vermektedir, yaratıcılığı ve hırsı harekete geçirmektedir. Baskın olarak kullanılması durumunda nevroz ve huzursuzluğa yol açmaktadır.

ahdasdkja

Sarı; neşe vermektedir, bilgeliği, sezgisel kavrayışı ortaya çıkartmaktadır. Kullanıldığı ortamda dikkat çekici bir etki yaratmaktadır. Altın sarısı kullanılan ortamda zenginliği ve şöhreti temsil etmektedir. Negatif olarak, çok parlak ve dikkat çekici olmasından dolayı sinir sistemini fazla uyarır ve rahatsızlık verebilmektedir.

sarı

Yeşil; bedensel ve zihinsel yorgunluk giderimi, huzurlu ve sakin ortamlar yaratmak için kullanılır. Negatif olarak baskın kullanımı sonucunda tembelliğe yol açabilmektedir. Koyu yeşil sıkıcı ve tedirgin ortam yaratmaktadır.

yeşill

Mavi; sakinliğin, umudun rengi olarak bilinmektedir sessiz ve sakin bir ortam yaratmak için kullanılmaktadır. Negatif olarak, hüzün ve iç karartıcı bir etki yaratmaktadır ve ortam donuk, sıkıcı olabilmektedir.

mavi-3

Mor ile mavi arasında bulunan lacivert; mantık, sezgi ve disiplini yaratıcılıkla birleştirmektedir. Negatif olarak durgunluk ve zihinsel yorgunluk etkisi yaratabilmektedir.

lacivert

Beyaz ve Siyah; akromatik olarak bilinmektedir. Beyaz saflığı ve temizliği temsil etmektedir. Beyaz ışık gücün sembolüdür negatif olarak beyaz ışık altında her şey kendi renginde görünmektedir bu da ortamdaki kusurların görünmesine yol açmaktadır. Siyah, ışığın yokluğunu temsil etmektedir.

jh-2

Mor; asaleti, itibarı ve kendine güveni temsil etmektedir. İnsanların iç enerjisinin ve hislerini temsil eden bir renktir. İnsanların üretkenliği, zihin açıklığı, yeni fikirler bulma yetenekleri, hoşgörü ve düşünce gücü mor renk ile bağlantılıdır. Negatif olarak, odaklanmada zorluk, aceleci davranma, beklemeden nefret etme gibi davranışlara sebep olabilmektedir. Doğru bir şekilde kullanılmadığında sinirli bir hal durumu, saygısız, kaba bir insan karakteri görülmektedir.

mor

RENKLER VE KİŞİLİK ÖRNEĞİ

Örneğin, beyaz renkten hoşlanan hanımların benzerlik gösteren karakterleri hoş görülü, asil ve kibar olmalarıdır. Sevdiği renk beyaz olan erkeklerin benzer özellikleri ise soğukkanlılık, cömertlerdir.

Turuncu renkten hoşlanan hanımlar, daha sakin karaktere sahip olurlar, hiç kin duygusu barındırmazlar.

Mor renkten hoşlanan hanımlar, ´gösteriş ve lükse önemli ölçüde değer veren’ özellikleri baskındır. Bu renkten hoşlanan erkeklerin de gözleri daima yükseklerdedir.

Kırmızıya rengi seven hanımlar, eğlenceli ve yaşam enerjileri yüksek olmaktadır. Aniden heyecanlanıp, aniden sinirlenebilirler. Yüksek derecece hırslıdırlar. Yarın ile ilgili düşüncelere girmeden anı yaşamayı tercih ederler. Yaşamak istedikleri her şeyi bir güne sığdırıp hemen yaşamayı tercih ederler.

Kırmızı renkten diğer renklere göre daha fazla değer veren beyler ise gözü pek, önüne çıkan engellere aldırış etmeyen karakterlere sahiptirler. Tehlikelere kapı açarlar ve kötü olaylara umursamaz bir şekilde gülerek tepki verirler. Zekâları çok gelişmiş bir karakterlerdir. Bu zekâları ile bir işi olduramadığı vakitlerde zaman kaybetmezler işi bırakırlar ve diğer işlere odaklanırlar. Herhangi bir işi bu zekâ sayesinde hemencecik halledemediği takdirde uzun zaman uğraşmaz. Bırakır ve başka bir işe bakarlar.

Yeşil renkten hoşlanan hanımların göze çarpan özellikleri, hızlı düşünen ve her soru için bir yanıtı olmalarıdır. Bu renkten hoşlanan bir hanımı, sözlü atışmalarda yenmek neredeyse imkânsızdır. Yeşili diğer renklerden daha fazla seven beyler, yaşamlarının büyük bir bölümünde çoğu şeyi kafalarına takmadan yaşarlar. Hiçbir şeye şikâyet etmezler, ‘nerede sabah orada akşam’ felsefesi ile hayatlarını sürdürürler ve başkalarına oldukça fazla güvenirler