Antalya'da Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Ömer Bozduman, özellikle yaşlı kadınlarda menopoz sonrası görülen kemik erimesi ve tedavi yöntemleri hakkında önemli bilgiler verdi.

Bozduman, omurga kırıklarının travma olmadan veya küçük travmalarla meydana gelebileceğini belirtti. Özellikle sırtla belin birleştiği bölgede gerçekleşen bu kırıkların çoğunun nörolojik sorunlara neden olmadığını ancak şiddetli ağrı ve deformiteye yol açabileceğini ifade etti: ' Sıklıkla da sırtla belin birleştiği bölgede gerçekleşir. Bu çökme kırıklarının çoğu nörolojik problem oluşturmaz. Ancak çok şiddetli ağrı ve omurgada deformite oluşturabilir, hastalarda kamburluk gelişebilir, sırt ağlarından dolayı yürüme mesafeleri azalır, yatma pozisyonlarını sürekli değiştirmek zorunda kalabilirler. Bunların çoğu sinir sistemine herhangi bir bası yapmaz ama nadiren olsa da bazen bu sinir sistemine bası oluşabilir. Oluştuğu takdirde bacaklarda, kalçalarda duyu motor defisitler gelişebilir.'

Doç. Dr. Ömer Bozduman,

'Meşhur' Börekçide Skandal! Kıymalı Börekten Neler Çıktı Neler! 'Meşhur' Börekçide Skandal! Kıymalı Börekten Neler Çıktı Neler!

Kemik Çimento Tedavisi Nedir? Nasıl Uygulanır ve Hangi Durumlarda Etkilidir?

Kemik erimesi sonrası kırıkların ve çökmelerin tedavi yöntemlerine değinen Bozduman, özellikle T12 L1 bölgesinde sıkça görülen kırıkların değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. İşlem gerektiren durumlarda kifoplasti veya vertebroplasti gibi yöntemlerin uygulandığını söyledi. Bu işlemlerin lokal anestezi altında gerçekleştirildiğini ve hastaların genellikle memnun kaldığını ekledi.

Bozduman şunları söyledi: 'En sık gördüğümüz bölge T12 L1 dediğimiz kavşak bölgesi, sırtla belin geçiş bölgesinde olan kırıklardır. Kırıkların iyi değerlendirilmesi gerekiyor. Gerekirse tomografi ve emarlarla analiz edilmesi ve sonrası yüzde otuzun üzerinde çökme varsa kifoplasti vertebroplasti dediğimiz işlemi gerçekleştiriyoruz. Bu lokal anestezi altında yaklaşık yarım saat süren bir işlem. Kanüllerle omurganın gövdesine kapalı bir şekilde girerek, röntgen cihazlarıyla o çökme kırığının hacminin şişirilerek arttırılması ya da hiç şişirilmeden omurganın içine kemik çimentosu dediğimiz özel bir maddeyi yerleştiriyoruz. Bu kemik çimentosunun özelliği şu; genişliyor ve donuyor. Bu işlem esnasında sinir duyarsızlığı yapıp hastanın ağrısını kesiyor ve hacmi doldurduğu için de bu gövde daha fazla çökme olmasının önüne geçiyor. Bu da hastanın ağrısının azalmasına ve deformitesinin ilerlemesinin önüne geçmesini sağlıyor. Ancak bazen tek omurgada olabildiği gibi birçok omurgada gerçekleşebiliyor. O yüzden bu hastalarının kemik erimelerinin iyi analiz edilip, özellikle bu kemik erimesi tedavisinin yeterli alıp almadığını bilinmesi gerekiyor. Çok nadir olsa da bu çökme kırıkları nörolojik dediğimiz sinir sistemine bası yapabilir. Bu gibi durumlarda bu çimentodan çok, bu sinir basının ortadan kaldırılması, hastanın nörolojik problemlerinin giderilmesi açısından önemlidir. Bu bazen sadece sinir basısını ortadan kaldırmak olabildiği gibi bazen buna enstrümantasyon ile de destek uygulanabilmektedir. Bu işlem sonrası hastalar genellikle çok memnun oluyor. Hemen akut olarak klinik düzelme sağlayıp yürüyebiliyor.'

Kaynak: İHA