İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şube Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, bir deprem performans raporunun en az 200 bin TL’ye alınabileceğini belirterek, 10 bin TL’ye verilen raporun doğru olmadığına dikkat çekti. İl Milli Eğitim Müdürlüğünce izin verilen özel eğitime yönelik tesislerin bir çoğundaki raporları kimin kontrol ettiğini soran Akdoğan, “Bunun cevabını versinler, iddia ediyorum, bunların yarısından fazlası düzmece. 2010 yılından itibaren vermiş oldukları özel okul ruhsatı raporlarını getirsinler biz inceleyelim, hangilerinin düzmece olduğunu söyleyelim, çocuklarımızın canları bu kadar ucuz değil” dedi.
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şube Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinden sonra, vatandaşların binaları için yaptırdığı ucuz deprem performans analizleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Soner Akdoğan, deprem performans analizlerinin son dönemde bir modaya dönüştüğünü belirterek, “Binanız depreme dayanıklı mı bunu bir araştırın, sorun, şeklinde insanlarda, 6 Şubat depremleri sonrası oluşan kaygıyı ticarete çevirmek isteyenler oldu" dedi.
Bir deprem performans raporunun kesinlikle 10 bin TL’ye yapılamayacağının altını çizen Akdoğan, “Bu raporun yapılabilmesi birincisi zemin etüdü gerekir. İkincisi laboratuvar (karot, röntgen, sıyırma) çalışması yapılmalıdır, bunun üzerine yapı 3 boyutlu olarak bilgisayar ortamında modellenir deprem kuvvetleri altında binanın davranışına bakılır. Deprem performans raporu budur. A4 kağıdına,’depreme dayanıklıdır’ diye verilen bir yazı deprem performans raporu değildir. Malasef bizim meslektaşların içinde de gayri ahlakiye dayanarak, insanların bilinçsizliğini bilgisizliğini kaygılarını kullanarak bunu bir ticari çevirme arzusu içinde olanlar. Biz bunlarla mücadele ediyoruz” diye konuştu.
"Raporların Yarısından Fazlası Düzmece"
Deprem performans raporu konusunda yıllardır kurumları uyardıklarını yineleyen Akdoğan, “Bu düzmece rapor İl Milli Eğitim Müdürlüğüne verilmiş bir rapor. Önceki dönemlerde İl Milli Eğitim Müdürlüğüne giderek, uyarılarda bulunmuştuk. Eskişehir’den bir inşaat mühendisi Antalya’da bu tarz bir hizmet verdiğini iddia ediyor. Verdiği raporun içeriği incelendiğinde, alınan değerler, hesaplar hepsi düzmece doğru değil. Bununla ilgili odada disiplin süreci başlatacağız, raporla ilgili bilgi almak adına Milli Eğitim Müdürlüğüne şikayette bulunacağız. Gerekirse bundan sonraki süreçle ilgili suç duyurusunda bulunacağız. Antalya’da, İl Milli Eğitim Müdürlüğüne verilmiş, okul eğitim kurumu ve diğer tesisler için verilen raporların yarısından fazlası düzmecedir. İl Milli Eğitim Müdürlüğünde deprem performans raporlarını incelemek ayrı bir uzmanlık gerektirir. Müdürlükte bu uzmanlıkta sahip kadro bulunmamaktadır. Biz o raporları oda olarak inceleyebileceğimizi söylemiştik ancak odalara karşı bir ön yargı olduğu için böyle düzmece raporlarla çocuklarımıza eğitim veren kurumların iş yeri açılış ruhsatlarını veriyorlar. Bu çok tehlikeli. Verilen bu rapor tamamıyla gerçeğe aykırı olarak düzenlenmiştir. Müdürlüğe de bu raporu göndereceğiz.” ifadelerine yer verdi.
"Feryat Ediyoruz, Depremi Anlatmaktan Bıktık"
Antalya’daki kurum yöneticilerine seslenen Akdoğan, “Gerçekten sizin kurumunuzda deprem performans yada güçlendirme konusunda yetkin yeterli teknik kadrolar var mı varsa bu raporlara siz onay veriyorsunuz. Yoksa neden gereğini yapıp bu raporları onaylayabilecek kurumdan destek almıyorsunuz. Üniversiteden, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğünden, odalardan destek alabilirsiniz. Bir konuyu doğru yapmak yöneticinin görevi değil midir? Buradan tüm yöneticileri görevlerini doğru yapmaya çağırıyorum. Biz uyarmaktan bıktık. Oturup koltuklar işgal edilmesin. Koltuk işgal eden insanlar var bu kentte. Bıraksınlar artık, biz bıktık depremi anlatmaktan. Biz artık feryat ediyoruz. Bir işin doğru yapılması için doğru denetlenmesi gerekir. Denetlemediğiniz her iş malaasef doğru yapılmıyor” dedi.
Akdoğan, 10 bin TL’ye bu raporun alınmasının imkansız olduğunun altını çizerek, sadece zemin etüdünün bile bu rakamın kat be kat üzerinde olduğunu kaydetti.
"Bir Yıkım Olsa Hesabını Nasıl Verecekler?"
Bugün en düşük deprem performans analiz raporunun 200 bin TL’den aşağı yapılamayacağını işaret eden Akdoğan, “Bilinçli bir eğitim kurumu yöneticisi olsa, bu işi 20-23 bin TL’ye yaptırmaz. Bu şahısta olaya ticari yaklaştığı için olaya ve denetlemesi gereken ruhsatı veren kurumda denetleyici yetkinlik olmadığı için insanları abuk subuk açmış oldukları okullarda depreme dirençsiz yapılarda eğitim aldırıyorlar. Bilinç olsaydı Kartalkaya’daki itfaiye raporunu otel sahibi geri çeker miydi? Bunların hepsi sanıyor ki bizim başımıza gelmez. Yarın, bu onay verdikleri okullardan birinde, bir yıkım meydana gelse, hesabını nasıl verecekler. Vicdanı boyutunu nasıl verecekler. O yüzden bunlar çocuk oyuncağı değil. 3 yıldır oda başkanıyım, İl Milli Eğitim Müdürlüğüne düzenlenmiş raporların yarısından fazlası düzmecedir. Yapılan raporların büyük kısmı yerinde çalışmalar yapılmadan, yerinde denetlenmeden veriliyor. Şahıs okulu açıyor. Deprem performans raporu nedir bilmiyor, bilgi de almıyor. Üniversiteye, odalara giderim. Bugün Antalya’da 2020 yılına kadar okul için hizmet vermesi düşünülen yapılara, ‘1990 yılında yapılmıştır, gözlemsel olarak bakıldığında herhangi bir sıkıntı yoktur, eğitim kurumu olarak kullanılmasında sakınca yoktur.’ diye verilmiş A4 kağıdındaki ifadelerle eğitim kurumu onayı verdiler. Biz, deprem performans raporu yapılması yönünde uyarılarda bulunduk. Bunu yapınca, bu kez içinde 3-5 düzmece evrak, hesap var mı var, neyin hesabı olduğu belli değil. Verilen o hesaplar, mevcut binaya ait değil.” ifadelerine yer verdi.
Akdoğan, İl Milli Eğitim Müdürlüğü veya ilgili kurumda inşaat mühendisi olabileceğini ama uzmanlık alanının deprem ve performans analizi olmadığını bildirdi.
"Çocuklarımızın Canları Bu Kadar Ucuz Değil"
Bu raporların alanında uzman bir inşaat mühendisince incelenip, onaylanması gerektiğine vurgu yapan Akdoğan, “O yüzden diyoruz ki İl Milli Eğitim Müdürlüğünce açılmış olan, eğitime yönelik tesislerin bir çoğundaki raporları kim kontrol etti. Bunun cevabını versinler. Getirsinler iddia ediyorum, bunların yarısından fazlası düzmece. Bugün Antalya’da gerçek bir denetim yapılsa, bunlarla ilgili, bu raporları alsınlar götürsünler üniversiteye. Oda olarak bu raporları ücretsiz incelemeye hazırız. 2010 yılından itibaren vermiş oldukları okul ruhsatı raporlarını getirsinler biz inceleyelim. Hangilerinin düzemce olduğunu söyleyelim. Çocuklarımızın canları bu kadar ucuz değil. Üniversitedeki hocalardan, çevre ve şehircilikten destek alsınlar. Bu kadar zor mu destek almak. Bırakın teknik insanı, yıllarca bir öğretmen, müfettiş bu evrakları kontrol etti. Bunu şehirde herkes biliyor.” açıklamasında bulundu.
