KYK
yurtlarına yapılan yüzde 80 zammın gençlerimizin içinde bulundukları
sıkıntıları çok daha artıracağını dile getiren Budak, şöyle konuştu:
DEVLET ÖĞRENCİLERİ KORUYAMIYOR
“KYK
yurtlarında yaşanan intiharlar özellikle son yıllarda endişe verici boyutta
arttı. 2018-2019 öğretim yılında iki öğrencimiz hayatına son verirken,
2021-2022 öğretim yılında 21 öğrencimizin hayatına son vermesi, çok açık bir
biçimde gençlerimizin ‘yardım çığlığı’ olarak görülmelidir. Bu trajik artış,
devletin yurtlarında ters giden bir şeyler olduğunu açıkça ortaya koyuyor.
Devlet kendilerine emanet edilen öğrencileri koruyamıyor.
YÜZDE 80 ZAM GERİ ALINMALI
Gençlerimiz
öncelikle geçim sıkıntısı ve gelecek kaygısı nedeniyle, çok sıkıntılı günler
yaşıyorlar. Devletin sunduğu imkanlar son derece yetersiz. Kredi olarak verilen
aylık 850 lira ile şu enflasyon ortamında gençlerimizin temel ihtiyaçlarını
karşılamaları mümkün değil. Öte yandan,
okulu bitirince sorunlar azalacağına daha da artıyor. 1 milyondan fazla
üniversite mezunu işsizimiz var. Hem işsizlik korkusu hem öğrenim kredisi borcu
öğrencilerimizi daha okurken canından bezdiriyor. KYK yurtlarına yüzde 80
oranında yapılan zam derhal geri çekilmeli.
TARİKATLAR ÖĞRENCİLERE BASKI UYGULUYOR
Bir diğer
nokta, özellikle 2019 sonrası yurtlarda, “manevi danışman” adı altında resmi
olarak Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kontrolünde gözüken, ancak uygulamada
cemaat ve tarikatların yönetiminde sözde bir meslek grubu istihdam ediliyor.
Antalya’da yaşanan 3 intihar sonrası manevi danışmandan öğrencilerin şikâyeti
üzerine, yurttaki manevi danışmanlık odası kapatıldı, kapıdaki tabela söküldü.
Halen 900’den fazla manevi danışman KYK yurtlarında hizmet veriyor. Hiçbir
psikoloji eğitimi almamış bu danışmanlar, öğrencilere bazı cemaatlere ya da
tarikatlara üye olmaları için baskı uyguluyorlar. Zaten geçim sıkıntısından
bunalan öğrencilere bu danışmanlar tarafından, ibadete zorlama, dini kurallara
göre yaşamaya zorlama gibi psikolojik baskı uygulanıyor. Bu koşullar altında
öğrenciler derin bir depresyona sürükleniyorlar. Elazığ’da cemaat yurdunda
gördüğü baskıları anlattığı bir video çektikten sonra hayatını sonlandıran Enes
Kara’nın söylediklerini çok ciddi bir biçimde değerlendirmeye almalıyız. Başka
acı olayların yaşanmaması için Bakanlık bir an önce harekete geçmeli.
“MANEVİ DANIŞMANLIK SONLANDIRILMALI”
Psikiyatristlere
göre, intihar önlenebilir bir rahatsızlıktır ve vakaların yüzde 90’ı ya eksik
tedavi edilmiş, tedavi edilmemiş ya da fark edilmemiş vakalardan oluşuyor.
Mutlaka ama mutlaka öğrenci yurtlarında uzman psikologlar ve psikiyatrlar
istihdam edilmeli. Bir baskı unsuruna dönüşen manevi danışmanlık uygulaması
derhal sonlandırılmalıdır.”
NE OLMUŞTU?
Akdeniz Üniversitesi içerisinde bulunan
Kredi ve Yurtlar Genel Müdürlüğü’ne bağlı yurtlarda kalan Halil Gülcan 11
Mayıs’ta, Emre Kandemir 21 Mayıs’ta, Muhammed Kaya ise 10 Haziran’da
hayatlarına son verdi. Öğrencilerin arkadaşları yurtlarda verilen “manevi
danışmanlık” hizmetinin öğrencileri cemaat ve tarikatlara üye olmaya
zorladığına yönelik iddialarda bulunmuştu. Üçüncü intihar sonrası kampüs
içerisindeki yurtlarda manevi danışmanlık uygulamasına son verildi. CHP Antalya
Milletvekili Çetin Osman Budak tarafından verilen “Akdeniz Üniversitesi
içerisindeki KYK yurtlarında yaşanan şüpheli öğrenci ölümlerinin araştırılması
önerisi” 14 Haziran’da TBMM Genel Kurulunda AKP ve MHP Milletvekillerinin
oylarıyla reddedildi.
HABER MERKEZİ