“Camiden kopuk şehirleşmeye karşıyız. Milli ve manevi değerlerimizin yaşanması evlatlarımıza aktarılması açısından camileri yeniden şehrin ve hayatın merkezine konuşlandırmamız şarttır. Gençler ve çocukların camilerde sosyalleşecekler” diyen Murat Kurum’a cevap eğitimcilerden geldi.
“İktidar zor durumda” diyen Eğitim-Sen Antalya Şube Başkanı Nurettin Sönmez, “Ülkeyi bir seçim atmosferine sürüklemek ve toplumu kamplaştırmak istiyorlar. Camilerde namaz vakti gidildiğinde çok fazla namaza giden bir cemaatin de olmadığı görülmesine rağmen, camileri bir eğitim kurumuymuş gibi eğitim-öğretimin merkezine oturtan bir anlayış aslında Taliban anlayışıdır” diyerek tepkisini dile getirirken,
Eğitim-İş Antalya Şube Başkanı Sadık Acar ise “Eğitim de ihtiyaçlar çözülmeden şu anda cami yapmak hizmet olarak değerlendirilemez. Okullarda sınıflarda öğrenci sayıları fazla iken ikili eğitim yapan okullar varken adım başı cami yaptırmak Kanal İstanbul gibi Çılgın projedir. Ülkenin çılgınlığa değil aklıselim projelere ihtiyacı vardır. Eğitim İş olarak her zaman çağdaş, bilimsel, laik, ulusal, kamusal ve parasız eğitimi her koşulda savunmaya devam edeceğiz” dedi.
“YENİ OKULLARA İHTİYAÇ VAR”
Bakan
Murat Kurum’un “Camiler mimari olarak gençlerin aktivitelerini yapacağı, yoldan
bir iki basamakla camiye girileceği, gerek afet esnasında gerek sosyalleşme mekanları
olarak kullanabilecek” açıklamasının ardından konuşan Eğitim-Sen Antalya Şube
Başkanı Nurettin Sönmez, “Toplumun kamplaşabileceği alanları belirleyip, bir
çatışma ortamı oluşturup, toplumu bölerek buradan yeniden iktidar olabilmenin
bir yol ve yönetimini arama hedefi bu. Türkiye’deki eğitimin en temel iki
sorunundan birincisi okullaşma sorunudur. Türkiye’nin çok büyük bir bölümü kent
merkezlerinde çok kalabalık sınıflarda eğitim görüyor. Dolayısıyla yeni
okullara yeni dersliklere ihtiyaç var. Pandemi süreci bunu bize en iyi şekilde
gösterdi. Bakanlık seyreltilmiş sınıfları oluşturamadı. İkili eğitime de
geçemiyor. Çünkü öğretmen eksikliği var.
Ataması yapılmayan yüz binlerce öğretmen var. Dolayısıyla iktidar bunu
görmezden gelip ülkenin en temel meselesi olan eğitimi es geçmiş, aslında arka
plana itmiş, tartışılmamış ve değerlendirilmemiştir” diye konuştu.
“TALİBAN ANLAYIŞIDIR”
Başkan
Sönmez, “Camilerde namaz vakti gidildiğinde çok fazla namaza giden bir
cemaatinde, kitlenin de olmadığı görülmesine rağmen, camileri bir eğitim
kurumuymuş gibi eğitim-öğretimin merkezine oturtan bir anlayış aslında Taliban
anlayışıdır. Bu anlayış ülkeyi bir şekliyle çatışmaya sürükleyip, kamplaştırıp
kendileri açısından başarılı olacağını düşündüğü seçim sonucunu oluşturmaya
çalışıyor. Onun için Eğitim-Sen olarak eskiden beri savunduğumuz temel ilkeler
olan laik, bilimsel, demokratik eğitimi her koşulda savunmaya devam edeceğiz.
Laik yaşam ve laik eğitim anlayışından hızla uzaklaşılıyor. Bundan geri adım
atmıyor iktidar. Bu tür çalışmalarla da toplumu germeye çalışıyor. Eğitim-Sen
olarak, laik eğitim, laik yaşam anlayışını savunuyoruz. Bu konuda da taviz
vermeyeceğiz” diyerek tepkisini dile getirdi.
BİN 110 KİŞİYE 1 CAMİ DÜŞÜYOR
Bakan
Kurum’un açıklamasında, her mahallede yürüme mesafesinde camilerin olacağı
belirtilirken, Bin 110 kişiye bir cami düşen Antalya’da 2 bin 295 cami, bin 709
okul bulunuyor. Antalya cami sayısının en yüksek olduğu 20 il arasında yer
alırken, 2020 yılında Türkiye'de cami sayısı ise yüzde 0.20'lik artışla 89 bin
445 oldu. Örgün eğitimde ise 53 bin 620'si resmi okul, 13 bin 501'i özel okul
ve 4'ü açık öğretim okulu olmak üzere toplam 67 bin 125 okul bulunuyor.
TÜRKİYE'DE 935 KİŞİYE BİR CAMİ DÜŞÜYOR
Diyanet
İşleri Başkanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı her yıl açıkladığı verilerini
2020 yılı için güncelledi. 2006 yılından bu yana Türkiye’deki cami sayısı
yaklaşık olarak 11 binlik bir artış gösterdi. Bu değişim nüfusa oranlandığında
2006 yılında 873 kişiye bir cami düşerken, 2020 yılında bu sayı 935 kişiye
yükseldi. Antalya’da ise bin 110 kişiye bir cami düşüyor. Antalya cami
sayısının en yüksek olduğu 20 il arasında yer alıyor. 2020 yılında Türkiye'de
cami sayısı yüzde 0.20'lik artışla 89 bin 259'dan, 89 bin 445 oldu.
CAMİNİN EN YÜKSEK OLDUĞU 20 İL
Türkiye'de
cami sayısının en yüksek olduğu 20 il sırayla; İstanbul, Konya, Ankara, Samsun,
Kastamonu, Antalya, Ordu, Şanlıurfa, Diyarbakır, Trabzon, İzmir, Bursa, Manisa,
Balıkesir, Erzurum, Giresun, Mersin, Zonguldak, Adana ve Van olarak kaydedildi.
Diyanet
İşleri Başkanlığı 2020 verilerine göre; Din İstatistikleri 2020 sonuçları
bazında Türkiye'deki cami sayıları şöyle: “2008'de 80 bin 53, 2009'da 80 bin
636, 2010 yılında 81 bin 984, 2011'de 82 bin 693, 2012'de 84 bin 684, 2013'te
85 bin 412, 2014'te 86 bin 101, 2015'te 86 bin 762, 2016 yılında 87 bin 381,
2017 yılında 88 bin 21 2018 yılında 88 bin 681, 2019 yılında 89 bin 259, 2020
yılında ise 89 bin 445'e yükseldi.
ÖRGÜN EĞİTİMDE 53 BİN 620'Sİ RESMİ OKUL
Milli
Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından "Milli Eğitim İstatistikleri-Örgün
Eğitim 2020-2021" verileri ne göre, Türkiye'de okul öncesi eğitim,
ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde, 9 milyon 352 bin 605'i erkek, 8 milyon 733
bin 338'i kız olmak üzere toplam 18 milyon 85 bin 943 öğrenci örgün eğitim
alıyor. Örgün eğitimde 53 bin 620'si resmi okul, 13 bin 501'i özel okul ve 4'ü
açık öğretim okulu olmak üzere toplam 67 bin 125 okul bulunuyor. Bu okulların
10 bin 552'si okul öncesi eğitim, 24 bin 576'sı ilkokul, 19 bin 25'i ortaokul
ve 12 bin 972'si de ortaöğretim kademesinde yer alıyor. Resmi okullarda 593 bin
632, özel okullarda 138 bin 749 olmak üzere örgün eğitimde toplam 732 bin 381
derslik bulunuyor.
Fadime Yiğit